Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1529 E. 2021/1475 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1529 Esas
KARAR NO: 2021/1475
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2020
NUMARASI: 2018/878 Esas, 2020/759 Karar
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 16/12/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Ltd. Şti.’nin 1997 yılında kurulduğunu ve inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili … Ltd. Şti.’nin 2015 yılında kurulduğunu, beton imâlatı sektöründe faaliyet gösterdiğini, her iki şirketin borca batık olmadığını, ancak ülkemizde son 5 yılda yaşanan terör eylemlerinin ülke ekonomisine olumsuz etkisi, kur dalgalanmaları, kredi faktoring faizlerinin yükselmesi, maliyetlerin yükselmesi ve satışların son 3 aylık periyotta azalması nedeni ile nakit sıkışıklığından dolayı ödemelerini zamanında yapamadıklarını, konkordato ön projesine göre tüm borçlarının tenzilat yapmaksızın 24 ay içerisinde ödemeyi taahhüt ettiklerini belirterek geçici/kesin mühlet kararı verilmesi ile konkordatonun tasdikini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece her iki şirket yönünden de; konkordato projesinin tasdik talebinin KABULÜNE, konkordatoya tâbi borçlarının; A grubu alacaklı olan teminatlandırılmış alacaklılar ile kamu borçları ve personel alacağı ile, B grubu alacaklılar olan teminatlandırılmamış diğer tüm alacaklıların, konkordato projesinin tasdik kararından itibaren başlamak üzere; A grubu teminatlı alacaklılar için 4 yıllık sürede eşit taksitler halinde ödemeye ek olarak yasadan kaynaklanan faiz alacaklarının, A grubu teminatsız öncelikli Kamu borçlarını 6183 sayılı yasa kapsamında 24 aylık süre içerisinde, A grubu teminatsız personel alacaklarının 12 aylık sürede, B Grubu alacaklıların 1 yıl ödemesiz süreden sonra 3 yıl içinde eşit taksitler halinde %100’ünün ÖDENMESİNE, Konkordato Komiserler Kurulunun görevine tasdik karar tarihi olan 25/12/2020 günü saat 15:05 itibariyle SON VERİLMESİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar alacaklılar … A.Ş. tarafından 05.01.2021 tarihinde, … T.A.Ş. tarafından 25.01.2021 tarihinde, … Ltd. Şti., tarafından 19.07.2021 tarihinde istinaf edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun “kanun yolları” başlıklı 308/a maddesinde itiraz eden alacaklılar için istinaf süresi tasdik kararının ilanından itibaren on gün olarak belirlenmiştir. Tasdik kararı Basın ilan kurumunda 18.01.2021 tarihinde, Ticaret Sicil Gazetesinde 09.02.2021 tarihinde ilan edilmiştir. Konkordatonun tasdik kararının son ilan tarihi 09.02.2021’dir. … Ltd. Şti., vekilinin istinaf dilekçesi ise 19.07.2021 günü kayda alınmıştır. Ancak Mahkemece gerekçeli kararda müdahil alacaklılar yönünden yasa yolunun açıkça belirtilmediği , Anayasa Mahkemesi’nin 26.02.2015 tarih ve 2013/3954 Başvuru sayılı kararı gereğince yasa yolu bakımından yanıltılan tarafın belirlenen süre içinde yasa yoluna başvurulması halinde yasa yolu denetimi yapan mahkemenin istinaf veya temyiz incelemesi yapması gerektiğinin belirtildiği, gerekçeli kararın alacaklı … Ltd. Şti.,’ne 18.07.2021 tarihinde tebliği edildiği anlaşılmakla, alacaklı … Ltd. Şti.’de istinaf talebinin süresinde olduğu kabul edilmiştir.Alacaklı … A.Ş. vekili istinaf talebinde; müvekkili bankanın …Ltd.