Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/59 E. 2023/890 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/59 Esas
KARAR NO: 2023/890
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 04/10/2019
NUMARASI: 2017/684 Esas, 2019/957 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/09/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının, 09.01.2015 ve 15.01.2016 tarihli vekaletnameler ile müvekkilinin gümrük müşavirliğini yaptığını, davalı gümrük firmasının davacı müvekkil firmalarının ticaret işlerinde gümrük işlemlerini özenle yapmak borcuna aykırı davrandığını ve müvekkillerinin bu nedenle zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, düzenlediği beyannamelerde dikkatsiz hesaplama yaparak eksik beyan ettiği tutarlar yüzünden, müvekkiline 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234-1/b maddesi gereğince -para cezası tahakkuk ettirildiği ve bu nedenle 8.971,63-TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, davacı şirkete ödeme emri tebliğ edildiğinde para cezasından haberdar olduklarını, davalı gümrük firmasına bu durum sorulduğunda, yapılan işlemde hatalarının bulunduğu, kesilen para cezasını kendilerinin ödeyeceğini ve bu şekilde zararı telafi edeceklerini belirttiklerini ve para cezaları için İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’ne uzlaşma dilekçesi verdiklerini, uzlaşmaya gidildiğinde 10.000-TL ceza için uzlaşma neticesinde 2.000-TL ödenecekken gümrük firmasının uzlaşma tarihini kaçırarak davacı müvekkillerinin para cezasının tamamını ödemek zorunda bıraktığını, dava konusu olayda yurtiçi giderlerin eksik gösterilmesinin kusurunun davalı gümrük firmasında olduğunu, işi özenle, dikkatle ve gereği gibi yerine getirmediğini, davacı şirketin söz konusu olay nedeniyle uğramış olduğu zararını tazmin etmesi için davalı gümrük firmasına ihtarname keşide edildiğini ve davalı gümrük firması aleyhinde İstanbul Anadolu …îcra Müdürlüğünde icra takibi başlatıldığını, davalı gümrük firmasının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, belirtilen nedenlerden, davalının, İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, takibe itirazında haksız olan davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş.vekili cevap dilekçesi ile; İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına ve içeriğine karşı itirazlarını tekrar ettiklerini, davalı müvekkillerinin bir süre davacı tarafın gümrük müşavirliğini yaptığı hususunda tarafların mutabık olduğunu, vekalet üzerine çalışan ve bir gümrükleme firması olan müvekkilinin ilgili firmadan ithalat faturalarını teslim aldığında on-lıne sistem üzerinden beyannameyi tescil ederken ve KDV hesabı için, fatura tutarı, sigorta bedeli, navlun bedeli ve ardiye bedeli yazılarak toplanmak suretiyle … değer hesaplanmakta, bilahare KDV değeri tespit edilmekte olduğunu, beyanname hazırlanırken ithalatçı firmanın çıkacak vergileri, beyannamenin Gümrük İdaresince tescil tarihinden itibaren 2-3 gün içerisinde ödeyeceği ticari teamüller gereği varsayılarak ardiye ücretinin de 2-3 günlük süre esas alınarak hesaplandığını, zira ardiye ücretinin fazla yazılmasının KDV matrahının ithalatçı firma aleyhinde artıracağının bilinmekte olduğunu, müvekkilinin de söz konusu dönem için beyannameleri bu şekilde tanzim ettiğini, davacı tarafın kendisinden kaynaklanan sebeplerle Gümrük vergilerini 10 gün, 15 gün ve 8 gün aralıklarla ödemiş olduğundan, idare tarafından gelir eksikliği gerekçe gösterilerek cezai işlem uygulandığını, söz konusu işlem nedeni ile müvekkilinin herhangi bir hatası ve ihmalinin söz konusu olmadığını, tümü ile davacı tarafın Gümrük vergilerini gecikmeli ve peyderpey ödemiş olması nedeni ile bu cezaların tahakkuk ettiğini bilahare davacı tarafın talebi üzerine davacı tarafı temsilen müvekkilinin gümrük cezaları için İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne uzlaşma dilekçesi ile başvurduğunu, Bölge Müdürlüğü nezdinde uzlaşma görüşmelerine sadece şirketin resmi temsilci ve yetkilisi veya ancak A karneli Gümrük Müşavirinin katılabilmekte olduğunu, davalı müvekkil nezdinde A karneli Gümrük Müşaviri olan … isimli görevlinin anılan görüşme tarihinde Gümüşhane’de bulunmakta olduğunu, davacı şirket temsilcisi …’ ında o tarihte annesinin vefatı nedeni ile katılamadığını, bu mazeretlerin müvekkili tarafından idareye verilen dilekçe ile belirtilerek yeni bir gün talep