Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/977 E. 2023/1210 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/977 Esas
KARAR NO: 2023/1210
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 17/10/2019
NUMARASI: 2017/1348 Esas, 2019/1026 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 5 seneyi aşkın süredir devam eden bir ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişkiye istinaden cari hesap tutulmaya başlandığını, 29/11/2016 başlangıç ve 17/10/2017 bitiş tarihli cari hesaba göre davalı şirketin müvekkili şirkete bakiye 10.530,90 TL borcu bulunduğunu, müvekkilin alacağı tahsil etmek amacıyla 25/10/2017 tarihinde İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin haksız ve kötü niyetli bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, TTK’nun 23. maddesi uyarınca faturaların içeriğine itiraz edilmediğini ileri sürerek haklı davanın kabulüne, davalı şirketin İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına itirazının iptaline, takibin devamına, davalı şirket aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı şirket ile 2011 yılında çalışmaya başlandığını, ancak fiyatların fahiş gelmesi üzerine müvekkili şirketin bir araştırma yaptığını ve davacı şirketin 2017 yılında müvekkil tarafından yapılan araştırmaya göre İstanbul Gümrük Müşavirliği Odasının belirlemiş olduğu asgari beyanname ücretinin (115 TL) iki katından fazla olan 265,00 TL ücret aldığının fark edildiğini, ayrıca tüm kargo paraları müvekkili şirket tarafından ödenmesine ve tüm evraklar müvekkil şirket tarafından teslim edilmesine rağmen davacı şirket tarafından ek ulaşım masrafları da eklenerek miktarı daha da yükseltildiğini, davacı şirketin son 3 ihracatın da beyanname asıllarını göndermediğini ve bunlara ait masraf faturalarını da muhasebe döneminden sonra gönderdiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince; davacı şirketin icra takip tarihi olan 25.10.2017 tarihi itibariyle davalı şirketten 10.291,15 TL alacaklı olduğu kabul edilmiş, alacağın tespiti ise yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; 13.12.2019 tarihinde gerekçeli kararın tebliğ edildiğini, davalı şirkete karşı başlatılmış olan 2017/27308 esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 10.291,15 TL üzerinden davanın kabulü ile takibin devamına ve fazlaya ilişkin talebin reddine, ayrıca alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkâr tazminat talebinin reddine karar verildiğini, ilk derece mahkemesi tarafından reddedilmiş olan icra inkâr tazminat talebin hakkında, istinaf yoluna başvurduğunu, davacı müvekkil şirket lehine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi yapılmış, borçlunun itirazı üzerine takibin durmasına karar verilmesi üzerine, davacı tarafından itirazın iptali davası açılmıştır. Yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile 10.291,15-TL asıl alacak yönünden itirazın iptaline, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili ilk derece Mahkeme kararını icra inkar tazminatı yönünden istinaf etmiştir.Dosyanın incelenmesinde, gerekçeli kararın davacı vekiline 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin iki haftalık süre içerisinde 27/12/2019 tarihinde istinaf harcını yatırdığı anlaşılmıştır.Dosya kapsamına göre istinaf eden davacı vekili 07/02/2020 tarihinde istinaf dilekçesini doküman olarak oluşturarak dosyaya sunmuştur.Davalı vekili dosyaya ibraz ettiği istinafa cevap dilekçede davalının istinafının süresinde olmadığını, bu sebeple istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Öncelikli sorun, hükmün süresinde istinaf edildiğinin kabulü için istinaf harcının yatırılmasının yeterli olup olmadığı, diğer bir deyişle istinaf süresinin hesabında harcın yatırıldığı tarihin mi yoksa istinaf dilekçesinin verildiği tarihin mi esas alınması gerektiği noktasında toplanmaktadır. HMK.nun 343/3.maddesi istinaf yoluna başvurma tarihi konusunda 118 inci madde hükmü uygulanır, hükmü emredicidir. HMK.nun 118.maddesi ise davanın, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılacağını emretmekte olup, bu madde hükmüne göre de istinaf talebinin, istinaf dilekçesinin kaydedildiği tarihte yapılmış sayılacağının kabulü gerekir. Aksi halde yani harcın yatırılma tarihi esas alındığında, gerekçeli istinaf dilekçesinin verilmesi için beklenmesi gereken sürenin ne olacağı hususunda boşluk meydana gelecektir. Buradaki sürenin makul bir süre olması gerektiği ileri sürülse de makul sürenin belirlenmesi ikinci bir sorun olacaktır. Bu nedenle gerekçeli kararın davacıya 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf dilekçesinin yasal iki haftalık istinaf süresi geçtikten sonra 07/02/2020 tarihinde verilmesi karşısında davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin süresinde olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan sebeplerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 346/1 ve 352/1-c maddeleri gereğince süre yönünden reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusun HMK’nın 346/1 ve 352/1.c maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 64,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 205,45 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, İİK’nın 365/son ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1-b Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.09/11/2023