Şti.’ne kredi kullandırdığını, toplantıda ret oyu verildiğini, borçlunun İİK 286.maddesi gereğince konkordato talebine eklemesi gereken belgeleri eksik verdiğini, projenin başarı şansının bulunmadığını, mahkemece verilen geçici mühlet, geçici mühletin uzatılması, kesin mühmet ve konkordatonun tasdikine ilişkin tüm kararların usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmemiş olmasının da alacaklıların haklarını zedeleyen bir karar olduğunu, konkordato tasdik harcı hesaplanması yapılırken konkordatoya tabi alacakların tümünün dahil edilmesi gerekirken iş bu kurala uyulmayarak hatalı hesaplama yapıldığını, müvekkili banka alacağının çekişmeli hale geldiğini, komiser raporunda şirket yetkilisi tarafından bildirilen alacak miktarlarının kabul edilerek onaylandığı belirtilmişse de gerek oy nisabında ve gerekse de ödeme planında banka alacağının eksik hesaplandığını, müvekkili Bankanın kesin mühlet tarihi itibarıyle 2.278.555,34.-TL nakit alacak kaydı yaptırdığını, komiser raporunda ise oy nisabında esas alınan Banka alacağının 1.529.626,83.-TL olarak belirtildiğini, bu miktarın nasıl belirlendiğinin açıklanmadığını, borçlu firmaya keşide edilen ihtarnameye borçluların itirazda bulunmadığını, kesinleşmiş olmasına rağmen konkordato projesinde eksik borç tespiti yapıldığını, projenin uygulanabilir olmadığını, vadenin çok uzun olduğunu, mahkemece sadece oylama sonucuna göre karar verildiğini, alacaklıların menfaatinin değerlendirilmediğini, alacaklılar toplantısından önce bildirilen alacak miktarlarının borçlu ile müzakere edilmediğini, çekişmeli hale gelen alacaklıların alacak tutarlarının mahkeme tarafından verilecek karar ile henüz tespit edilmeden yasaya aykırı olarak alacaklılar toplantısının gerçekleştirildiğini, Konkordato komiser heyetinin, çekişmeli alacaklara ilişkin toplantı öncesi hazırlanması gereken raporu, alacaklılar toplantısı gerçekleştikten sonra yerel mahkeme dosyasına sunduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.Alacaklı … T.A.Ş. vekili istinaf talebinde; kondordato tasdik şartlarının oluşmadığını, komiserlikçe 25.12.2020 tarihinde sunulan nihai raporda müvekkili banka alacağının hatalı ve eksik olarak gösterildiğini ve nisaba dahil edildiğini, alacaklılar toplantısından önce bildirilen alacak miktarlarının borçlu ile müzakere edilmediğini, çekişmeli hale gelen ve oy kullanabilecek alacaklılar tespit edilmeden alacaklılar toplantısının yapıldığını, çekişmeli alacaklara ilişkin toplantı öncesi hazırlanması gereken raporun alacaklılar toplantısı sonrasında mahkeme dosyasına sunulduğunu, İİK 302. Ve 305. Maddedeki şartların sağlanmadığını, müvekkili alacağının eksik hesaplandığını, müvekkili Bankanın kesin mühlet tarihi itibarıyle 2.354.494,294.-TL nakit alacak kaydı yaptırdığını, komiser nihai raporunda borçlu şirket yetkilisinin alacaklılar tarafından bildirilen alacak miktarlarını kabul ederek onayladığı belirtilmesine rağmen Banka alacağının gerek oy nisabında ve gerekse de ödeme planında 1.807.652,31-TL olarak belirtildiğini, bu miktarın nasıl belirlendiğinin açıklanmadığını, konkordato tasdik harcının konkordatoya tabi tüm alacaklar üzerinden hesaplanması gerekirken hatalı hesaplama yapıldığını, çekişmeli alacaklıların hangi oranda hesaba katılacağına mahkemece karar verilmeden alacaklılar toplantısı yapılarak nisaplar oluşturulduğunu, bu doğrultuda yapılan hesaplamalar üzerinden tahsil edilen harcın da hatalı olduğunu, Konkordato talebine dayanak alınan raporların eksik ve yetersiz olduğunu, borçlu firmaya keşide edilen ihtarnameye borçluların itirazda bulunmadıklarını ve kesinleşmiş olmasına rağmen konkordato projesinde eksik borç tespiti yapıldığını, projenin uygulanabilir olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Müdahil … Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; konkordato mehli talep eden şirketlerden … A.