Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/2029 E. 2020/2202 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2029 Esas
KARAR NO : 2020/2202
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 16/01/2020
NUMARASI : 2018/771 Esas, 2020/34 Karar
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 24/12/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri …. Ticaret Anonim Şirketi ve … ekonomik sıkıntı yaşadıklarını belirterek borçlarını ödeyebilmek ve şirketlerin faaliyetlerini devam ettirebilmek için İİK 285 maddesi uyarınca geçici mühlet, kesin mühlet verilmesi ile konkordatonun tasdikini talep etmişlerdir. 15.01.2019 tarihli duruşmada davacı … hakkındaki dava tefrik edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; 02.01.2020 tarihli 3 nolu ara karar gereğince tasdik harç ve yargılama giderinin yatırıldığı, aynı celse 4 nolu ara karar gereğince konkordato talep eden vekilinin 07.01.2020 tarihli dilekçesini ve ekinde 04.01.2020 tarihli … tarafından imzalı ibranamenin, 06.11.2018 tarihli SPK lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanı … tarafından tanzim edilen bilirkişi raporu örneğinin, tapu kaydı örneğinin ibraz edildiği, borçlunun projedeki ödeme teklifinin iflasa nazaran alacaklılar açısından daha avantajlı olduğu ve ayrıca teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklan ile ziyadesiyle orantılı olduğu, 3 yılda 2020 yılının Nisan ayında başlamak üzere her yıl eşit taksitlerle borçların ödeneceğinin belirtildiği, konkordato nisabına dahil alacaklı sayısının 33 olduğu, 16.12.2019 tarihli alacaklılar toplantısına katılan 33 alacaklının alacağının 10.211.436,72 TL olduğu, kabul eden 19 alacaklının toplam alacağının 9.339.090,59 TL olduğundan İİK m. 302’nin öngördüğü çoğunluk koşulunun gerçekleştiği, İİK. m. 206 birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklılar ve mühlet içerisinde komiserin onayı ile doğmuş borçların ifası bakımından yeterli teminatın sağlandığı, konkordato sonrası oluşan borçlar için de taşınmazın teminat olarak gösterildiği, konkordatonun tasdiki için İİK m. 305’te öngörülen tüm koşulların gerçekleştiği, yine çekişmeli alacaklıların alacakları için en azından ihtiyati haciz kararı verilmesini gerektirecek düzeyde alacağın varlığı yönünden somut bir delil ibraz edilmediğinden tüm çekişmeli alacaklılar için İİK’nun 308/b-2 maddesi gereğince depo kararı verilmesine yer olmadığı, tasdik kararına karşı itiraz bulunmadığı nazara alınarak, bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmediği, ipotekli taşınmazların borçlunun işletmesi için gerekli ve zorunlu nitelikte olmadığından İİK.’nun 307. maddesi kapsamında hüküm tesisine gerek olmadığı gerekçesi ile davacının konkordato talebinin Kabulüne ve konkordatonun tasdikine, mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar, alacaklılar, … T.A.Ş, … A.Ş. … A.Ş. ve … San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından istinaf edilmiştir.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/a maddesinin üst başlığı “Kanun yolları“ dır. Maddede, konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklının kararın tebliğinden, itiraz eden diğer alacaklıların ise tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilecekleri düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı yasanın 306. Maddesinin son fıkrasında ise, tasdik kararının mahkemece, 288 inci madde uyarınca ilan olunacağı ve ilgili yerlere bildirileceğine yer verilmiştir. 288. maddenin üst başlığı “Geçici mühletin sonuçları, ilanı ve bildirimi“dir. 288/2. fıkrasında, ilanın Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın – İlan Kurumun resmî ilan portalında ilan olunacağı belirtilmiştir. Tasdik kararı, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 02.03.2020 tarihli 10027 sayılı nüshasında, Basın – İlan Kurulu’nun resmî ilan portalında 30.01.2020 tarihli nüshasında ilan edilmiştir. Kararı alacaklılardan … T.A.Ş vekili 10.02.2020, … A.Ş. vekili 07.02.2020, … A.Ş. vekili 10.02.2020, …San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili 27.02.2020 tarihinde istinaf etmiştir.
