Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1781 E. 2021/1305 K. 15.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1781 Esas
KARAR NO: 2021/1305
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ: 25/05/2021
NUMARASI: 2019/112 Esas, 2020/377 Karar
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/11/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilli dava dilekçesi ile; müvekkili aleyhine icra takibi yaptıklarını, müvekkilinin itiraz süresini kaçırdığını, icra baskısı altında ödeme yaptığını, borçla ilişkisinin bulunmadığını belirterek ödedikleri miktarın istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesi 14/09/2020 tarih, 2019/112 Esas, 2020/377 karar sayılı ilamında, davanın kabulü ile 3.030,00 TL’nin davalıdan tahsiline yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline kesin olmak üzere karar vermiştir. Davacı vekili 14/01/2021 tarihli dilekçesinde; HMK’nın 330. Maddesi gereğince davanın kabulüne karar verilmesine rağmen lehlerine vekalet ücreti hükmedilmediğini belirterek HMK’nın 305/A maddesi gereğince hükmün tamamlanması suretiyle vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının 14/01/2021 tarihli talep dilekçesine karşı dosyaya ibraz ettiği 04/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; kararın hüküm fıkrasında vekalet ücretine yer verilmemiş olması maddi hata niteliğinde olmayıp, bu eksiklik hükmün teshihi yoluyla giderilemeyeceğini, hükmün tavzihi yoluyla da taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların sınırlandırılamayacağını, genişletilip değiştirilemeyeceğini bu sebeple davacının talebinin reddi gerektiğini belirtmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi 24/05/2021 tarihli ek kararında; Davacı vekilinin talebinin KABULÜ ile HMK 305/a hükmü doğrultusunda davanın kabul edilen miktarı itibariyle AAÜT mad. 13/1-2 uyarınca 3.030,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İş bu ek karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesi vekalet ücretinin yargılama giderlerinden olduğundan bahisle sehven eksiklik olduğunu belirttiğini, söz konusu hükmün davacının talebi ile tamamlanmasının hukuka aykırı olduğunu, kararda yargılama giderine hükmedilmemesi, istinaf/temyiz sebebi olduğunu, tarafların talebiyle hükmün tamamlanması yoluyla giderilebilecek nitelikte olmadığını, bu sebeple kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Davalı tarafından davacı aleyhine icra takibi yapılmış, davacı borçlunun itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiştir. Davacı, borcunu icra baskısı altında ödediğini belirterek ödediği miktarın istirdadını talep etmiş, yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmesine rağmen kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretini hüküm altına almamıştır. Davacının dilekçesine istinaden, ek karar ile davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu ek karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. HMK’nın 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar, yeniden değerleme oranı ile hüküm tarihi olan 2021 yılı itibariyle 5.880,00 TL’ye ulaşmıştır. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmekle, dava değerinin miktarı nazara alındığından kesin nitelikte olduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 346. Maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1. Maddesi gereğince istinaf mahkemesince de karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenlemeler karşısında, kanun yoluna başvuru konusu edilen kararın, karar tarihi itibariyle istinaf kanun yoluna başvuran davalı yönünden kesin nitelikte olması nedeniyle davalının istinaf başvurusunun usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 ve 352/1-b bentleri gereğince miktar yönünden USULDEN REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352 ve 362/1a Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/11/2021