Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1228 E. 2020/1966 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1228 Esas
KARAR NO : 2020/1966
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 25/02/2020
NUMARASI : 2020/74 Esas, 2020/153 Karar
DAVANIN KONUSU: İflas Masası İşleminin İptali
KARAR TARİHİ: 05/11/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müflis … San. ve Tic. A.Ş.’nin iflas ettiğini ve İstanbul Anadolu …. İcra ve İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasının oluşturulduğunu, iflas eden şirket adına iflas idaresi seçildiğini, müflisin iflas masası adına hareket etmek üzere, İstanbul Barosuna kayıtlı, … Ortaklığı ve bünyesinde sigortalı olarak çalışan Av. …, Av. …, Av. … Av. …, Av. …, Av. …, Av. …, Av. … adına vekaletname çıkarıldığını, bu avukatların iflas etmeden öncede şirketin vekili olarak şirketi temsil ettiklerini, bu avukatların müflis yerine geçmekte iflastan önce ve sonra şirket vekilliği yapmaları nedeniyle, tarafsızlığını yitirdiklerini, bu nedenle iflas idaresi tarafından yapılan vekil tayini işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek iflas masası tarafından yapılan vekil tayini işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince dosya üzerinden; İİK’nun 16. maddesinde; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabileceği” düzenlenmesi mevcuttur. İflas masasına vekil atanması iflas müdürlüğünün bir işlemi olup, bu işlemle ilgili şikayetin icra hukuk mahkemesine yapılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde; iflas idaresi tarafından vekalet verilen Avukatların müflis şirket iflas etmeden öncede şirketin vekili olarak görev yaptıklarını, İİK’nun 16. Maddesinin takip hukuku ile ilgili olduğunu, iflas idaresinin vekil atama işleminin ihtiyari işlem niteliğinde bulunduğunu, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından oluşturulan iflas idaresinin kararlarının, İcra Hukuk Mahkemeleri tarafından değerlendirilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, müflis şirketin iflasına Ticaret Mahkemesince karar verildiğini, vekil atama işleminin maddi hukuk kapsamında olduğunu, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:Dava, iflas idaresi tarafından vekalet verilen Avukatların iflas idaresini temsil edemeyeceği iddiasına dayalı vekalet işleminin iptali istemine ilişkindir. İİK’nun İcra mahkemesi başlıklı 4. Maddesinde; ” İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra mahkemesi hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca icra mahkemesinin birden fazla dairesi kurulabilir. Bu durumda icra mahkemesi daireleri numaralandırılır. İcra mahkemesinin birden fazla dairesi bulunan yerlerde iş dağılımı ve buna ilişkin esaslar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Her icra mahkemesi hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idarî işlerine bakar.İcra yetkisini haiz sulh mahkemelerinin muamelelerine karşı vuku bulacak şikayet ve itirazların icra mahkemesi o mahkemenin hakimidir. düzenlenmiştir.Şikayet ve şartlar başlıklı 16. Maddesinde; Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir.” hükmü düzenlenmiştir.İflas idaresinin oluşturulması ve iflas idaresi tarafından yapılan işlemlere karşı şikayet yolu ile icra mahkemelerine müracaat edileceği yasanın amir hükmüdür. İflas idaresinin iflas masasını temsil etmek üzere vekil tayin etmesi işlemi de bu kapsamda değerlendirilmelidir. Bu sebeple İlk derece mahkemesince tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 203,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 29,10 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1a-3 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.05/11/2020