Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/495 E. 2022/50 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/495 Esas
KARAR NO: 2022/50
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2019
NUMARAS: 2017/140 Esas, 2019/1463 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ile davalı şirket arasında iki adet sözleşme imzalandığını, davalı şirketçe sözleşme kapsamında düzenlenen faturalara ilişkin bir kısım ödemeler yapıldığını, fatura alacaklarının 500.000,00 TL’ye dayanması üzerine müvekkilince verilen hizmetin askıya alındığını ve 10 adet fatura alacağı olan 496.865,21 TL’nin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu iddia ederek icra takibine karşı yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin almış olduğu hizmete ilişkin yapılan pazar araştırması neticesinde maliyetin çok üzerinde faturalar kesildiğini, davacının 01/09/2014 tarihli sözleşmenin 7.maddesine aykırı hareket ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; davacının sözleşme gereği hizmetlerini gereği gibi ifa ettiğini, hizmet bedeli faturalarının fahiş tutarlar içermediği, taraf defterleri üzerinde yapılan araştırma sonucunda davacının 496.795,20 TL tutarında alacağının bulunduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 496.795,19 TL asıl alacak yönünden itirazının iptaline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davalı vekili, istinaf nedenleri olarak; bilirkişi raporuna karşı yaptıkları itirazların dikkate alınmadığını, bilirkişi raporunun kopyala yapıştır yöntemiyle hükme gerekçe gösterildiğini, davacı tarafça sözleşmeye aykırı hareket edildiğini, gerçeği yansıtmayan faturalara itiraz edilmemesinin o faturaların müvekkili şirket tarafından kabul edildiği anlamına gelmeyeceğini iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Davacı vekili 04/01/2022 tarihli dilekçesi ile açtıkları davadan feragat ettiklerini ve herhangi bir vekalet ücret ve yargılama masrafı talep etmediklerini beyan etmiştir. Davalı vekili, 04/01/2022 tarihli dilekçesi ile, istinaf başvurularından feragat ettiklerini ve aynı tarihli başka bir dilekçesi ile de davacı taraftan vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 310.maddesine göre, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı yasanın 74.maddesi gereğince, davacı vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir. Eyüp … Noterliğince tanzim, 26/09/2016 tarih ve … yevmiye nolu vekaletnamede davadan ve temyizden feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. 6100. Sayılı HMK.nın 349. maddesinde, başvurma hakkından feragat düzenlenmiş, ikinci fıkranın son cümlesinde, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvurunun feragat nedeniyle reddedileceğine yer verilmiştir. Davalı vekilinin 26/11/2020 tarih, … yevmiye nolu ve Beyoğlu … Noterliğinde düzenlenmiş olan vekaletnamesinin incelenmesinde vekilin davadan veya kanun yollarından feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 307. Maddesinde davadan feragat düzenlenmiş, feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmıştır. Aynı yasanın 311.maddesinde, feragat ve kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağına yer verilmiştir. Feragat, yasal düzenlemenin üst başlığında ifade edildiği üzere, davaya son veren taraf işlemlerinden biri olduğundan dosyanın ele alınarak, davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-Davacı vekilinin sunmuş olduğu davadan feragat dilekçesi kapsamında, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/140 Esas, 2019/1463 Karar ve 21/11/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA, 2a) Davanın feragat nedeniyle REDDİNE, b) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken maktu 80,70 TL peşin harcın davacı tarafından dava açılırken peşin yatırılan 6.000,89 harçtan mahsubu ile bakiye 5.920,19 TL harcın kararın kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa İADESİNE, c) Taraflarca vekalet ücreti talebi bulunmadığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, d) Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, e) Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL harcın davalı tarafından peşin olarak karşılanan 8.484,02 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.403,32 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE, 4- Davalı vekilinin istinaf talebi ile ilgili davacı tarafın davadan feragat etmiş olduğundan inceleme yapılmasına ve hüküm tesisine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.20/01/2022