Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1103 E. 2022/42 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1103 Esas
KARAR NO: 2022/42
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/11/2020
NUMARASI: 2018/266 Esas, 2020/729 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 13/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında proje yönetim sözleşmesi imzalandığını, davacının edimlerini yerine getirdiği halde, alacağı ödenmediği için icra takibi yaptığını, ancak davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacının edimlerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini istemiş; karşı davasında, taşeronların ayıplı imalatları nedeniyle uğradığı zararın tahsilini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI; Mahkemece, 25/02/2014 tarih, 2010/110-2014/51 Karar sayılı kararı ile bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalıya ait inşaatta imalat yapan taşeron şirket ile davalı arasında görülen davada, taşeronun ayıplı imalat yaptığının tespit edildiği, böylece davacının sözleşmedeki denetim görevini yerine getirmediği gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 31.03.2015 tarih, 2014/7334 E. 2015/2111 K. Sayılı ilamı ile “…Taraflar arasında imzalanan 01.10.2007 günlü proje yönetim sözleşmesine göre, davacı, davalıya ait inşaatın; projesine, programına, şartnamelerine uygun olarak yönetim organizasyonunu ve denetimini yapacak ve anılan sözleşmenin 11. maddesine göre de, davalının taşeronlarının verdiği zararları tespit edecektir. Davalının taşeron firması olan ..Ltd. Şti, İstanbul 25. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/91 esas sayılı dava ile işbedelinin tahsilini; bu dava ile birleşen davada ise, davalı adi ortaklık, ayıplı imalat bedelinin tahsilini talep etmiş; mahkemece verilen kararda, taşeronun yaptığı kaplama işinin ayıplı olduğu gerekçesiyle, oluşan zararın taşeron … şirketinden tahsiline karar verilmiş ise de, karar henüz kesinleşmemiştir. Bu itibarla, eldeki davada verilecek kararı etkileyeceğinden, anılan davanın sonucunun beklenilerek, asıl ve birleşen davada bir hüküm kurulması zorunludur. Açıklanan nedenlerle mahkeme kararının bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bu defa, 2018/266 E.2020/729 K sayılı kararı ile asıl dava yönünden davanın reddine, koşulları bulunmadığından kötüniyet tazminat talebinin reddine, karşı dava yönünden davanın kabulü ile tahsilde mükerrer olmamak üzere 15.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Karar davacı-karşı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Dosyanın daha önce Yargıtay tarafından esastan incelendiğinden, inceleme yetkisi Yargıtay’da olup inceleme için Yargıtay’a gönderilmesi gerektiğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere 1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/266 Esas, 2020/729 Karar ve 24/11/2020 tarihli kararına ait dosyanın istinaf yoluna başvurulamayacak kararlardan olması nedeniyle, istinaf dilekçesinin REDDİNE, 2-Dosyanın ilgili Hukuk Yargıtay Dairesine gönderilmesi ve buna ilişkin işlemlerin yerine getirilmesi için mahal Mahkemesine İADESİNE, 6100. Sayılı HMK’nın 352/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.13/01/2022