Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/235 E. 2023/968 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/235 Esas
KARAR NO: 2023/968
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 06/03/2019
NUMARASI: 2016/650 Esas, 2019/209 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 05/10/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından müvekkili şirket nezdinde sigortalı olan …Ltd Şti ünvanlı şirkete ait “…” ünvanlı yere tahsis edilen … giydirmeli soğutma dolabının aşırı ısınması sonucunda 12.04.2014 tarihinde hasar meydana geldiğini, işletmesi zarar gören … Ltd Şti nin müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda hazırlanan raporda, hasarın davalı şirketin soğutucusundan kaynaklandığının tespit edildiğini, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile takip yapıldığını ancak davalının takibe itiraz edip takibi durdurduğunu, herhangi bir ödemede de bulunulmadığını belirterek, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına ayrıca %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tüm iddialarının ihtimale ve kanaate dayalı olduğunu, yangın raporu ve ekspertiz raporuna göre yangının çıkış sebebinin tespit edilemediğini, işyerinde başka dolaplarında yangın olayından etkilendiğinin anlaşıldığını, resmi raporlara göre işyeri elektrik tesisatının hasarlı olduğunun bildirildiğini, işyerinde birden fazla dolabın hasar gördüğünü ve işyeri elektrik tesisatı, işyerinde kaçak akım rölesi bulunup bulunmadığı belli değil iken yangın olayı ile müvekkili şirkete ait dolap arasında uygun illiyet bağının mevcut olmadığını, müvekkili şirkete atfedilecek haksız fiil sorumluluğu bulunmadığını, işyeri elektrik tesisatının inceleme dışı bırakıldığını, ariyet sözleşmesi uyarınca dava dışı sigorta şirketinin müvekkili şirkete yöneltebileceği bir hak talebi bulunmadığından halefiyet prensiplerinin işletilmesinin mümkün olmadığını, zira sigorta şirketinin ancak halefi olduğu dava dışı işyerinin sahip olduğu haklara sahip olabileceğini, ekspertiz raporuna göre işyerinde meydana gelen yangın sonucunda oluşan 299.895.00 TL tutarındaki hasarın 219.478,00 TL lik kısmının emtia hasarı olduğunu, dava dışı sigortalı işyerinin yangın olayının hemen akabinde soğutma sistemi içinde muhafaza edilmesi gereken emtiaları derhal bir başka alana tahliye ederek bozulmasına engel olsa idi zararın boyutlarının azalmış olacağını, bu noktada zararın büyümesinde dava dışı sigortalı işyerinin açık kusurunun bulunduğunu, zararın ana unsuru olan emtialarla ilgili gerekli önlemi almayarak zararı büyüten işyerinin anılan kusurundan müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına … Paket Sigorta Poliçesi Kapsamında gerçekleşen yangın rizikosu uyarınca ödemiş olduğu 299.895.00 TL lik hasar tazminatını ödeme tarihinden takip tarihine kadar geçen dönem için 28.549,21 TL işlemiş faizi ile birlikte davalıdan rücuen talep edebileceği, davaya konu alacağın tazminat istemine ilişkin olduğundan tazmini gereken gerçek bedelin mahkemece yapılan yargılama sonucunda belirlenmesi nedeniyle likit niteliği taşımayan alacak yönünden davacı yararına icra inkar tazminatının yasal koşulları oluşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; dava konusu yangına sebep olduğu iddia edilen dolabı Mahkeme ve Bilirkişi Heyeti tarafından incelenmediğini, dolabın arızalı veya imalat hatalı olduğunun kanıtlanamadığını, aksi ispat faaliyeti çerçevesinde dolabın uluslararası standartlara uygun olduğunun ihbar edilen dolap üreticisi tarafından kanıtlandığını, dolabın ve iş yeri elektrik tesisatının yani elektrik projesinin değil gerçekte var olan mevcut tesisatın incelenemediği ve mevzuata uygunluğunun tespit edilemediği durumlarda ispatlanamayan davanın reddi gerektiğini, dava konusu olay bakımından, yangının meydana geldiği sigortalı iş yeri elektrik tesisatının mevzuata uygunluğunu kanıtlayamadığından, elektrik tesisatını yangından sonra değiştirdiğinden ve deliller davacı tarafından yok edildiğinden, ispatlanamayan davanın reddi gerektiğini, dosya kapsamında hiçbir şekilde yangına ait kamera kaydı bulunmamasına rağmen her nasılsa kamera kayıtları izlenilmiş gibi hukuka aykırı rapor oluşturan Bilirkişi