Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1416 E. 2023/1381 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1416 Esas
KARAR NO: 2023/1381
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 23/01/2020
NUMARASI: 2016/1088 Esas, 2020/52 Karar
DAVA: SİGORTA (İşyeri Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 14/12/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 17/07/2016 tarihinde, müvekkili şirkete ait … isimli akaryakıt istasyonundan akaryakıt alan bazı araçların arızalandığını bildirerek müvekkiline dönüş yaptıklarını, bunun üzerine yaptıkları araştırmada 1 nolu akaryakıt tankına su sızdığını tespit ettiklerini ve anında devre dışı bıraktıklarını, yakıt alan 15 aracın yakıttan kaynaklı 33.077,98 TL hasara uğradığını, 1 nolu akaryakıt tankında tahmini olarak 33.240,00 TL tutarında maddi zarar meydana geldiğini, ayrıca tankın içinde bulunan 13.805,00 TL değerinde 4611 litre motorine kullanılamaz raporu verildiğini, akaryakıt istasyonun 06/08/2015 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, akaryakıt istasyonundaki tüm demirbaşlar, akaryakıt emtiası ve üçüncü kişilerin hizmetin ifasından kaynaklı zararları teminat kapsamında olmasına rağmen, davalı sigorta şirketinin ödeme yapmadığını ileri sürerek şimdilik 10,000,00 TL hasar bedelinin dava tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 09/07/2018 tarihli dilekçesi ile; üçünçü şahıs araçlarına hatalı yakıt doldurulmasından kaynaklan zarar bedeli olarak 28.711,00 TL, akaryakıt tankında kullanılamaz hale gelen yakıt emtia bedeli olarak 11.553,00 TL ve hasara uğrayıp kullanılamaz hale gelen yakıt tankına ilişkin zarar bedeli olarak 33.240,00 TL olmak üzere toplam 73.504,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; ekspertiz raporunda hasarın oluş nedeni olarak, 1 nolu yer altı tankının üst kısımlarında zaman içinde oluşan delinmeler nedeni ile akaryakıta su karışmasının gösterildiğini, Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları’nın Teminat Dışında Kalan Haller başlıklı maddesi gereği, depolama tankının üst kısmında zaman içinde mutad kullanımdan ve normal işleyişten meydana gelen delinmelerin teminata dahil olmadığını, poliçede araca yanlış yakıt doldurulması sonucunda araçta meydana gelecek zararların teminat kapsamına alındığını, ancak dava konusu olayda üçüncü şahıs araçlarında meydana gelen zararın yanlış yakıt ikmalinden değil, yakıta su karışmasından kaynaklandığından bu zararlarında teminat kapsamında olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere üçüncü şahıslara ait araçlardaki zararın fazla hesaplandığını, ayrıca poliçede mükvekkilinin olay başına sorumluluğu 4.000.00 TL ile sınırlandırıldığından müvekkilinin sorumlu olabileceği miktarın en fazla 4.000,00 TL olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; hasarın akaryakıt tankına su sızmasından kaynaklandığı, yer altı tankındaki hasar ile su karışması nedeniyle kullanılamaz hale gelen yakıta ilişkin hasarın, Makine Kırılması Genel Şartları kapsamında teminat altına alındığı, genel şartların “Teminat Dışında Kalan Haller” bölümü üçüncü maddesi h fıkrası hükmü gereği “Makinelerin normal işlemesinden ve mutad kullanılmasından doğan aşınma ve yıpranmalardan veya çürüme, paslanma veya oksidasyondan, buhar kazanlarında kireçlenme ve çamurlanmadan işletmede doğrudan doğruya meydana gelen etkilerden, atmosferik vesair şartların sebebiyet verdiği tedrici bozulmalardan” kaynaklı zararların teminat kapsamı dışında olduğu, bu nedenle davalı sigorta şirketinin akaryakıt tankına ve tankta kullanılamaz hale gelen yakıta ilişkin