edildiğini acak söz konusu gerekçelerin idare tarafından kabul edilmemiş ve uzlaşma görüşmelerine katılım olmadığı için idare tarafından yeni bir uzlaşma günü de verilmediği belirtilmiştir, tahakkuk ettirilen vergi ve cezaların mükellefi, yükümlüsü ve sorumlusunun müvekkili olmadığını, kendisine hiçbir surette rücunun mümkün olmadığı, davacı tarafın takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu, meydana geldiği belirtilen zararın kendi kusurlu davranışından kaynaklandığını bilmekte veya bilmesi gerekmekte olduğunu belirterek , davacı tarafından ikame edilen itirazın iptali davasına ve davadaki taleplere itirazlarının geçerliliğinin tespiti ile davanın bütünü ile reddine; dava masraf ve vekillik ücretlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, icra takibinde haksız ve kötü niyetli talepte bulunan davacı hakkında takip konusu tutarın %20’sinden az olmamak üzere tespit edilecek tutarın davacı tarafından müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; alınan bilirkişi raporu esas alınarak dava dışı …’ın 4458 sayılı Gümrük Kanun’unun 5. Maddesi uyarınca davacı tarafından verilen vekaletname ile dolaylı temsilci olarak gümrük müşavirliği mesleğini vekaletnameye istinaden özen ve hassasiyetle yürütümekle yükümlü olduğu, gümrük müşavirleri ithalatçı/ihracatcı firmaların kendilerine tevdi edilen belgeleri inceleyerek bunlara uygun olarak gümrük beyannameleri düzenlemek ve bunlara ilişkin işlemleri yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yasaya uygun olarak dolaylı temsilci sıfatıyla temsil ettikleri kişi adına takip ve sonlandırmakla yükümlü oldukları, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 563. Maddesinde Gümrük müşavirinin sorumlulukları başlığı altında gümrük müşavirleri imzaladıkları beyanname ile ilgili cezai hükümlerin uygulanması açısından beyannamede belirtilen bilgiler ile beyannameye ekli belgelerin doğruluğundan sorumlu oldukları, vergi kaybına neden olan işlemlere uygulanacak cezalar başlıklı 234. Maddesi ile eksik ve hatalı bildirimde uygulanacak ceza miktarının bildirildiği, yine aynı kanunun 46. Maddesinde işlem süreleri, 244. Maddesinde uzlaşma hükümleri belirtilmiş, Gümrük uzlaşma yönetmeliğinin 12. Maddesinde uzlaşma talebinde bulunabilecek kişiler ile 15. Maddesinde uzlaşma görüşmelerinde bulunabilecek kişiler belirtilmiştir. Teknik ayrıntıları bilirkişi kök ve ek raporlarında belirtildiği üzere, davamıza konu olayda gümrük beyannamesinde, beyanname muhteviyatı eşyaların limanda kaldığı süre için toplam tutar ve beyanname tescil tarihine kadar olan tutarlarının yanlış yazılması eyleminde davalı gümrük müşavirinin mevzuatın kendisine verdiği özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, gerekli bekleme süresini hesaplamadan gümrük beyannamesinde eksik ardiye bildirimi yapması sonucunda davacının, gümrük müdürlüğüne artı KDV farkı ve üç katı ceza ödemek zorunda kaldığı, dava konusu beyannamenin hatasız verilmesi halinde, 2.124,28 TL daha KDV’nin eşya sahibi olan davacı tarafından yasal olarak ödenmesi gerekeceği, dosyada bulunan Haydarpaşa Gümrük Saymanlık Müdürlüğü’nden alınan alındı belgelerine göre eksik alınan vergiler ve tahsiline kadar geçen sürede oluşan 474,54 TL gecikme zammının tahsil edildiği görülmekte olup; KDV+Gecikme zammı ve Ceza adı altında davacı tarafından ödenen toplam 8.971,63 TL’den 2.124,28 TL’sinin zaten davacı tarafından ödenmesi gereken KDV olduğundan bunun dışındaki tutardan, davalı tarafından beyanname tescil tarihine kadar olan giderler uygun bir şekilde beyan edilmiş olsaydı ilgili gümrük idaresinin yaptırdığı kontrol sonucunda bildirilen KDV aynı çıkacağından, davacının herhangi bir ceza ödemeyeceği tespit edildiğinden, davalı Gümrük Müşavirliği şirketinin sorumlu olacağı davacının ödemesi gereken KDV harici 6.847,35 TL para cezası ödeyerek zarara uğradığından bu tutardan ayrıca davacının davalıya gönderdiği ihtarnamenin belgelendirilen masrafı ve temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faizden davalının sorumlu ve borçlu olduğu gerekçesiyle , davanın kısmen kabulü ile takibin toplam 7.036,62 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine ve alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davalı ilk derece mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; müvekkilinin gümrük müşavirliği görevini tüm unsurları ile yerine getirdiğini, davacıya