Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/2055 E. 2020/1888 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2055 Esas
KARAR NO: 2020/1888
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/03/2018
NUMARASI: 2017/333 Esas, 2018/298 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/10/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; … A.Ş tarafından müflis şirkete kredi kullandırıldığını, bankanın kredi alacağını … A.Ş’ye temlik ettiğini, … AŞ’nin daha sonra müvekkili şirketin kapsamında birleştirildiğini, banka tarafından kredi hesabının kat edilip ihtarname gönderildiğini, davalı hakkında takipler başlatıldığını, iflas masasına alacak talebinde bulunduklarını, ancak talebin 3.662.257,13.-TL’lik kısmının reddedildiğini belirterek bu tutarın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, temlik eden bankanın alacağın kaydı için masaya başvurduğu, ret kararının bankaya 20/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ise 15 günlük süre geçtikten sonra, 05/08/2017 tarihinde açıldığı gerekçesiyle hak düşürücü sürede açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf talebinde; temlik sözleşmesinin 26/04/2014 tarihinde yapıldığını, …’ın taraf sıfatı kalmadığından ret kararının temlik alana tebliğ edilmesi gerektiğini, bankaya yapılan tebliğ ile hak düşürücü sürenin başlamayacağını, müvekkiline ret kararının tebliğ edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Dava, kayıt kabul talebine ilişkindir. Mahkemece, ret kararının tebliğinden itibaren hak düşürücü sürede açılmayan davanın reddine karar verilmiş, davacı taraf hükme karşı istinaf yoluna başvurmuştur. İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/688 Esas, 2016/831 Karar sayılı dosyasında, … A.Ş tarafından da aynı alacağın bankadan temlik alındığı belirtilerek masaya kaydının talep edildiği, mahkemece hak düşürücü sürede açılmayan davanın reddine karar verildiği, davacının istinaf başvurusunun Dairemizin 2017/1115 Esas, 2017/1810 Karar sayılı kararı ile esastan reddedildiği, davacının temyiz talebinin de reddedilerek Yargıtay 23 HD’nin 28/11/2019 tarih ve 2018/60 Esas, 2019/5012 Karar sayılı kararı ile hükmün onandığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafça sunulan sicil gazetesi örneğinden … A.Ş’nin davacı şirket tarafından devralınılarak davacı şirket ile birleştirildiği, birleştirme kararının 23/03/2017 tarihli sicil gazetesinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. HMK’nın 114/1-ı bendi uyarınca bir davanın görülebilmesi için, aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması, başka bir ifade ile derdest bulunmaması gerekir. Belirtilen husus dava şartı olup, mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmalıdır. Somut olayda eldeki davanın açıldığı tarihte, konusu, tarafları ve davanın dayanağı olan vakıaların aynı olduğu İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/688 Esas sayılı dosyasının derdest bulunduğu görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece HMK’nın 114/1-ı ve 115. maddeleri uyarınca derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, hak düşürücü süre geçmesi nedeniyle özel dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenler ile kabulüne, 2-İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/333 Esas, 2018/298 Karar, 15/03/2018 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 3a- HMK’nın114/1-ı ve 115. maddeleri gereğince davanın derdestlik nedeniyle USULDEN REDDİNE, b-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, c-Alınması gereken 54,40 TL peşin harç ile 54,40 TL başvuru harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, d-Davalı taraf vekil ile temsil edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 6-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, Davacı tarafından peşin yatırılan 165,70 harçtan mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile İİK 164 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün süre içerisinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/10/2020