Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1064 E. 2021/874 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1064 Esas
KARAR NO : 2021/874
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 18/09/2020
NUMARASI: 2018/885 Esas, 2020/448 Karar
DAVA: KONKORDATO (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 08/07/2021
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar … SAN VE TİC AŞ, … ANONİM ŞİRKETİ ve … SANAYİ VE TİC.ANONİM ŞİRKETİ vekili 20/07/2018 tarihli talep dilekçesinde; 2016 yılında … A.Ş ile müvekkili … arasındaki disbritörlük sözleşmesini feshettiğini ve dağıtım kanallarını kapattığını, şirketin cirosunun yarısını oluşturan bu firma ile yapılan hizmetlerin son bulması üzerine şirketlerin küçülmeye başladığını, özellikle … nakit alım tablolarının olumsuz bir seyre dönüştüğünü, elektronik piyasasının özellikle cep telefonu / tablet grubunun rekabetçi tutumu, ürün kuşağının geniş olması ve ürünlerin kısa sürede tedavülde kalmaları gibi sebeplerle bazı ürünlerin süresinde satılamadığından stokta kaldığını, finansa dönüştürülemediğini, bununda ek maliyetler meydana getirdiğini, 2018 tarihinde alacaklı bankanın müvekkili hesaplarına haksız ve hukuka aykırı olarak bloke koyduğunu, hesaptaki miktarın kullanıma kapatıldığını, müvekkili şirketin muaccel hale gelmiş bir borcun olmamasına rağmen bankanın şirketlerin mali düzenini bozmak gayesi ile eylem gerçekleştirdiğini iddia ederek, ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik durumunda nazara alınmak suretiyle konkordato taleplerinin kabulüne ve İİK 286.maddesi gereğince geçici konkordato mühletini verilmesini ve gerekli tedbirlerin uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.Bir kısım alacaklılar davaya müdahil olarak katılarak, yazılı ve / veya sözlü beyanda bulunmuşlardır.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:Mahkemece; İİK.nun 308 madde hükümlerinde konkordatonun tasdik edilmemesi halinde, konkordato talebinin reddine karar vereceği ve bu kararın 288. madde hükümleri gereğince ilan edilerek ilgili yerlere bildirileceği, borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması halinde, iflasına re’sen karar vereceğinin düzenlendiği, konkordato komiserleri tarafından gerçekleştirilen alacaklılar toplantısı sonucunda ibraz edilen raporda, konkordatonun tasdiki bakımından öncelikli şartlar olarak teklifin geçerli çoğunluk tarafından kabulü şartının sağlanamadığı, bu nedenle İİK m. 305 hükmündeki diğer tasdik şartları bakımından ayrıntılı ve nihai değerlendirme yapılmadığının belirtilmiş olmakla dört konkordato borçlusu bakımından, her bir borçlunun konkordato projelerinin, alacaklıların toplantısında ve akabinde iltihak süresi içinde İİK m. 302’de öngörülen çoğunluk tarafından kabul edilmediği ve konkordato tasdikinin öncelik şartının gerçekleşmediği, davacıların borca batık durumda olmadıkları gerekçesiyle tüm davacılar yönünden koşulları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Karar, talep eden borçlu davacılar vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir.Davacılar vekili istinaf nedenleri olarak; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordatonun başarıya ulaşması için bir yıllık sürenin yetersiz olması durumunda kesin mühletin altı aya kadar uzatılabileceğini, mahkemece konkordato sürecinin başarıya ulaşma ihtimali dikkate alınmaksızın verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:Talep, İcra İflas Kanunun 285 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi konkordato istemine ilişkindir. İşin esası incelenmeksizin, konkordato talebine dair özel ve genel dava şartlarının iş bu yargılama sürecinde değerlendirilmesi gerekecektir. Bu nedenle, HMK 352.maddesi gereğince, dosyanın Dairemizce yapılan ön inceleme aşamasında talep eden borçlu davacılara ait vekaletname incelenmiş ve vekaletname süresinin istinaf talep tarihinde dolmuş olması tespit edilmiştir. Bunun üzerine, söz konusu dava şartına ilişkin eksikliğin giderilmesi için 6100 sayılı HMK’nın 115.maddesi gereğince dosya ilk derece mahkemesine Dairemizin 2020/2259 Esas, 2021/28 Karar ve 14/01/2021 tarihli kararında “… İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/885 Esas, 2020/448 Karar ve 18.09.2020 tarihli kararının, davacılar … Sanayi ve Ticaret A.Ş, …. A.Ş ve … Sanayi ve Tic.A.