Ş’den alacaklı olduklarını, müvekkiline tebligat yapılmadan duruşma açılarak karar verildiğini, hak arama hürriyetlerinin kısıtlandığını, borca batıklığın tam olarak belirlenmediğini, karar sonrasında atanan mali müşavirin raporunda bilanço verilerine yer verdiğini, konkordato plan ve projesinin hangi surette yerine getirildiğinin izahsız bırakıldığını, şirketin borçlarını ödemeye başlamadığını ancak ticari faaliyetine devam ettiğini, raporun denetime açık olmadığını, 5 yıla yayılmış olan ödeme planı sunulduğunu, davacı şirketin gerçek dışı rakamlar ile yoluna devam ederken alacaklı olan şirketlerin piyasadan silinebileceğini, bu adaletsizliğin yargı eli ile olmaması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, İİK 285 vd maddelerinde düzenlenen konkordato talebine ilişkindir. 2004 sayılı İİK‘nun 285. maddesinde, yetkili ve görevli mahkeme düzenlenmiş, yasada, İflasa tabi olan borçlu için İİK ‘nun 154. maddesine atıf yapılarak ilgili maddenin birinci veya üçüncü fıkrasında yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesinin, iflasa tabi olmayan borçlu için ise yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu vurgulanmıştır.Somut yargılamada, davanın, dava tarihi itibariyle yetkili ve görevli asliye ticaret mahkemesinde açıldığı , yargılamanın yetkili mahkemece gerçekleştirildiği sabittir. Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesinde belirtilen şekilde, vekaletnamede konkordatoya ait özel yetkinin mevcut olduğuda anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, konkordato tasdik şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmıştır. Dosya kapsamından, davacılar vekilinin 02.10.2018 tarihli dilekçe ile tedbir istemli talepte bulunduğu, 03.10.2018 tarihli tensip ara kararı ile borçlular için 3 ay geçici mühlet kararı, 02.01.2019 tarihli celsede geçici mühlet süresinin 03/01/2019 tarihinden itibaren 2 hafta süre ile uzatılmasına karar verildiği, 16.01.2019 tarihli celsede borçlular için 17/01/2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile kesin mühlet, 10.01.2020 tarihli celsede kesin mühlet süresinnin 18/01/2020 tarihinden itibaren 6 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği, 30.06.2020 tarihli ara kararla pandemi nedeni ile 22/03/2020-15/06/2020 tarihleri arasında duran ve işlemeyen konkordato mühletinin bitim tarihine göre 19/07/2020 tarihinden itibaren 75 gün uzatılmasına, 20.11.2020 tarihli celsede kesin mühlet süresinin 02/12/2020 tarihinden itibaren 1 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği, 11.03.2021 tarihli duruşmada da tasdik kararının verildiği anlaşılmıştır. Komiser Heyeti 16.12.2020 tarihli raporlarında; borçlu şirketlerin projede, A grubu alacaklı olan teminatlandırılmış alacaklılar ile Kamu borçları ve Personel alacakları ile B grubu alacaklılar olan Teminatlandırılmamış diğer tüm alacaklılar için konkordatonun tasdikinden itibaren başlamak üzere A GRUBU Teminatlı alacaklılar için 4 yıllık sürede eşit taksitler halinde ödemeye ek olarak yasadan kaynaklanan faiz alacaklarını ödemeyi, A GRUBU teminatsız öncelikli Kamu borçlarını 6183 sayılı yasa kapsamında 24 aylık süre içerisinde, A GRUBU teminatsız personel alacaklan için 12 aylık süre de, B GRUBU alacaklılar için 1 yıl ödemesiz süreden sonra 3 yıl içinde eşit taksitler halinde tüm alacaklarını ödemeyi taahhüt ettikleri, borçlu … Ltd. Sti.’nin 30.04.2020 tarihi itibariyle kaydi özkaynaklarının 7.364.919.68 TL, rayiç özkaynaklarının ise 2.533.444,10 