Müdahil … T.A.Ş vekili 28.07.2020 tarihli dilekçe ile istinaf başvurusundan feragat etmiş, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 30.07.2020 tarihli kararı ile müdahilin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili banka tarafından borçluya krediler kullandırıldığını, borcun ödenmediğini, hesabın kat edilerek davacıya bildirildiğini, ihtarname tarihi itibari ile müvekkili bankanın toplam 2.048.926,87 TL anapara alacağı bulunduğunu, alacağın tamamının ipotek ile teminatlandırıldığını, 05.02.2020 itibarı ile müvekkili bankanın 4.066.027,78 alacağının bulunduğunu, davacının söz konusu alacağa şirket kayıtlarında anapara alacaklarının sadece 1.856.697,94 TL olarak göründüğünden bahisle itiraz ettiklerini, bu konuda mahkemeye itiraz dilekçeleri sunulduğunu, itirazların değerlendirilmediğini, toplam alacağın ilgili nisaplarda dikkate alınmadığını, müvekkili banka alacağı hakkında İİK 308/h maddesinin işletildiğini ancak 308. maddenin gereği olarak mahkemece bu konuda bir inceleme yapılmadığını, komiser heyeti tarafından bildirilen vade ve faize itiraz etmelerine rağmen itirazların dikkate alınmadan karar verildiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. … San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; mahkeme kararının eksik ve hatalı incelemeye dayalı olduğunu, müvekkili şirketin davacıdan 796.044,58 Amerikan Doları alacağı olduğunu, alacağın mahkeme dosyasına bildirildiğini, akabinde 07.05.2019, 22.05.2019, 12.12.2019 tarihli dilekçeler ile alacağa ilişkin taleplerin yinelenmesine rağmen, mahkemece 20.12.2019 tarihinde alacağın çekişmeli olduğu gerekçesi ile alacak kaydı talebinin reddine karar verildiğini, alacağın davacı ile 2017 yılında kurulan … Adi Ortaklığı’ndan kaynaklandığını, adi ortaklıklığın 2017 yılında kurulduğunu ancak davacı şirketin sermaye ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ilgili kayıtların mahkemeye ibraz edildiğini, davacı ile kurulan adi ortaklık ve buna ilişkin borçların davacının bilançosunda 242 iştirakler hesabında yer aldığını, buna karşın davacı şirket tarafından dosyaya sunulan bilançoda 242 iştirakler hesabının yer almadığı, 226 hesaptan 250 hesaba atlandığını, sunulan bilançonun eksik olduğunu, bu konuda inceleme yapılmadığını, ayrıca müvekkili ile davacı taraf arasında imzalanan 16.01.2017 tarihli Adi Ortaklık Sözleşmesi’nin 3. Maddesi gereğince İstanbul Sarıyer … Mahallesi … ada, … parselde bulunan gayrimenkulün %25’lik payının davacı … Yapı tarafından müvekkili şirket ile birlikte kurulan … Adi Ortaklığı’na devri gerektiğini, davacının bu yükümlülüğünü konkordato projesinde belirtmediğinden mahkemeyi yanılttığını, bu sebeple konkordato kararının kaldırılması gerektiğini, adi ortaklık sözleşmesi gereğince müvekkili şirketin üzerine düşen tüm mali yükümlülüklerini yerine getirdiğini, buna rağmen davacının söz konusu gayrimenkulü adi ortaklığa devretmediğini, kaldı ki, bunu iyileştirme projesinde bir iyileştirme konusu olarak beyan ettiğini, davacının, Adi Ortaklığın iştigal konusunu kendi projesi gibi göstererek adi ortaklığa olan borç ve yükümlülüklerini de mahkeme ve komiserlikten gizlediğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; Müvekkili Banka tarafından davacıya krediler kullandırıldığını, borcun ödenmediğini, kredi hesaplarının 26.03.2018 tarihinde kat edilerek davacı-borçlu firmaya Büyükçekmece 6. Noterliğinin 28/03/2019 tarih ve 11225 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bildirildiğini, ihtarname tarihi itibari ile müvekkili bankanın toplam 3.407.062,32 TL alacağının bulunduğunu, alacağın tamamının ipotek ile teminatlandırıldığını, kesin mühletten sonra alacak bildirim ilanı gereğince kredi borç miktarı ve kredinin teminatında yer alan ipotekli taşınmaz bilgilerinin konkordato komiser heyetine bildirildiğini, borçlu