verilen cezaya ilişkin uzlaşma talep edildiğini, gümrük ve ticaret bölge müdürlüğünce belirlenen uzlaşma gününe toplantıya katılabilecek şirketlerindeki A karineli gümrük müşaviri …’ın Gümüşhane de bulunduğunu, davacı temsilcisinin ise, annesinin vefatı nedeniyle toplantıya mazeretli olarak katılamadığını, idare tarafından , belirtilen mazeretler bildirilerek yeni uzlaşma günü tespiti istenmesine rağmen bu isteğinin kabul edilmeyerek ceza tahakkukunun usulsüz olduğunu, müvekkil tarafından eksik beyanname düzenlenmediğini, davacının uğradığı ceza ve tahakkuk eden alacakların, davacının basiretli bir tacir gibi davranmamasından kaynaklandığını ve sorumluluğun davacıya ait olduğunu, bu nedenlerle idarece belirlenen 6.372,81-TL cezadan sorumlu olduklarına ilişkin ilk derece mahkeme kararının yerinde olmadığını, davanın reddine karar verilmesini istinaf ve talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, davalının gümrük müşavirliği hizmetini ayıplı olarak vermesi nedeniyle davacının ödemek zorunda kaldığı miktarlar yönünden, İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davalı aleyhine 8.971,63 TL para cezası, 1.500,00 TL ihtarname ücreti ve masrafı ve 30,43 TL takip öncesi işlemiş faiz alacağının tahsili için başlatılan ve davalının itirazı üzerine durdurulan takibe itirazın iptali davasıdır.Mahkemece, ilgili icra dosyası celp edilerek, dosya kapsamı ve taraf defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır. 11/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davaya konu olayda gümrük beyannamesinde, beyanname muhteviyatı eşyaların limanda kaldığı süre için toplam tutar ve beyanname tescil tarihine kadar olan tutarlarının yanlış yazılması eyleminde davalı gümrük müşavirinin mevzuatın kendisine verdiği özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, gerekli bekleme süresini hesaplamadan gümrük beyannamesinde eksik ardiye bildirimi yapması sonucunda davacının, gümrük müdürlüğüne artı KDV farkı ve üç katı ceza ödemek zorunda kaldığı, dava konusu beyannamenin hatasız verilmesi halinde, 2.124,28 TL daha KDV’nin eşya sahibi olan davacı tarafından yasal olarak ödenmesi gerekeceği, dosyada bulunan Haydarpaşa Gümrük Saymanlık Müdürlüğü’nden alınan alındı belgelerine göre eksik alınan vergiler ve tahsiline kadar geçen sürede oluşan 474,54 TL gecikme zammının tahsil edildiği görülmekte olup; KDV+Gecikme zammı ve Ceza adı altında davacı tarafından ödenen toplam 8.971,63 TL’den 2.124,28 TL’sinin zaten davacı tarafından ödenmesi gereken KDV olduğundan bunun dışında tutardan, davalı tarafından beyanname tescil tarihine kadar olan giderler uygun bir şekilde beyan edilmiş olsaydı ilgili gümrük idaresinin yaptırdığı kontrol sonucunda bildirilen KDV aynı çıkacağından, davacının herhangi bir ceza ödemeyeceği tespit edildiğinden, davalı Gümrük Müşavirliği şirketinin sorumlu olacağı, davacının ödemesi gereken KDV harici 6.847,35 TL para cezası ödeyerek zarara uğradığından bu tutardan ayrıca davacının davalıya gönderdiği ihtarnamenin belgelendirilen masrafı 162,69-TL ve temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz 26,58-TL olmak üzere toplam 7.036,62-TL’lik tutardan davalının sorumlu olduğu” , bildirilmiştir. Davacının , gümrük müdürlüğünce işlemler ve beyannamelerdeki eksiklik nedeniyle 2.124,28-TL KDV dışındaki 6.847,35-TL olarak tahakkuk ettirilen cezayı ödediği hususu tartışmasız olup, davalının gümrük müdürlüğünce belirlenen uzlaşma gününe katılamadıklarını kabul ettiği gibi, gümrük müdürlüğünce ceza kesilmesine sebebiyet veren işlemlerin, sorumluluğunda olan gümrük hizmeti verme işi kapsamındaki eylem ve işlemlerden kaynaklı olmayıp, davacının şahsi işlem ve eylemlerinden kaynaklandığını ispat edemediğinden, ödenen ceza, ihtarname masrafı ve işlenmiş faiz olmak üzere davacının talep ettiği 7.036,62-TL den sorumlu olduğu, bu miktara ilişkin ilk derece mahkemesince verilen kabul kararında hukuka aykırılık olmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/684 Esas , 2019/957 karar sayılı 04/10/2019 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-/b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85-TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 121,00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 148,85-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1- a bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 21/09/2023