TL olarak hesaplandığı, şirketin kaydi değerlere göre “borca batık durumda olmadığı, Projede yer verilen ödeme kaynakları ile şirket borçları karşılaştırdığında, öngörülen kaynakların yaratılması durumunda projede belirtilen vadelerde tüm borçlann ödenebileceğinin anlaşıldığı, fakat projede yer verilen kaynaklann yaratılmasının, ödemelerin gerçekleştirilmesinin planlandığı 4 yıllık dönemde ülkemizdeki ekonomik konjonktürün pozitif yönde seyretmesine veyahut en kötüsü stabil kalmasına bağlı olduğu, projede öngörülen kaynakların yaratılmaması halinde, şirketin kaynak İhtiyacının doğacağı, böyle bir durumda, yeni ortak alınması veya nakdi sermaye artışı suretiyle şirkete kaynak sağlanmasının elzem olduğu, fakat mevcut durum itibariyle, sunulan nihai projenin alacaklıların büyük çoğunluğu (aşağıda e bendinden anlaşılabileceği gibi) tarafından kabul gördüğü de dikkate alınarak, ilgili nihai projenin hayata geçirilebileceğinin kabul edilmesi gerektiği, iflas halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranının yaklaşık %50 olduğu, borçlu şirketin ise sunduğu nihaî projede, alacaklıların alacağının %100’ünü faizsiz bir biçimde, her bir alacaklının alacak tutarının ilk taksiti mahkemenin tasdik kararını takip eden 6. aydan başlamak üzere 4 yılda ödemeyi teklif ettiği, ülkemizde iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü ve borçlu şirketin iflası halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranının yaklaşık %50 olduğu dikkate alındığında, konkordatonun iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun açıkça görüldüğü, şirketin mevcut kaynaklarının ve ödemelerin gerçekleştirilmesinin planlandığı 4 yıllık dönemde yaratabileceği kaynakların konkordato teklifi ile orantılı olduğu, diğer bir anlatımla, şirketin borçlarını daha kısa bir vadede veya faiziyle birlikte ödemesinin mümkün gözükmediği, … Ltd. Şti.’nin toplam alacaklı sayısının 130, alacak miktarının 24.814.469,88-TL olduğu, alacaklılardan 79 kişinin 15.491,826,28 -TL bedelli alacak miktarı için kabul ve 51 kişinin 11.175,426,22 -TL bedelli alacak miktarı için red oyu verdiği, sunulan konkordato projesinin kabul alacaklı sayısı bakımından % 94, alacak miktarı bakımından % 62 oranı ile kabul edildiği, … Ltd. Şti.’nin toplam alacaklı sayısının 53, alacak miktarınn 9.662.773,82.-TL olduğu, alacaklılardan 33 kişinin 9.080.711,60 .-TL bedelli alacak miktarı için kabul ve 20 kişinin 582.062,22,-TL’ bedelli alacak miktarı için red oyu verdiği, sunulan konkordato projesinin kabul alacaklı sayısı bakımından % 61, alacak miktarı bakımından % 62 oranı ile kabul edildiği. İİK’nun.302. maddesinde ki nisabın sağlandığı, konkordatonun tasdik edilebilmesi için, davacı … Ltd. Şti için; 5.507,52 TL … Ltd. Şti. için 6.122,09 TL harç yatırılması gerektiği, teminat koşulunun sağlanması ve tasdik harcının yatırılması durumunda konkordatonun tasdikine karar verilebileceği belirtilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 287’nci maddesinin son fıkrası uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı gibi aynı Kanun’un 293’üncü maddesinin birinci fıkrasına göre de kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 294/3. fıkrasında, tasdik edilen konkordato projesinin aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesinin duracağına yer verilmiştir. 