Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1774 E. 2020/1756 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1774 Esas
KARAR NO: 2020/1756
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/06/2019
NUMARASI: 2017/13 Esas, 2019/516 Karar
DAVA: İFLAS (İflasın Açılması)
KARAR TARİHİ: 24/09/2020
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, 18.07.2016 tarihli dava dilekçesi ile, davalılar, …A.Ş, … A.Ş , …A.Ş ve … A.Ş aleyhine İflas davası açarak, müvekkili şirket ile davalılardan …A.Ş arasında 24.09.2014 başlangıç tarihli 10.000.000,00 TL azami hacimli Faktoring Sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı şirketlerin sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, 19.01.2016 tarihi itibariyle muhatapların hesaplarının kat edildiğini, toplam borcun faizi ile birlikte 3.276.365,45 TL olduğunu ve Faktoring Sözleşmesinin 10. maddesi gereğince ödeme yapılmaması halinde sorumlu olunacağının bildirildiğini, ticari ilişki kapsamında, müvekkili şirkete verilen 26.01.2015 vadeli ve 5.234.000,00 TL bedelli senetten, cari hesap ekstresi uyarınca bakiye kambiyo senedine dayalı İflas yolu ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emirlerine karşı borçlu şirketlerin itiraz etmedikleri gibi borcuda ödemediklerini iddia ederek İflaslarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili, takip konusu bono üzerindeki imzanın müvekkilleri şirket temsilcilerine ait olmadığını, davacı yana herhangi bir borçlarının bulunmadığını , Faktoring Sözleşmesi ve taraf ticari defter ve kayıtları esas alınarak inceleme yapılması gerektiğini, müvekkili şirketlerin davacı ile hukuki bir ilişkilerinin olmadığını, yetki kuralına aykırı olarak davanın ikame edildiğini, …A.Ş , …A.Ş, …A.Ş ‘nin muamele merkezinin … Küçükçekmece/ İstanbul olduğunu belirterek , …A.Ş dışındaki şirketler ile ilgili yetkisizlik kararı verilmesini ve davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
MAHKEMENİN 2016/755 ESAS, 2016/677 KARAR ve 21.12.2016 TARİHLİ KARARI: Davalılar, … A.Ş, … A.Ş, … A.Ş hakkında açılan davalarda, davalı şirketlerin muamele merkezi ve merkez adreslerinin yargı sınırlarımız içinde kalmadığı Bakırköy yargı sınırları içinde kaldığı İİK ‘nın 154.vd maddeleri uyarınca iflas davasına muamele merkezinin bulunduğu yerde bakılması gerektiği ve bu yetkinin kesin yetki olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davalı şirkete İİK 173. maddesine uygun olarak depo emrinin 17.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça bir haftalık kesin süre içerisinde söz konusu depo bedelinin ödendiğine dair herhangi bir makbuz veya dekont ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı …A.Ş ‘nin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu İtirazın iptali ile takibin devamına, davalı şirketin iflasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, yasal süre içerisinde müdahil … Bankası A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf nedenleri olarak ,dava dilekçesi ve delil listesinin HMK ‘nın emredici hükümleri gereğince usulüne uygun olmadığını, herkesin iddiasını ispatla mükellef olduğunu, dava dilekçesi ekinde somut olayı ve taleplerini ispatlayan yeterli belge ve evrakların bulunmadığını, davalı şirketlerin müvekkili bankaya da borçlu olup İflas halinde telafisi imkansız zarar doğacağını, davacı kadar diğer alacaklıların menfaatinin gözetilmesi gerektiğini iddia ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, İİK’nun 171 ve 176/b maddeleri arasında düzenlenmiş olan, Kambiyo Senetlerine Özgü İflas Yoluyla Takip sonucu borçlunun borcu ödememesi, itiraz veya şikayette bulunmaması sonucu açılan İflas davasıdır. 2004 sayılı İİK’nın 171.maddesinin üst başlığı iflas yolu ile takip olup, maddede ödeme emri düzenlenmiştir. 171/4.bentte; beş gün içinde borç ödenmediği, itiraz veya şikayet edilmediği takdirde alacaklının ticaret mahkemesinde borçlunun iflasını talep edebileceği ihtarının yazılacağı belirtilmiştir. 