Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/2195 E. 2021/40 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2195 Esas
KARAR NO : 2021/40
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/11/2018
NUMARASI : 2018/580 Esas, 2018/1103 Karar
DAVANIN KONUSU: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
KARAR TARİHİ: 14/01/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2.432.757,00 TL alacak kaydı için müflis banka iflas masasına başvuru yaptığını, iflas masasınca sıra cetveli tanzim edilerek alacağın 2.354.261,00 TL’sinin reddedildiğini, alacağın 2.358.460,00 TL’sinin B-Tipi hisse senedinden oluştuğunu belirterek reddedilen 2.354.261,33 TL alacağının masaya kaydını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK’nın 235. maddesi uyarınca davanın süresinde açılmadığı anlaşılırsa bu sebeple usulden reddi gerektiğini, davacının alacağının mevduat ve pos alacağının toplam 78.495,67 TL olarak tespit edildiğini ve bu alacağın masaya kaydının yapıldığını, bakiye 2.354.261,33 TL’lik kısmının ise hisse senedine dayanması nedeniyle reddedildiğini, zira sıra cetveline kayıtlı tüm alacaklar ödendikten sonra tasfiye bakiyesi kalması halimde hisse sahibi sahiplerine garamaten ödeme yapılabileceğini, kararda yasaya aykırı bir yön olmadığını belirterek haksız davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince; 6100 sayılı HMK’nun 114/1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK’nun 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı ve davalı vekili istinaf dilekçelerinde; Uyuşmazlık mahkemesi kararlarına göre görevli yargı yolunun adli yargı olduğunu, kararın usul ve yasaya aykırı bulunduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:Dava, yönetim ve denetimi Fona intikal eden, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107/son maddesi gereğince faaliyet izni kaldırılarak ardından iflasına karar verilen müflis bankadan olan alacak talebinin, iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemeleri tarafından daha önce verilen ve dairemizce de benimsenen uyuşmazlığın çözümünde görevli yargı yolunun idari yargı yolu olduğu yönündeki kararlar Yargıtay 23. Hukuk Dairesi tarafından onanmış ve kararlar kesinleşmiştir.Ne var ki, idari yargı merciileride uyuşmazlığın çözümünde görevli yargı yolunun adli yargı yolu olduğu yönündeki kararları ile dosyaları uyuşmazlık mahkemesine taşımışlardır. Uyuşmazlık Mahkemesi 2020/599 E. 2020/607 K., 2020/493 E. 2020/513 K., 2020/489 E. 2020/512 K. Sayılı kararlarında “… Bankası A.Ş.’nin, Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurulunun kararı ile 5411 sayılı Kanun uyarınca Fona devredildiği, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2017 tarihli kararı ile 5411 sayılı Kanun uyarınca söz konusu Bankanın iflasına karar verildiği, 2004 sayılı Kanun gereği üç kişiden oluşan ve üyeleri gösterilen adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen Müflis … Bankası A.Ş. İflas İdaresince davacının öne sürdüğü alacağının iflas masasına kaydı talebinin reddedildiği, bu kapsamda açılan davada müflis bankanın 5411 sayılı Kanun uyarınca Fon’a devredilmesi, 5411 sayılı Kanun’un 106. maddesinin 5. fıkrasında Fon’un yetki ve görevlerine getirilen sınırlamalar, 2004 sayılı Kanun’un 235. maddesinin 1. fıkrasının sıra cetveline itiraz ile ilgili davaların iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açılacağına dair hükmü, üyeleri gösterilen adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın iflas idaresinin dava konusu işleminin idare hukuku kapsamında “idari işlem” olarak nitelendirilemeyeceği hususları bir arada değerlendirildiğinde, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır…” gerekçesi ile adli yargı tarafından verilen görevsizlik kararlarının kaldırılmasına karar vermiştir.Uyuşmazlık mahkeme kararları gözönüne alındığında, somut uyuşmazlıkta görevli yargı yolunun adli yargı yolu olduğu, bu durumda mahkemece işin esasına girilerek hüküm tesisi gerekirken yargı yolunun idari yargı olduğundan bahisle verilen ret kararı usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Tarafların istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,2-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/580 Esas, 2018/1103 Karar, 08/11/2018 tarihli kararının HMK 353/1a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 91,10 TL başvuru harcı + 162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 253,20 TL harcın, davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 5-Davalı 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 140. maddesi gereğince harçtan muaf olduğundan harç alınmasına YER OLMADIĞINA,6-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/01/2021