Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1162 E. 2020/1168 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1162 Esas
KARAR NO : 2020/1168
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2019
NUMARASI : 2019/349 Esas, 2019/346 Karar
TALEP: İHTİYATİ HACİZ
KARAR TARİHİ: 25/06/2020
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA: İhtiyati haciz talep eden vekili, 10.12.2019 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirket ile borçlu … A.Ş arasında imzalanan 01.03.2011 tarihli sözleşme ve buna ilişkin ek protokollar gereği davalı borçlu şirkete müvekkili şirket tarafından yer hizmetleri verildiğini, taraf şirketlerin vergi usulü açısından e- faturaya tabi olduğunu, tüm faturaların borçluya e- fatura olarak gönderildiğini, söz konusu faturaların Ba/Bs formları işlenerek ilgili vergi dairesine beyan edildiğini, taraflar arasında hesap mutabakatının Ekim 2019 itibarıyla yapıldığını bu tarih itibariyle 23.246,73 TL , 182.742,17 Euro borç konusunda tarafların e- mail atarak mutabık kaldıklarını, daha sonra sözleşme devam ettiğinden borç rakamının 177.488,72 Euro ve 31.451,35 TL olarak gerçekleştiğini, 04.12.2019 tarihli noter ihtarı ekinde mutabakat yazısının gönderildiğini, müvekkili şirket alacağının muaccel olup İİK 257 vd maddeleri gereğince teminatada bağlanmadığını, davalı borçlunun tüm faaliyetlerini durdurduğunu, alacağın yaklaşık ispat kuralı gereği, sözleşme ve ihtarnameler ile ispat edilmiş olduğunu, alacaklarının muaccel hale geldiğini, borçlular tarafından ödenmediğini iddia ederek, muaccel olan ve teminata bağlanmamış 1.170,911,18 TL alacak için uygun bulunacak teminat mukabilinde İhtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, İhtiyati haciz talebinin dayanağı olan sözleşme ve faturaların borç ikrarını içeren belge niteliğinde olmadığı, tek başına alacağın niteliğini ispatlar nitelikte bulunmadığı, sözleşmeye konu edimlerin yerine getirilip getirilmediği, faturalarda yazılı bedelin ödenmediği iddiasının yargılamayı gerektirdiği, mutabakat mektubu ile talep edilen miktarın uyuşmadığı, mutabakat mektubunun karşı taraftan sadır olup olmadığının belirsiz olduğu, İİK 257. maddede öngörülen şartların oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, yasal süre içerisinde ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf edilmiştir.İstinaf nedenleri olarak, kararın yasaya uygun olmadığını, alacağın dayanağı sözleşme ve faturaların dosyaya eklendiğini, ihtarname çekilmiş olup karşı tarafın ihtarnameye cevap vermediğini, tüm deliller kapsamında ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, ihtiyati haczin kesin haciz niteliğinde olmadığını, yargılamayı gerektiren bir husus varsa karşı tarafın dava konusu yapması gerektiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.Karşı tarafa, istinaf dilekçesine karşı herhangi bir cevap vermemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Talep, İİK 258/2. fıkrası gereğince ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılması istemidir.2004 sayılı İİK’nın 258/sonuncu fıkrasında ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının istinaf yoluna başvurabileceği düzenlenmiştir. Davacı iş bu yasal düzenleme kapsamında, istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Dava dilekçesine ekli fotokopi belgeler incelenmiş ve ihtiyati haciz isteyen şirket ile karşı taraf olan şirket arasında, “ Standart Yer Hizmetleri Anlaşması “ ve ek protokolleri düzenlendiği, sözleşmede borçlu şirketin “ … “ veya “ Taşıyıcı Şirket “ sıfatı ile yer aldığı, sözleşmenin 1.2. maddesinde, “ Hizmetlerin Açılımı “ üst başlığı ile “ Uçak Koruma / Bagaj Koruma İlave Güvenlik Hizmetleri “ ne yer verildiği, 1.3. maddede ücretlendirmenin düzenlendiği, davacı talep eden şirket tarafından borçlu şirket adına düzenlenmiş olan çok sayıda, ekli liste gereği uçaklara verilen güvenlik hizmet bedeline dair e- fatura örneklerinin olduğu, davacı şirket tarafından borçlu şirkete ,Beyoğlu …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı 04 Aralık 2019 tarihli ihtarnamesinin düzenlendiği, ihtarnamede, muhtelif tarihlerde yer hizmetleri sözleşme / sözleşmeleri yapıldığı, tüm ifa yükümlülerinin yerine getirildiği, sözleşmelerden kaynaklı mutabakat sonrası 177.488,72 Euro ile 31.451.35 TL borcun bulunduğu, ödenmediği takdirde yasal yollara başvurulacağının belirtildiği, ekinde mutabakat yazısı ve e- mail olduğunun not düşüldüğü, 04.12.2019 tarihli fotokopi mutabakatının davalı şirkete ait antetli kağıt üzerine, talep eden şirkete hitaben düzenlendiği, belgede, vergi dairesine bildirilmek üzere hazırlanması gereken ( BA-BS) bildirim formları İle ilgili olarak 01.10.2019 -31.10.2019 dönemine İlişkin hesapların incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşıldığı, ayrıca kayıtlara göre cari hesap bakiyesinin Ekim 2019 dönemi için 23.246,73 TL 182.742,17 Euro olarak belirtildiği, talep eden davacı şirket kaşesi ve imzasının mevcut olduğu, her iki rakam karşısına “ mutabıkız “ beyanının yazılı bulunduğu, 03. 12.2019 tarihli talep eden şirkete Uğur Bulut tarafından gönderilen mailde, …. 30 Ekim itibarı ile cari mutabakat ve müşterinin cevabının ekli olduğunun yazılı olduğu, … adlı kullanıcı mailinden, … mailine Ekim ayına ait BA ve BS formlarının ekli olduğu belirtilen mail gönderildiği anlaşılmıştır. Ancak, dilekçeye ekli belgelerin tamamı fotokopi olduğu gibi, mutabakat metninin hazırlandığı ve yine fotokopiden ibaret belgenin borçlu şirketin antetli kağıdına düzenlenmesi haricinde, davalı şirketin kaşesini veya parafını taşıyan, fotokopi sözleşme haricinde bir belgeye tesadüf edilmemiş, maili yazanın ise muhatap borçlu şirketle bağlantısı anlaşılamamıştır. 2004 Sayılı İİK’nın 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. Somut olay bu anlamda değerlendirildiğinde, dava dilekçesine ekli, yukarıda ayrıntılı şekilde yazılan fotokopi belgelerin, İİK 258. maddede yer verilen, kanaat getiren deliller olarak kabulü mümkün görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle ve özellikle İİK 257. madde vd düzenlenen ihtiyati hacizle ilgili şartların oluşmadığı, yasanın 258. maddesi kapsamında dilekçe ekinde sunulan delillerin kanaat getirecek deliller kapsamında kabul edilemeyeceği ve bu anlamda sonuç olarak mahkemece verilen red kararının isabetli olduğu, gerekçede yargılamayı gerektirir ifadesi yerinde olmamakla birlikte sonuca etkili görülmediğinden, İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere:1-İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/349 D.İş Esas, 2019/346 Karar ve 13.12.2019 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE,2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı İle istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harçtan davacının peşin olarak yatırmış olduğu 203,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 29,10 TL harcın talep eden davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-f bendi ile İİK’nun 258/son fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.25/06/2020