Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/2145 E. 2021/275 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/2145 Esas
KARAR NO : 2021/275
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 16/09/2020
NUMARASI: 2020/419 Esas
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/02/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin işletmesi altında bulunan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Çevre Otoyolu’nu kullanan davalının kullanım ücreti ödemediğini, davalı aleyhinde İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalı üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul ve araçlar ile banka hesapları üzerine ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi, yetkili mahkemenin davalının ikametgahı mahkemesi olduğunu, görev ve yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, davacının davasını somutlaştırmadığını, hangi araçların hangi tarihte ihlalli geçi yaptığının belirtilmediğini, müvekkiline ait araçlarda HGS cihazlarının bulunduğunu, otomatik ödeme talimatı ile ücretlerin ödendiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının bildirim yapma yükümlülüğüne uymadığını, para cezası uygulama yetkisinin bulunmadığını, icra inkar tazminat şartlarının oluşmadığını, talep edilen faizin faizin fahiş olduğunu belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesi 16.09.2020 tarihli ara kararla, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği, yaklaşık ispat koşulunun bu aşamada gerçekleşmediği gerekçesi ile talebin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Ara karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ihtiyati haczi haklı gösteren sebeplerin ve şartların mevcut olduğunu, yaklaşık ispat kuralının gerçekleştiğini belirterek ilk derce mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve istinaf etmiştir.Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde; davacı tarafça yapılan takipte geçiş ücreti ve para cezası ayrı ayrı alacak kalemi olarak gösterilmesi gerekirken, iki kalem alacak ve hatta faiz de eklenmek suretiyle asıl alacak kalemi olarak belirtildiğini, ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığını belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:Talep, İİK 265. maddesi gereğince ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılması ve ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının 08.04.2020 tarihinde davalıya ait araçların ihlalli geçişleri sebebiyle tahakkuk eden geçiş ücreti ve cezası dayanak gösterilerek 199.119,95 TL Asıl Alacak, 10.401,53 TL faiz, 1.872,28 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 211.393,76 TL üzerinden takip başlattığı, davalının takibe, ödeme emrine dayanak gösterilen asıl alacak tutarının nasıl ve ne şekilde hesaplandığı anlaşılamadığından bahisle takibe itiraz ederek takibi durdurduğu, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.. ..” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Takibin 16.05.2018 tarihli yasal değişiklikten sonra 08.04.2020 tarihinde başlatıldığı anlaşılmaktadır.2004 sayılı İİK’nın 258/sonuncu fıkrasında ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının istinaf yoluna başvurabileceği düzenlenmiştir.2004 sayılı İİK’nın 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. Somut olay bu anlamda değerlendirildiğinde, dava dilekçesine ekli, araç plakalarına dair ihlalli geçiş listesi ve görüntülerinin dosya içerisinde olduğu görülmüştür.İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için bir kimsenin aleyhine delil olmak üzere vücuda getirdiği bir belgenin varlığı şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilirken dikkat edilmesi gereken hususun alacağın yazılı delille ispatı değil, alacağın varlığı konusunda hakime kanaat verecek delillerin sunulmasıdır. Hakim, taraflar arasındaki ilişkiye, alacağı doğuran sebebin şekline ve niteliğine göre ibraz edilen delilleri değerlendirerek alacağın varlığı hakkında bir kanaate vardığı takdirde İİK’daki diğer şartlar mevcutsa, ihtiyati haciz talebini kabul edecektir.İhtiyati hacizde teminat İİK 259. maddede düzenlenmiştir. Maddede, ihtiyati haciz isteyen alacaklının hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun veya üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve HMK 96’ cı maddesinde yazılı teminatı vermeye mecbur olduğu, ancak, alacağın bir ilama müstenit ise teminatın aranmayacağı, ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenit ise mahkemenin teminata lüzum olup olmadığını takdir edeceğine yer verilmiştir.Tüm dosya kapsamına, davacı tarafından dosyaya sunulan geçiş listeleri ve geçişlere ilişkin kayıtlara göre, davacı tarafın, yasada ifade edildiği üzere “kanaat getiren deliller”i ibraz ettiği kabul edilerek İİK 257 vd maddeleri gereğince teminat mukabili ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken talebin reddi yerinde görülmemiştir. Bu sebeple ilk derce mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesine yönelik aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere: 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/419 Esas sayılı dosyasında verilen 16/09/2020 tarihli ara kararın HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-a)Davacının İhtiyati haciz talebinin İcra ve Kanunun 257/1. fıkrasına uygun görüldüğünden KABULÜNE, b)İcra ve Kanunun 259. maddesi uyarınca, İhtiyati haciz isteyen alacaklının hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayabilecekleri muhtemel zarar ve ziyanlarını karşılamak üzere alacağın %15 oranında nakit veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibraz olunduğunda, borçlunun üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul ve araçlar ile banka hesaplarının borç tutarı ( 199.119,95 TL ) ile sınırlı olmak kaydıyla İcra ve İflas Kanunun 257. maddesi gereğince İHTİYATEN HACZİNE, c)İhtiyati haciz kararının teminatın ibrazından sonra İcra ve İflas Kanunun 261. maddesi gereğince yetkili İcra dairesince infazına,3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 91,10 TL başvuru harcı + 162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 253,20 TL harcın, davacı tarafındn peşin yatırılan 203,00 harçtan mahsubu ile bakiye 50,20 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin mahkemece verilecek esasa dair kararda değerlendirilmesine, 6-Dosyanın gerekli işlemlerin yerine getirilmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2 bendi ile aynı kanunun 362/1-f bendi ve İİK’nun 258/son fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.25/02/2021