308/b maddesinin birinci fıkrasında ise, alacakları itiraz uğramış olan alacaklıların tasdik kararının ilan tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilecekleri, ikinci fıkrada, tasdik kararını veren mahkemenin, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebileceği düzenlenmiştir. Yasanın ilgili düzenlemesi emredici nitelikte değil takdiri niteliktedir. İİK’nın 299. Maddesinde; “Alacaklılar, komiser tarafından 288 inci madde uyarınca; yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren onbeş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet olunur. Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İlânda, alacaklarını bildirmeyen alacaklıların bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato projesinin müzakerelerine kabul edilmeyecekleri ihtarı da yazılır.” hükmüne yer verilmiştir. Şu halde ilanda belirtilen süre içinde alacağı bildirmemenin yaptırımı, konkordato nisabının hesabında dikkate alınmamaktır. 300. madde kapsamında, alacaklar hakkında borçlu beyana davet edilir, komiser alacakların varit olup olmadığı hakkında borçlunun defterleri ve belgeleri üzerinde gerekli incelemelerde bulunarak bunların neticesini 302’nci madde çerçevesinde alacaklılar toplantısına sunacağı raporda belirtmek ve alacaklıların bilgi ve takdirlerine sunmak zorundadır. Borçlu, komiserin daveti üzerine, kendisine bildirilen her alacak hakkında cevap vermek zorundadır. Konkordato komiserlerinin kendisine bildirilen alacakları kabul etmek veya reddetmek yetkisi bulunmamaktadır. Bu yetki borçluya aittir. Komiserin borçlunun kabul ettiği bir alacağı reddetme yetkisi yoktur, alacağı kabul etmek zorundadır. Konkordatonun tasdiki kararları ancak toplantıda olumsuz oy kullanan ve tasdik duruşmasına kadar itirazlarını bildiren alacaklılar tarafından istinaf edilebilir (İİK m.308/a). Somut olayda; istinaf eden bankaların alacaklarının teminatlandırılmadığı, B grubu alacak listesinde bulunduğu, İİK’nun 305. Maddesi gereğince, alacaklılar toplantısında yeterli nisabın sağlandığı, teklif edilen tutarın şirketin malvarlığı ile orantılı olduğu, harç ve teminat şartlarını yerine getirildiği, istinaf eden alacaklıların alacaklarının borçlunun beyanı alınarak bilançoya göre kaydedildiği, alacaklı …. Ltd. Şti., vekilinin oylamada kabul oyu kullandığı, kararı istinaf hakkının bulunmadığı, alacaklı bankaların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.Ancak mahkemece yapılan tasdik yargılamasında, İİK’nın 304. maddesi gereğince komiserinde dinlenerek karar verilmesi gerekirken, komiser dinlenmeden karar verilmesi doğru olmamışsa da, konkordato ile ilgili yasada düzenlenen sürelerin kesin olması ve geriye dönük olarak bu işlemlerin tekrar edilmesi hukuken mümkün görülmediğinden bu yanlışa değinilmekle yetinilmiştir. Bu açıklamalara ve dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından alacaklı … Ltd. Şti., vekilinin istinaf başvurusunun usulden, diğer alacaklı vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1- Oylamada kabul oyu veren alacaklı .. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/a maddesi gereğince usulden REDDİNE, 2- İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/878 Esas, 2020/759 Karar ve 24/12/2020 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan alacaklılar … T.A.Ş. … A.Ş. vekillerinin istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1b-1 bendi gereğince ayrı ayrı esastan REDDİNE, 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar harcı istinaf eden alacaklılar tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerilerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İİK’nın 308/a maddesi gereğince kararın taraflara tebliğinden itibaren on günlük süre içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.16/12/2021