172.maddede ise; itiraz veya şikayet, 173.maddede, iflas davası düzenlenmiş, 173/1.fıkrada borçlunun beş gün içinde borcu ödemez, itiraz veya şikayette bulunmazsa alacaklının bu durumu tevsik eden ödeme emri nüshası ile ticaret mahkemesinden borçlunun iflasına karar verilmesini isteyebileceği, iflas takibinin kesinleşmesinde 166.maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile ilan edileceği, iflas talebinin ilanından itibaren on beş gün içinde diğer alacaklıların davaya müdahale veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilecekleri, mahkemenin yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcun ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesine depo edilmesini, 158.madde uyarınca emredeceği, bu emrin yerine getirilmemesi halinde, iflas kararı verileceği, 174.maddesinde ise, itiraz veya şikayet olunması halinde mahkemece 158.madde uyarınca iflas davasını karara bağlayacağına yer verilmiştir. İcra ve İflas Kanunun 166. maddenin üst başlığı, “ İflas kararının tebliği ve ilanı “ dır. 166/2. fıkrada, karar tarihinde, tirajı ellinin (50.000) üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden biri ile birlikte İflas edenin muamele merkezinin bulunduğu yerdeki bir gazetede ve Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edileceği, tirajı ellinin ( 50.000) üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetenin yayınlandığı yerin aynı zamanda muamele merkezi ise mahalli gazetede ilan yapılmayacağına yer verilmiştir. Mahkeme tarafından, 173/2.fıkrada belirtilen şekilde, iflas davasının açıldığına dair yasanın atıf yaptığı İİK 166/2. fıkrası gereğince ilan yapıldığına dair gazete nüshalarına, gerek fiziken gerekse de sistem üzerinden yapılan inceleme neticesinde ulaşılamamıştır. Mahkemece, 05.04.2017 ve 14.06.2017 tarihli ara kararlarla ilan yaptırılmasına dair hüküm tesis edildiği ve içerisinde 15.06.2017 tarihli basın ilan kurumuna yazılan müzekkere örneğinin olduğu ancak gerek ara kararlarda gerekse de gerekçeli kararda usulüne uygun ilan yapıldığına dair bir bilgi ve belgenin olmadığı anlaşılmıştır. Dosya içerisinde, 25 Haziran 2017 tarihli “ … “ nüshası mevcuttur. Gazetenin 5. sayfasında ilanın yapıldığı görülmüştür.Ancak Ticaret Sicil Gazetesi ve tirajı ellinin üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtım yapılan gazetelerden biri ile ilan yapılmamıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 173/2. fıkrasındaki, İflas takibi kesinleştiğinde 166 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usulle ilan edilir , İflas talebinin ilanından itibaren on beş gün içinde diğer alacaklılar davaya müdahale veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilirler düzenlemesi emredici niteliktedir. Somut davada olduğu üzere, borçlu tarafından İflas ödeme kararına karşı itiraz ve / veya şikayette bulunulmaması halinde İflas takibi kesinleşir. İflas takibinin kesinleştiğinin ve bu ilandan itibaren 15 gün içinde diğer alacaklılara müdahale veya itiraz imkanı tanınması gerekir ( İİK .173).İlan yapılmadan verilen İflas kararı anılan yasa hükmüne aykırıdır. Kabul şekline göre ise, dava İİK 173. maddesindeki İflas davası olmasına rağmen, yasal düzenlemeye uygun düşmeyecek ve infazda karışıklığa neden olacak şekilde, İtirazın iptali ve takibin devamına şeklinde hüküm tesisi de usul ve yasaya uygun düşmemiştir. Açıklanan nedenlerle, kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile başlatan takip sonucunda açılan İflas davasında, 2004 sayılı İİK 173/2. fıkrasının emredici düzenlemesi kapsamında aynı yasanın 166/2. fıkrası çerçevesinde gerekli ilanların yaptırılması gerekirken yaptırılmamış olması ve kabul şekline göre iflas davasında İtirazın iptali ve takibin devamına şeklinde yasal düzenlemeye uygun düşmeyecek şekilde hüküm tesisi yerinde bulunmamıştır. Müdahil … Bankası A.Ş vekilinin esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin başvurusunun kabulüne dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Müdahil … Bankası vekilinin istinaf başvurusunun esasa dair hususlar incelenmeksizin KABULÜNE, 2- İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/13 Esas, 2019/516 Karar ve 19.06.2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine gönderilmesine, 4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harçtan müdahilin peşin olarak yatırmış olduğu 165,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın müdahilden tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 5-Müdahil tarafından yapılan yargılama giderlerinin davanın niteliği gereği kendi üzerinde bırakılmasına, 6- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi24/09/2020