Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/216 E. 2023/939 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/216 Esas
KARAR NO: 2023/939
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ:11/11/2019
NUMARASI:2017/1156 Esas, 2019/1213 Karar
DAVANIN KONUSU:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ:28/09/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalıya ait araçların, müvekkili tarafından işletilen Otoyolunu geçiş ücreti ödemeksizin kullandığını ve geçişi takip eden 15 günlük süre içinde de geçiş ücretinin ödenmediğini, 6001 Sayılı Yasanın 30/5. maddesi uyarınca ödenmeyen geçiş ücretinin 10 katı tutarında ceza ile birlikte davalıdan tahsili gerektiğini, tahsil edilen ceza tutarının % 60’nın hazine payı olacağını, bu doğrultuda 1.192,80-TL geçiş bedeli ile 11.282,95- TL ceza tutarı toplamı 12.475,75-TL’nin tahsili için Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek davalının takibe itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili şirketin bir nakliyat firması olduğunu, devamlı şehirlerarası ve uluslararası nakliye işi yapmakta olduğunu, dava dilekçesinde hangi aracın hangi tarihte ihlalli geçiş yaptığı belirtilmeyerek savunma haklarının kısıtlandığını, müvekkili şirket tarafından geçiş bedelinin ödendiğini, davacı tarafından istenen geçiş bedelinin 10 katı tutarında ceza bedelinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek davanın reddini, kötü niyet tazminatı ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI Mahkeme, davacının talep edebileceği geçiş ücretinin 1.192,80-TL ve geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza tutarının ise 4.771,20-TL olduğu, takipten önce yapılan 645,05-TL ödeme düşüldükten sonra davacının toplam 5.318,95-TL alacak için takip yapabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve 5.318,95- TL alacak için davalının takibe itirazının iptaline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Davacı vekili süresinde sunduğu istinaf dilekçesinde; yargılama sırasında yapılan yasal değişiklikle, alınması gereken geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki cezanın, 4 katı olarak değiştirildiğini, davanın açıldığı tarihteki mevzuat gereği dava açmakta haklı olduklarından bu doğrultuda yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenle davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, ihlalli geçiş bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından davacı şirketin 1.192,80- TL geçiş bedeli ile 10 katı 11.928,TL ceza tutarı toplamı 12.475,75- TL’nin tahsili için davalı aleyhine takip başlattığı, davalının takibe süresinde itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı, yargılama sırasında 6001 Sayılı Yasa’nın 30/5 maddesinde düzenlenen, geçiş bedelinin 10 katı tutarındaki cezanın 4 katı olarak değiştirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, 1.192,80- TL geçiş ücreti ve 4 katı tutarında ceza bedeli 4771,20 TL toplamının takipten önce yapılan 645,05- TL ödeme düşüldükten sonra 5.318,95-TL alacak üzerinden takibin devamına karar verilmiş, taraflar lehine de maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davacı taraf, dava tarihindeki mevzuat gereği davada haklı olduklarından bu doğrultuda yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. Öncelikle davacının istinaf talebinin incelenmesi için ilk derece mahkemesinin kararının miktar itibarıyla kesin nitelikte olup olmadığının tespiti gerekir. Eldeki davanın 12.475,75-TL toplam alacak için açıldığı, mahkemece 5.318,95-TL’ye hükmedildiği, davacının yasal değişiklik ile kabul edilmeyen kısım yönünden hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretini istinaf konusu ettiği görülmektedir. Alacağın tamamının dava edilmesi durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümünün kesinlik sınırını aşmaması halinde ilgili taraf istinaf yoluna başvuramaz. Dosya kapsamından, davacının yasal değişiklik nedeniyle talebinin kabul edilmeyen kısmının hüküm tarihinde öngörülen 4.400,00 TL kesinlik sınırının üzerinde olduğu gözetildiğinde davacının karara karşı istinaf yoluna başvurma hakkı bulunmaktadır. Bununla birlikte HMK’nın 355 maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağından ve davacı sadece yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden karara karşı istinaf yoluna başvurduğundan, bu sebeple sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Somut olayda, yargılama sırasında 6001 Sayılı Yasa’nın 30/5 fıkrasında yapılan değişiklikle, dava tarihinde geçiş bedelinin 10 katı tutarında uygulanan cezanın, 4 katına düşürüldüğü anlaşılmaktadır. Davanın devamı sırasında, dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir. Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece; yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada, yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarih, 2009/18-421 E.-2009/526 K. sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir. Buna göre mahkemece 1.192,80- TL geçiş bedeli ve 4 katı 4771,20 – TL ceza tutarı toplamından davalı tarafça ödenen 645,05- TL’nin mahsubundan sonra 5.318,95-TL’ye hükmedildiği, kabule göre davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre 1.192,80-TL geçiş bedeli ve 10 katı 11.928- TL ceza tutarı toplamından davalı tarafça ödenen 645,05-TL’nin mahsubundan sonra davacının 11.830,7-TL’ye hak kazanacağı, davacının talebinin dava açarken 12.475,75- TL olduğu, buna göre davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre davanın kabul oranının % 95 olduğu, yargılama giderinin bu oran üzerinden hesaplanması gerekirken hesaplanmadığı görülmektedir.Davanın kısmen kabul edilmesi, yasal değişiklik nedeniyle kısmen konusuz kalması ve kabul edilen miktar dikkate alındığında davacı yararına maktu vekalet ücreti takdirinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemece davalı lehine de maktu vekalet ücreti takdir olunmuşsa da; davacının toplam 12.475,75-TL talep ettiği, ancak davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre davacının 11.830,70-TL’ye hak kazanacağı, davanın reddedilen kısmının 645,05- TL olduğu, AAÜT’nin 13 maddesi gereği davalı lehine takdir edilen vekalet ücretinin reddedilen miktarı geçemeyeceği gözetildiğinde, davalı lehine 645,05-TL vekalet ücreti takdiri gerekirken, maktu vekalet ücreti takdir edilmesi doğru değildir. Buna göre davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2 bendi uyarınca ilk derece mahkeme kararı düzeltilerek, davanın kabul oranının % 95 olduğu, yargılama giderinin bu oran üzerinden hesaplanması, davalı lehine 645.05 TL vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1156 Esas, 2019/1213 Karar ve 11/11/2019 tarihli karanının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 2a-Davanın kısmen kabulü ile, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının itirazının iptali ile takibin 5.318,95-TL üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, 2c-Hüküm tarihinde yürürlükte 492 Sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 808,15-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 228,68-TL harcın mahsubu ile bakiye 579,47-TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, 2d-Davacı tarafından karşılanan 31,40 TL başvuru ve 228,68-TL peşin harç olmak üzere toplam 260,08-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 418,50-TL den davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 396,86-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmin davacı üzerinde bırakılmasına, 2e-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,2f-Hüküm tarihinde yürürlülükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına kabul edilen miktar üzerinden belirlenen 5.318,95-TLTL vekalet ücretinin DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA VERİLMESİNE, 2-gHüküm tarihinde yürürlülükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına kabul edilen miktar üzerinden belirlenen 645,05–TL vekalet ücretinin DAVACIDAN TAHSİLİ İLE DAVALIYA VERİLMESİNE,
İstinaf Giderleri Yönünden 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 225,45-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 4-Davacı tarafından peşin yatırılan 165,70-TL istinaf harçları ile 64,40-TL masraf olmak üzere toplam 230,1-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 6-HMK 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/2 bendi ile aynı kanunun 362/1.a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 28/09/2023