firma ve kefiline karşı İstanbul …. İcra Müdürlüğü …E. sayılı dosya üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığını, geçici mühlet ve kesin mühlet kararları uyarınca firma aleyhine haciz tatbik edilemediğini, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla müvekkil bankanın vermiş olduğu kredinin teminatında yer alan taşınmazlar için İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosya üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, davacanın, müvekkili banka tarafından hesapları kat edildiği tarih itibariyle 530.198,36 TL faiz borcunun bulunduğunu, İ.İ.K 307. maddesinin 1.fıkrası b bendinde yazılı ”rehinle temin edilen alacağın konkordato talep tarihine kadar ödenmemiş faizi bulunmamalıdır.” hükmüne aykırı davranıldığını, 16.12.2019 tarihli toplantı tutanağında her ne kadar müvekkili banka tarafından 02.04.2019 tarihi itibariyle masraflar, harçlar ve vekalet ücreti hariç olmak üzere 3.407.062,33 TL alacak kaydı beyan edilmiş olsa da 10.01.2020 tarihi itibariyle müvekkili bankanın toplamda 6.221.304,93 TL alacaklı olduğunu, bu durumun 15.01.2020 ve 31.01.2020 tarihli dilekçeler ile yerel mahkemeye beyan edildiğini, Konkordato Komiserinin hazırlamış olduğu raporlarda ve tutanakta; müvekkil banka alacağının düşük gösterildiğini, çekişmeli alacağın varlığına yönelik olarak yapılan itirazlarının mahkemece değerlendirilmediğini, Konkordato ön projesinin, davacıların mali durumunu, aktif ve pasiflerini doğru bir şekilde yansıtmadığını, İİK. 286 maddede belirtilen şartların yerine getirilmediğini, konkordatonun tasdikini isteyen davacının maddi durumunun ne olduğuna dair dosyada kesin ve inandırıcı hiçbir veri bulunmazken, eksik inceleme ile usul ve yasaya aykırı olarak karar tesis edildiğini, müvekkilinin haklarının ihlal edildiğini belirterek konkordato projesinin tasdikine ilişkin kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:Dava, İİK 285 vd maddelerinde düzenlenen konkordato istemine ilişkindir.Öncelikle, talebin niteliği ve mahkemece re’sen değerlendirilmesi gereken usul kurallarının incelenmesi uygun görülmüştür.2004 sayılı İİK‘nun 285. maddesinde, yetkili ve görevli mahkeme düzenlenmiş, yasada, İflasa tabi olan borçlu için İİK‘nun 154. maddesine atıf yapılarak ilgili maddenin birinci veya üçüncü fıkrasında yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesinin, iflasa tabi olmayan borçlu için ise yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu vurgulanmıştır. Somut olayda, davanın, dava tarihi itibariyle yetkili ve görevli asliye ticaret mahkemesinde açıldığı, yargılamanın yetkili mahkemece gerçekleştirildiği sabittir. Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesinde belirtilen şekilde, vekaletnamede konkordatoya ait özel yetkinin mevcut olduğu da anlaşılmıştır.Uyuşmazlık, borçlu şirket hakkında hakkında verilen tasdik kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı, mahkemece İcra ve İflas Kanunun 302/5. maddesi uyarınca çekişmeli alacakların ne şekilde nisaba dahil edileceği konusunda karar verilmeden hüküm tesis edilip edilmediği, çekişmeli alacaklılar hakkında yapılan incelemenin yeterli olup olmadığı noktasında toplanmıştır.Dosya kapsamından, davacı şirketin tedbir talepli 10.08.2018 tarihli dava dilekçesi üzerine, mahkemenin 17.08.2018 tarihli tensip ara kararı ile 17.08.2018 tarihinden başlamak üzere 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği, yasal düzenleme kapsamında geçici komiser heyetinin atandığı, gerekli muhafaza tedbirleri hakkında ara kararlar oluşturulduğu, geçici komiser raporlarının görev tanımı çerçevesinde dosyaya ibraz edildiği, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespitine dair rapor alındığı, 09.11.2018 tarihli celsede, davacı borçlu şirketin geçici mühletin uzatılmasına dair talebinin kabulü ile 3 aylık geçici mühlet