Heyetinin raporu hükme esas alınamayacağından kararın kaldırılması gerektiğini, tarafları tanımadığında dair yemin ederek imza karşılığında dosyayı bizzat teslim alan bilirkişinin davacıyı tanıdığı ve aynı konuya ilişkin para karşılığı özel rapor yazdığının taraflarınca kanıtlandığından Raporun hükme esas alınmaması gerektiğini belirterek Yerel Mahkeme Kararının kaldırılmasını ve davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle; davalının, taraflarınca davanın ispatlanamadığı yönündeki iddialarının haksız ve mesnetsiz ve gerçeği yansıtmamakta olduğunu, dava konusu hasarın davalının ariyet sözleşmesi ve yasalarca kendisine yüklenen yükümlülükleri layıkı ile yerine getirmemesi nedeniyle meydana geldiğini, davalının müterafik kusur iddiasının aksine somut olayda dava dışı sigortalıya isnat edilebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığını, hasarın davalının ihmal ve kusuru neticesinde meydana geldiğini, yangın olayının sebebinin kamera kayıtları ile kesin olarak tespit edildiğini, davalının meslek etiğine, ahlaka-adaba ve evrensel hukuk normlarına aykırı şekilde mesnetsiz iddialarda bulunarak sorumluluktan kurtulmaya çalıştığını belirterek davalının istinaf itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:İlk derece mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edilmiştir. Dava; “… Paket Poliçesi” kapsamında ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Davacı, Konya …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından başlatılan ve yetkisizlikle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden devam eden icra takibinde,299.895,00-TL asıl alacak, 28.459,21.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 328.354,21.-TL üzerinden icra takibinde ödeme emrinin borçlu/davalıya 24/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça 25/02/2016 tarihinde borcun tamamına ve faize itiraz edip takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 31/05/2016 tarihinde bir yıllık yasal hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davasının açıldığı kabul edilmiştir. Taraflar arasında; sigorta poliçesinin varlığı, yangın hasarı konularında herhangi bir uyuşmazlık yoktur.Uyuşmazlık; yangının davalının ariyet olarak bırakmış olduğu … giydirmeli derin dondurucudan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve bunun sonucunda davalının hasardan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya kapsamından; davacı sigorta şirketine sigortalı olan … Tic ve San Ltd Şti’nin gıda maddeleri perakende satış faaliyetinde bulunduğu, davacı ile dava dışı … Ltd Şirketi arasında düzenlenen … Paket Sigorta Poliçesinin sigorta başlangıç tarihinin 04/10/2013 bitiş tarihinin 04/10/2014 olduğu, sigorta riziko adresinin … … Sok No:… Merkez Aksaray olduğu, 12/04/2014 tarihli yangın raporunda, mağazada bulunan gıda ürünlerinin kısmen yanmış diğer ürünlerin de dumandan dolayı zarar gördüğünü, yangın ekiplerince yapılan kontrol sonucu yangının çıkış nedeninin dondurma dolabından çıkmış olabileceği kanaatine varıldığının belirtildiği görülmüştür.Davacı sigorta şirketi tarafından 22/04/2022 tarihli Ortadoğu Teknik Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof.Dr…. tarafından hasar dosyasına ilişkin olarak tespit raporu alındığı, 13.04.2014 günü yangın mahallinde yapılan keşfe dayalı olarak hazırlandığı belirtilen rapor sonucunda, inceleme konusu yangının … markalı soğutucunun elektrik motorunun stator sargılarında ısınma ve buna bağlı olarak, motorun besleme kablolarının cikletleşmesi, ergimesi, sıvılaşması ve yanması ile başlamış olduğunu, söz konusu Ekovat cihazının pompa motorunun sargılarını saran file fiberlerin ısı ve sıcaklık nedeniyle ergimiş, kopmuş ve dağılmış olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.02/05/2013 tarihli ekspertiz raporunda markette bulunan dondurma dolabının kompresöründe meydana gelen kısa devre nedeni ile alevli yangın hadisesinin meydana geldiğinin tespit edildiği, tespit edilen hasar miktarının 299.895,00-TL olduğunun belirtildiği, davacı sigorta şirketi tarafından tespit edilen hasar bedelinin dava dışı sigortalıya 05/06/2014 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır. Mahkemece yaptırılan