zararları tazmin yükümlülüğünün bulunmadığı; araca yanlış yakıt dolumu ile oluşacak zararlara ilişkin poliçede teminat bulunmadığı, bu nedenle yakıta su karışması nedeniyle üçüncü şahıs araçlarında oluşan onarım bedelinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; mahkemece yer altı tankına ilişkin zararın Makina Kırılması Genel Şartları gereği teminat kapsamında olmadığı belirtilmişse de, yer altı tankının makina olmayıp basit bir depolama demirbaşı olduğunu, bu nedenle Makina Kırılması Genel Şartlarının uygulanamayacağını, bu genel şartların uygulanabileceği kabul edilse dahi, yer altı tankında meydana gelen hasarın tedrici olarak zaman içinde oluştuğuna dair herhangi bir tespit yapılmadığını, ani ve beklenmedik bir durum meydana geldiğini; zayi olan akaryakıt emtiasının poliçede açıkça teminat altına alındığını, ancak bu zarar kalemine ilişkin taleplerin gerekçe gösterilmeden reddedildiğini; mahkemece yakıta su karışması nedeniyle üçüncü şahıs araçlarında meydana gelen zarara ilişkin poliçede teminat olmadığı belirtilmişse de, 5684 Sayılı Yasa’nın 11/4 fıkrası uyarınca açıkça kapsam dışı bırakılmayan risklerin teminat kapsamında olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, Akaryakıt Servis İstasyonları Sigorta Poliçesi kapsamında sigorta tazminatı ödenmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacıya ait akaryakıt istasyonunun 06/08/2015 başlangıç, 06/08/2016 bitiş tarihli sigorta poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı, 17/07/2016 tarihinde sigortalı akaryakıt istasyonun yer altı tankına su sızdığının tespit edildiği, davacının yer altı tankından oluşan hasar ve tankta zayi olan yakıt bedeli ile üçüncü sahıs araçlarında oluşan zararın poliçe kapsamında karşılanması talebi ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, yer altı tankında oluşan hasar ile tankta kullanılamaz hale gelen yakıt bedeline ilişkin hasarın Makina Kırılması Genel Şartlarının üçüncü maddesinin h fıkrası gereği teminat kapsamında olmadığı, yakıta su karışması nedeniyle üçüncü şahıs araçlarında oluşan zarara ilişkin ise, poliçede bu riske dair teminat yer almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir. 1-Davacı vekili, yer altı tankının makina olmadığını, bu nedenle Makina Kırılması Genel Şartlarının olayda uygulanamayacağını, yer altı tankı makina olarak kabul edilse dahi, tankta meydana gelen hasarın ani ve beklenmedik geliştiğini, bu nedenle hasarın genel şartların üçünçü maddesinin h fıkrası kapsamında değerlendirilemeyeceğini ileri sürmüştür. Taraflar arasında düzenlenen poliçenin 6. sayfasında, Yer Altı Tanklarından Sızıntıya Bağlı Mal Kaybı teminatı düzenlenmiştir. Bu düzenlemede makina kırılması sigorta teminatına giren bir maddi hasar sonucu tanklardan sızan akaryakıtın limitler dahilinde teminat altına alındığı belirtilmiştir. Anılan düzenlemeden de anlaşılacağı üzere yer altı tankına ilişkin hasarlar Makina Kırılması Sigorta Teminatı kapsamındadır. Bu nedenle davacının yer altı tankında oluşan hasar ile ilgili Makina Kırılması Sigortası Genel Şartlarının uygulanamayacağına dair istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Diğer taraftan anılan genel şartların 3/h bendinde; “Makinelerin normal işlemesinden ve mutad kullanılmasından doğan aşınma ve yıpranmalardan veya çürüme, paslanma veya oksidasyondan, buhar kazanlarında kireçlenme ve çamurlanmadan işletmede doğrudan doğruya meydana gelen etkilerden, atmosferik vesair şartların sebebiyet verdiği tedrici bozulmalardan” kaynaklı hasarlar teminata dahil olmayan hal olarak kabul edilmiştir. İlk derece mahkemesinde