kararının süresinin dolduğu 17.11.2018 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği, 15.01.2019 tarihli celsede, davacı şirket yönünden İİK 289 maddesi gereğince 17.01.2019 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin mühlet kararı, 16.01.2020 tarihli celsede de konkordatonun tasdikine karar verildiği anlaşılmıştır.Müdahil …San. ve Tic. Ltd. Şti. Vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesinde; istinaf sebebi olarak ileri sürülen hususlarla ilgili olarak müdahilin yasal süresi içerisinde 08.05.2019 tarihinde alacak kaydı için başvuruda bulunduğu, borçlu şirketin alacağı kabul etmediği, mahkemece 20.12.2019 tarihli ara karar ile … firmasının imara ilişkin sorumluklarım yerine getirmediği, … Adi Ortaklığı için sunulan belgelerden 15.11.2016 tarihli Asrın Konsorsiyum Adi Ortaklık Sözleşmesinde … yetkilisi … imzasının bulunmasının, belgede yazılı ödemelerin …’ya yapıldığının Şirket tarafından ikrarı olduğundan bahisle İİK’nun 302/6 maddesi gereğince, alacaklının konkordato nisabına dahil edilmesi talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK’nın 300. maddesi uyarınca, konkordato komiseri, yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan vadeye tâbi alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkeme karar verir (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda bu hususta mahkemece kararlar verilmiştir. Mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Bu bağlamda çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkân sağlanmıştır (İİK m.308/b). Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmamaktadır. Bu sebeple itiraz eden alacaklı … San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf nedenlerininde yerinde olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Müdahil … A.Ş. ve … A.Ş. vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesinde; Komiser heyeti 30.12.2019 tarihli konkordatonun tasdiki hakkındaki raporlarında; Şirketin bankalara olan kredi borçlanılın tamamının rehin ile teminat altına alındığını, borçlu şirketin … BANK, …BANK, … BANKASI, … BANKASI, … BANKASI, … BANKASI ile yapılandırma sözleşmesi imzaladığını, bu bankalara vade sonunda faiz ve masraflar dahil olmak üzere toplam 44.680.850,31 TL ödemede bulunacağını, 16.12.2019 tarihli toplantı öncesinde borçlu şirket ile protokol yapan rehinli alacaklı bankalar haricinde kalan ….Bankası A.Ş., … A.Ş., ….Bankası A.Ş., … A,Ş. ve … A.Ş.‘ye, 02.12.2019 tarihli yazı ile İİK. 308/h kapsamında müzakereye davet yazısı gönderildiğini, … Bankası A.Ş., … A.Ş., …Bankası A.Ş. ve … A.Ş.’nin davete icabet ettiğini, … A.Ş,’nin toplantıya katılmadığını, …, …, …, … Bankası ile anlaşma sağlanamadığını, İİK 308/h kapsamında 2/3 oranın sağlandığını, İİK 308/h maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, borçlunun tekliflerinin alacak miktarı itibarıyla üçte ikiyi aşan çoğunluk tarafından kabul edilmesi halinde, borçlu ile anlaşamayan rehinli alacaklılar, konkordato talep tarihinden itibaren, taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan temerrüt öncesi faiz oranı uygulanmak suretiyle, diğer rehinli alacaklılarla yapılan anlaşmalardan en uzun vadelisine tabi olacaktır. Düzenlemesi gereğince Bu bankalar tarafından Heyete bildirilen alacak miktarları esas alınsa bile (ki bu meblağlara Şirket tarafından itiraz edilmektedir) Şirketin, alacak miktarının 2/3’ünü aşan rehinli alacaklıyla anlaşmaya vardığından, anlaşma sağlanamayan bankaların borçlarının İİK 308/h maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında yapılandırılması gerektiğini, Komiserlikçe yaptırılan kıymet takdiri raporları ve borçlunun ticari defterleri üzerinde gerçekleştirilen inceleme sonucunda şirketin 30.11.2019 tarihli kaydi bilançosuna göre 68.967.689,11 TL, 30.09.2018 tarihli rayiç bilançosuna göre ise aktif toplamının 