Ş vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusu üzerine dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiştir.Talep, İİK 285 vd maddelerinde düzenlenen konkordato istemine ilişkindir. Mahkemece, konkordato tasdik şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesi aşamasında, davacılar vekili tarafından dava dilekçesine eklenmiş olan Kartal …. Noterliğinin … yevmiye nolu 19.07.2018 tarihli konkordato yetkisinin mevcut olduğu vekaletnamenin, “19.07.2019” mesai bitimine kadar geçerli “ SÜRELİDİR “ ibareli vekaletname olduğu anlaşılmıştır. İşin esası öncesinde, süre sonunda dosyaya usulüne uygun şekilde vekaletnamenin ibraz edilip edilmediği araştırılmış, ancak, karar tarihi 18.09.2020 olmasına rağmen, gerek fiilen, gerekse de UYAP sistemi üzerinde yapılan inceleme sonucunda, yeni tarihli ve süre sonunda dosyaya ibraz edilen herhangi bir vekaletnameye ulaşılamamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1- f bendinde, vekil aracılığı ile takip edilen davalarda, vekilin davaya vekalet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekaletnamenin bulunması dava şartları arasında sayılmıştır. HMK 115/2 ikinci fıkrada ise, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içinde dava şartı noksanlığını giderilmemişse davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usülden reddedileceği ifade edilmiştir. Vekaletname eksikliği bu anlamda değerlendirildiğinde, giderilebilecek dava şartı noksanlıklarındandır. Davacılar tarafından, vekilleri vasıtası ile yapılan istinaf kanun yolu başvurularının incelenebilmesi için usulüne uygun düzenmiş vekaletnamenin dosyaya ibraz edilmesi veya 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 77/1. fıkrası gereğince, davacılar tarafından yapılan işlemlerin kabul edildiğinin mahkemeye bildirilmiş olan dilekçeye ihtiyaç duyulmuştur. Mahkemece, yukarıda açıklanan usul kurallarının emredici hükümleri gereğince, davacılar vekiline, dava dilekçesine ekli vekaletname süresinin sona ermiş olması nedeniyle usulüne uygun vekaletnamenin dosyaya ibrazı için kesin süre verilmesine, kesin süre içinde vekil tarafından vekaletnamenin ibrazı veya daha önceden ibraz edilen vekaletnamenin varlığı halinde, açıklayıcı dilekçeyle birlikte dosyanın istinaf incelenmesi için yeniden gönderilmesine, vekil tarafından vekaletnamenin ibraz edilmemesi durumunda ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 77/1. fıkrası gereğince, vekaletname süresinin sonrasında yapılan işlemlere ve ayrıca istinaf kanun yolu başvurusunu kabul edip etmediklerine dair dilekçeyi mahkemeye ibraz etmeleri için kesin süre verilmesine, gönderilen ihtarnameye yapılan işlemleri kabul ettiklerinin bildirilmemesi halinde, gerçekleştirilen işlemlerin yapılmamış sayılacağına karar verileceğinin belirtilmesine, eksik hususlar tamamlandıktan sonra dosyanın istinaf kanun yolu başvurusunun incelenmesi için Dairemize gönderilmesine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur… ” ifadelerine yer verilerek, işlem yapılması için geri çevrilmiştir. Dosya, Dairemize gerekli işlemler yapıldıktan sonra yeniden gönderilmiştir. Ve gönderme sonrasında dosyanın incelenmesinden, mahkemece Dairemizce verilen kararın talep eden borçlu şirketler ve gerçek kişiye meşruhatlı şekilde tebliğ edildiği, ancak tebligat sonrasında dosya içerisine herhangi bir vekaletname veya geri çevirme kararında ifade edildiği üzere davacı gerçek ve tüzel kişilere ait istinaf kanun yolu başvurusunu kabul ettiklerine dair herhangi bir dilekçeye rastlanılmamıştır. Dairemizin 14/01/2021 tarihli geri çevirme kararında ayrıntılı şekilde yer verildiği üzere, usulüne uygun düzenlenmiş bir vekaletnamenin bulunması dava şartları arasında sayılmıştır. Söz konusu eksikliğin giderilmesi için aynı yasanın 115/2.fıkrası gereğince verilen süreye rağmen talep edenler tarafından gerekli eksiklikler giderilmemiştir. Bu durumda, HMK 77/1.fıkrada ifade edildiği üzere, verilen süre içerisinde vekaletname verilmez veya asıl tarafça yapılan işlemlerin kabul edildiği, dilekçe ile mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemlerin yapılmamış sayılacağı belirtilmiştir. Somut yargılamada, usulüne uygun şekilde vekaletname ibraz edilmemiş ve bu konuda yazılı beyanda bulunulmamış olması nedeniyle aynı yasanın 352/1-ç bendi de göz önünde bulundurularak esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin ön inceleme aşamasında talep edenlerin istinaf başvurularının yapılmamış sayılmasına dair HMK 77.maddesi gereğince karar verilmesine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Talep eden davacı borçluların istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 77/1.fıkrası gereğince ayrı ayrı YAPILMAMIŞ SAYILMALARINA,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken istinaf karar harcı peşin olarak alınmış olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,3-Talep eden borçluların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından, ayrıca talebin niteliği gereğince vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, genel nitelikte olan 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yürürlük tarihi özel nitelikte olan 2004 sayılı İcra İflas Kanununun iş bu yargılamada uygulanması gereken maddelerin yürürlük tarihinden önce olması da dikkate alınarak İİK 308/a maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren on gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08/07/2021