alınan makina bilirkişi raporunda; tankın 2000 yılı imalatı olduğu gözönüne alındığında tank içerisine su girişinin yalıtımın artık iş göremez hale gelmesinden kaynaklandığı belirtilmiştir. Buna göre sigortalı akaryakıt istasyonunda bulunan yer altı tankının normal işlemesinden ve mutad kullanılmasından doğan aşınma ve yıpranmalardan veya çürüme, paslanma veya oksidasyondan kaynaklı olarak, yer altı tankına su sızdığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle genel şartların 3/h bendi uyarınca yer altı tankında oluşan hasar ile yer altı tankında kullanılamaz hale gelen yakıt bedeline ilişkin hasar, teminat kapsamında değildir. Bu nedenle mahkemece bu zarar kalemleri yönünden davanın reddedilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. 2-Ayrıca mahkemece, yakıta su karışması nedeniyle üçüncü şahıs araçlarında oluşan hasara ilişkin poliçede teminat bulunmadığı gerekçesiyle, davacının üçüncü sahısların araçlarındaki zarara yönelik talebi de reddedilmiştir. 5684 Sayılı Sigortacılık Yasa’sının 11/4 fıkrası; “Sigorta sözleşmelerinde kapsam dahiline alınmış olan riskler haricinde, kapsam dışı bırakılmış riskler açıkça belirtilir. Belirtilmemiş olan riskler teminat kapsamında sayılır.” hükmünü düzenlemektedir. Diğer taraftan davaya konu sigorta poliçesinde, davacı sigortalının üçüncü şahıslara karşı mali mesuliyeti de sigorta teminatı altına alınmıştır. Bu nedenle mahkemenin yakıta su karışması nedeniyle araçlarda oluşan hasara ilişkin poliçede teminat bulunmadığı gerekçesi doğru görülmemiştir. Ancak Üçüncü Şahıslara Karşı Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının 3. maddesinde sigortanın zarar ve ziyanlara taalluk eden talepleri temin etmeyeceği haller sayılmıştır. Sigortanın temin etmeyeceği taleplerden biri de 8/b bendinde; “Sigortalı veya müstahdemleri veyahut sigortalı hesabına hareket eden kimseler tarafından imal veya teslim edilen veya işlenen şeylerde veya bu şeylerle fonksiyonel rabıtası olan teknik cihaz veya tesislerde, işin veya teslimatın kusurlu ve ayıplı olması dolayısile husule gelen zarar ve ziyandan doğan talepler” şeklinde düzenlenmiştir. Anılan düzenleme gereği yakıta su karıştırılarak ayıplı ve kusurlu yakıt satışından doğan talepler teminat kapsamında değildir. Mahkemece bu gerekçe ile davacının üçüncü sahıs araçlarında oluşan hasar kalemine ilişkin talebini reddetmesi gerekirken, yukarıda yazılı gerekçe ile bu talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla doğru olmakla birlikte, davacının üçüncü sahıs araçlarında oluşan hasar kalemine ilişkin talebi yönünden mahkemenin gerekçesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1)Davacının istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenle KABULU İLE, HMK’nun 353/1b-2 maddesi uyarınca İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1088 Esas, 2020/52 Karar ve 23/01/2020 tarihli kararının KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 2-a)Davanın REDDİNE, b)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.255,27 TL ( Peşin Harç 170,78 TL ve Islah Harcı 1.084,49 TL olmak üzere) TL harçtan mahsubu ile bakiye 985,42 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,c)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, d)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, İstinaf Giderleri Yönünden; 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 215,45 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının taraflara İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-2 bendi ve aynı Kanunun 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.14/12/2023