103.860.762,99 TL olduğunu, rayiç değerler üzerinden öz varlık tutarının 30.09.2018 tarihi itibarıyla 39.742,604,44 TL bulunduğu, borçlunun konkordatoya tabi borçlarının ise 9.339.090,59 TL imtiyazsız, 44.680.850,31 TL protokol yapılan imtiyazlı borçlar ve davacı şirketin beyanı esasına göre protokol yapılmayan 308/h kapsamında değerledirilecek bankalara olan borçlar toplamının ise 7.799.171,72 TL (Bu 4 banka tarafından bildirilen toplam alacak miktarı 11.527.913,10 TL’dir) olduğunu, bu duruma göre aktifin pasifi karşılama oranı gerek kaydi değerler üzerinden hesaplanan öz varlık ile ve gerekse rayiç değerler üzerinden hesaplanan öz varlık ile tamamını ziyadesi ile karşıladığını, borçlunun projedeki ödeme teklifinin iflasa nazaran alacaklılar açısından daha avantajlı olduğu ve ayrıca teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklan ile ziyadesiyle orantılı olduğunu, Konkordato nisabına dahil alacaklı sayısının 33, alacak miktarının 10.211.436,72 TL olduğunu, 16.12.2019 tarihli alacaklılar toplantısında toplam alacağı 9.339.090,59 TL olan 19 alacaklının projeye kabul oyu verdiğini nisabın sağlandığını bildirmişlerdir. 16.12.2019 tarihli toplantı tutanağına göre; … vekili davacı şirketle görüşmelerin devam ettiğini belirterek anlaşma konusunda iltihak süresinde beyanda bulunacaklarını ifade etmiştir. Daha sonra İİK’nın 304. Maddesi kapsamında herhangi bir beyan ve itirazda bulunmamıştır. Müdahil …. vekili 16.01.2020 tarihli karar duruşmasından önce 07.01.2020 tarihli dilekçesinde alacak miktarı ile ilgili olarak itirazlarını bildirdiği görülmüştür. İstinaftan sonra, mahkemenin 22.07.2020 tarihli ara kararı gereğince Müdahiller … A.Ş ve … A.Ş ile borçlu şirket arasında borçların tasfiyesine yönelik protokol imzalanmış, protokoller mahkemeye ibraz edilmiştir.Tüm dosya kapsamına nazaran; müdahil … İİK’nın 304/1. maddesi uyarınca itirazlarını bildirmediği kaldı ki, istinaf eden …bank’ın bildirdiği 3.860.302,72 TL ile … bildirdiği 3.407.062,33 TL miktarındaki alacakların İİK’nun 308/h maddesindeki nisabı etkilemediği, istinaftan sonra bu iki bankanın borçlu ile anlaşarak protokol imzaladıkları, konkordato projesinin kabulünün esas itibariyle projeden etkilenecek -adi- alacaklılara bırakıldığı (İİK m. 302/4), rehinli alacaklılar ve borçlu arasındaki ilişkinin İİK’nın 308/h maddesinde düzenlendiği, İİK m. 302/3 maddesinde rehinli alacaklının ancak kıymet takdiri sonunda, teminatsız kalacakları kısım için konkordato nisabında dikkate alınacağının düzenlendiği, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 305. Maddesinde düzenlenen“ Konkordatonun tasdik Şartları “nın gerçekleştiği, İİK’nın 300. maddesi uyarınca alacak kaydında borçlunun beyanının esas olduğu, borçlunun itiraz ettiği alacakların çekişmeli hale geleceği, çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan vadeye tâbi alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkemece karar verileceği, müdahil … San. ve Tic. Ltd. Şti. İle ilgili bu hususta mahkemece karar verildiği, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla müdahillerin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/771 E, 2020/34 K. ve 16/01/2020 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan müdahiller vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince her bir müdahilden alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 696,30 TL harçtan müdahillerin yatırmış olduğu 609,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 90,30 TL harcın müdahiller … A.Ş.,… A.Ş. ile …. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den eşit olarak tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yerolmadığına,4-Müdahillerin yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 2004 sayılı İİK’nun 308/a maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.24/12/2020