teknik bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 23/05/2017 tarihli kök raporunda; yangının çıkış yeri ve çıkış sebebinin dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre davalı firmaya ait … marka dondurma dolabının elektriksel aksamında herhangi bir arıza kaynaklı olduğunun anlaşıldığı, tazmini gereken tazminat tutarının 299.895,01-TL olarak somut olayda telafisi gereken gerçek zarar miktarını yansıttığı belirtilmiştir.26/10/2018 tarihli ek bilirkişi raporun da; yangının çıkış yeri ve çıkış sebebiyle ilgili ulaşılan sonuca göre, dava dışı sigortalı işyerinde meydan gelen yangının … Marka soğutucunun Ekovat pompasını çalıştıran tek fazlı asenkron elektrik motorunun sargıları içinden geçen yüksek akımın yarattığı ısı ve sıcaklık nedeniyle önce ısındığı, daha sonra da yandığı, çevresinde bulunan kolay yanıcı ürünlere sirayeti ile birlikte yangının gelişerek büyüdüğü, dava dışı sigortalıya ait binanın elektrik tesisat projesinde; ana pano üzerinde sayaç girişinden önce 300 mA eşik değerli (yangın önleme amaçlı) kaçak akım rölesinin projede yer aldığı, ana panodan çıkıştan sonra zemin kat ve normal katlardaki tali panolarda 30 mA eşik değerli (insan hayatını koruma amaçlı) kaçak akım rölesinin projede yer aldığı, söz konusu projenin Belediye, Telekom, Elektrik Mühendisleri Odası ve … tarafından onaylandığı, bu onaylı projeye göre yerinde tüm imalatların yapılmış olduğu,ana panodan çıkıştan sonra zemin kat ve normal katlardaki tali panolarda 30 mA eşik değerli (insan hayatını koruma amaçlı) kaçak akım rölesinin projede yer aldığı, söz konusu projenin Belediye, Telekom, Elektrik Mühendisleri Odası ve Tedaş tarafından onaylandığı, bu onaylı projeye göre yerinde tüm imalatların yapılmış olduğu, davaya konu edilen elektrik tesisatı üzerinde kaçak akım rölesi olması halinde dahi yangının meydana gelmesinin muhtemel olduğu, motor üzerinde bulunan termik şarterin aşırı ısınma halinde kontaklarının yapışık /kaynamış olma halinde devreyi açmama durumunun ortaya çıkacağı, aşırı miktarda ısınan motor ve ilgili elektrik tesisatındaki kablo izolasyonlarının erimesine, akabinde alevli yangın olayının başlamasına sebebiyet vermesi ve yangının alevli yanma ile başlaması akabinde kaçak akım rölelerinin devreye girmesinin artık alevli yangının başlamış olması bakımından bir anlam ifade etmeyeceği, yangının çıkış yeri ve çıkış sebebi dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre davalı firmaya ait … marka dondurma dolabının elektriksel aksamında herhangi bir arıza kaynaklı olduğunun anlaşıldığı, her bir yangın olayının kendine özgü farklı şekilde yanma ve tutuşma sebepleri bulunduğu, konunun uzmanı tarafından dava konusu yangının hemen akabinde sıcağı sıcağına soğutucular üzerinde yapılan fiziki incelemeler ile birlikte 4 nolu güvenlik kamera görüntüleri yangının davalı firmanın … marka dondurma dolabında başladığı hususunun tartışmasız olduğu, davacı yanın sigortalısının dava dışı sigortalı markette akım rölesi ve tüm onayları alınmış elektrik projesine göre müterafik kusurunun bulunmadığı, dava dışı sigortalı … AVM ünvanı ile market işleten sigortalı yetkililerinin yangın akabinde zararı azaltıcı herhangi bir önlem almadığı, bu yüzden zararın arttığı belirtilmiş ise de market ortamında bulunan ürünlerin gıda ürünleri olmasından dolayı doğrudan yangına maruz kalmasalar bile yanan ürün ambalajlarının yanma sırasında çıkardığı gaz ve duman partiküllerinin gıda ürünlerinde islenme, kararma ve is kokusunun sinmesi ile birlikte son kullanıcılara sunulmasının mümkün olamayacağı” tespit edilmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmiştir.Bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçelidir. 