Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1261 E. 2021/1113 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1261 Esas
KARAR NO: 2021/1113
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 17/05/2017
NUMARASI: 2016/906 Esas, 2017/452 Karar
DAVA: KAYIT KABUL
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Gebze …İflas Müdürlüğünün … numaralı iflas dosyasında, iflas işlemleri yürütülen müflis şirketten müvekkili şirketin alacaklı olması sebebiyle, alacaklarının masaya kaydı için başvuruda bulunduklarını, taleplerinin reddine karar verildiğini, red kararı taraflarına 15/04/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, Gebze …İcra ve İflas Müdürlüğünün red kararının usul ve esasa aykırı olduğunu belirterek müvekkilinin alacağının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı … dairesi vekili cevap dilekçesinde; Gebze 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/07/2014 tarih ve 2011/106 Esas 2014/379 Karar sayılı kararı ile Gebze Ticaret sicil Müdürlüğünün … sırasında kayıtlı … tic. Ltd. Şirketinin iflasına karar verildiğini, iflas kararının henüz kesinleşmediğini, müflis şirket hakkında verilen iflas kararının Gebze … nin … nolu dosyası üzerinden yürütüldüğünü, davacı alacağının yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle kayıt talebinin “alacağın çek ve faturalara dayanmış olması, çeklerin zamanaşımına uğramış olması bebebiyle reddine karar verildiğini, kayıt kabul davasının sıra cetvelinin tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde açılabileceğini, sıra cetvelinin 08/04/2016 tarihinde gazetede ilan edildiğini ve sıra cetvelinin de alacaklı vekiline 14/04/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, bu sebeple davanın hak düşürücü sürede açılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI İlk derece mahkemesi; davacının davasını İcra İflas Kanunun 235.maddesi ve 223/3.maddesinde belirtilen on beş günlük hak düşürücü sürede açmadığından davanın usulden reddine karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, mahkemece, kayıt kabul davasının hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından usulden verilen ret kararının hukuka aykırı olduğunu, hatalı ve eksik inceleme yapıldığını, ilk derece mahkemesinin kayıt taleplerinin reddine ilişkin kararın tebliğ tarihinin 14/04/2016 olduğuna dair gerekçesinin yerinde olmadığını, bu sebeple 15 günlük hak düşürücü süresinin cumartesi gününe geldiğini, cumartesi gününden sonra ki ilk iş gününün 02/05/2016 tarihinin son gün olduğunu, bu sebeple mahkemenin tespit ettiği sürenin hatalı olduğunu belirterek, yerel mahkeme tarafından hatalı ve eksik incelemeye dayalı olarak verilen usulden ret kararının ortadan kaldırılmasına, esasa ilişkin inceleme yapılması için dosyasının Yerel Mahkeme’ye gönderilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, iflas masasına kayıt kabul istemine ilişkindir. Mahkemece hak düşürücü sürede açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. İİK’nın 234/1. maddesi, “… sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder.” hükmünü içermektedir. …nin, sıra cetveli ile birlikte, sıra cetveli ile ilgili olan bütün bilgileri (deliller, diğer belgeler) de …ne vermesi gerekir. Bundan sonra, …, sıra cetvelinin iflas dairesine verildiğini ve orada alacaklıların ve (mülkiyet dışındaki) istihkak iddiası sahiplerinin incelemesine hazır olduğunu ilan eder. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2013, İkinci Baskı, Ankara, sh. 1327.) İİK’nın 235/1. maddesinin ilk iki cümlesi “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur.” hükmünü içermektedir. İİK’nın 234/2. madde hükmü uyarınca yapılan tebligat bilgi verme mahiyetinde olup dava açma süresi bu tebligat ile başlamaz. Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup bu süre kural olarak sıra cetvelinin İİK’nın 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar. Eğer davacı aynı Kanun’un 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır. Bu itibarla sıra cetvelinin hangi tarihte hangi gazetede yayınlandığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde açıklıkla belirtilmesi ve davacının tebliğe elverişli adres bildirip, gerekli avansı yatırıp yatırmadığının net olarak bilinmesi şarttır (Yargıtay 23 HD’nin 2015/5275 Esas, 2016/2424 Karar sayılı kararı) Somut olayda, davacı alacaklı, alacağının masaya kaydı için talepte bulunduğu, …nce alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle reddine karar verildiği, ret gerekçesini de içeren sıra cetvelinin 14/04/2016 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, İflas Dairesi’nin 03/06/2016 tarihli yazısında, davacı vekilinin iflas sıra cetvelinin tebliği için masraf avansı yatırdığının bildirildiği, iş bu davanın İİK’nın 235/1. maddesi hükmü uyarınca tebliğ tarihi olan 14/04/2016 tarihinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre geçirildikten sonra 02/05/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı, istinaf dilekçesinde ret kararının 15/04/2016 tarihinde tebliğ edildiğini belirtse de dosya içerisinde bulunan tebligat suretine göre ret kararının davacıya 14/04/2016 tarihinde tebliğ edildiğine dair şerh bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf, ret kararının 15/04/2016 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğine dair dosyaya herhangi bir delil ibraz etmemiştir. HMK’nın 353/3.bendi gereğince, davacının iddiasının araştırılması amacıyla Gebze İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılmış ve tebligat parçasının sureti istenmiş, buna göre sıra cetveli davacı tarafa 14/04/2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Ayrıca barkod numarası ilgi tutularak İstanbul 150. Yıl Anadolu Yakası Posta İşletmeleri Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, müzekkere cevabı da incelenmiştir. Bu kapsamda, davacı, her ne kadar sıra cetvelinin 15/04/2016 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini iddia etse de bu iddiasını yargılama aşamasında ispat edemediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/906 Esas, 2017/452 Karar ve 17/05/2017 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-a fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07/10/2021