6102 sayılı TTK‘nun 1472. maddesinde halefiyet düzenlenmiştir. Maddede, sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal edeceği ifade edilmiştir. Sigortalının tazminat alacağının hukuki temelinin haksız eylemden, kanundan veya sözleşmeden kaynaklanmış olması arasında hiçbir fark yoktur. TTK 1472. ‘nci maddeden kaynaklanan halefiyet hakkı sigortacıya, zarar sorumlusundan, sigortalısına ödediği sigorta bedeli kadar talep hakkı ve bunun doğal sonucu olarak da zarar sorumlusuna karşı dava hakkını sağlamaktadır. Halefiyete dayalı olan rücu davasında, esas itibariyle sigortalının kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. Her tazminat davasında olduğu gibi, sigortacının açtığı rücu davasında da davalının kusurunu ve zararı ispat etmek davacı sigortacıya düşer. Halefiyete dayalı sigorta rücu davasında sigortacı halefiyet hukuki ilişkisi sebebiyle ancak selefinin sahip olduğu haklara sahip olur. Sigortacı halefiyete dayanarak rücu davasını zarar sorumlusu aleyhine yönelttiğine göre, sigortalının zarar sorumlusuna karşı açacağı tazminat davasında sigortalı neyi ispat etmesi gerekiyorsa, sigortacıda bu davada onu ispat etmekle yükümlüdür.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da olayın meydana geliş tarihinden itibaren dosyaya intikal eden tüm bilgi ve belgeler üzerinden teknik anlamda inceleme ve değerlendirmeler yapılarak rapor düzenlenmiştir. Bilirkişi raporunda, yangının çıkış nedeni ayrıntılı ve teknik şekilde açıklanmıştır. Ayrıca raporda davalının savunmasında ileri sürmüş olduğu kaçak akım koruma rölesinin olayın önüne geçemeyeceği, ayrıntılı ve gerekçeli olarak değerlendirildiği gibi davalının savunmasında ileri sürdüğü diğer hususların da bilirkişi raporunda değerlendirildiği görülmüştür. Davalı vekili tarafından her ne kadar dolap ve/veya yangın mahallinde inceleme yapılmadan rapor düzenlendiği belirtilmiş ise de olay tarihinden raporun düzenlendiği tarih arasında geçen süre dikkate alındığında, olay yerindeki delillerin muhafazası ve incelenmesi mümkün olmayacaktır ve yerinde inceleme yapılmasında da hukuki yarardan söz edilemeyecektir. Yukarıda yer verildiği üzere olayın akabinde düzenlenen yangın raporunda ve diğer bilgi ve belgelerden, yangının, davalı firmanın … marka dondurma dolabının motor kısmında oluşan elektriksel arızadan kaynaklandığının tespit edildiği ve dolapta başlayan yangının davacının sigortalısının iş yerinin yanmasına sebep olduğu, bu şekilde davacının, yangın hasarı ile davalının dondurucu dolabı arasındaki uygun illiyet bağını ispatladığı anlaşılmıştır. Davacının sigortalısına halef olması nedeniyle, dava dışı sigortalısına … Sigorta poliçesi kapsamında gerçekleşen yangın rizikosu uyarınca ödemiş olduğu hasar tazminatını ödeme tarihinden takip tarihine kadar işleyecek faizi ile birlikte davalıdan rücuen talep edebileceği anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusundaki ileri sürdüğü nedenlerin yerinde olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.Yine davalı vekilinin tarafları tanımadığında dair yemin ederek imza karşılığında dosyayı bizzat teslim alan bilirkişinin davacıyı tanıdığı ve aynı konuya ilişkin para karşılığı özel rapor yazdığının taraflarınca kanıtlandığından raporun hükme esas alınmamasını belirterek bu hususu istinaf itirazı olarak ileri sürmüştür. HMK’nın bilirkişinin görevini yapmaktan yasaklı olması ve reddi başlıklı 272.maddesinin 3. Bendinde ret talebinin red sebebinin öğrenilmesinden itibaren en geç bir hafta içinde yapılmış olmasının şart olduğu düzenlemesinin yer aldığı, dosyanın bilirkişiye teslim edildiğine ilişkin 24/03/2017 tarihli bilirkişi teslim tutanağından davalı vekilinin hazır olduğunun görüldüğü, davalı vekilinin bilirkişinin reddi yönündeki iddiasını dosyanın bilirkişiye tesliminden itibaren HMK 272/3 maddesi gereğince yasal süresinde ileri sürmediği gibi bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ve sonraki duruşma aşamalarında da ileri sürmediği, davalının bu iddiasını ek bilirkişi rapora itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü, bu nedenle bilirkişinin reddi talebinin süresinde olmadığı anlaşılmış davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle davalının istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1.b-1 gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1- İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/650 Esas, 2019/209 Karar sayılı ve 06/03/2019 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 5.607,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.337,15 TL harcın hüküm kesinleşiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE,3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/10/2023