Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/689 E. 2022/687 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/689 Esas
KARAR NO: 2022/687
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 29/05/2018
NUMARASI: 2016/1135 Esas, 2018/547 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 02/06/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı firmanın daha önce bir süre aynı ofiste çalıştıklarını, her iki firmanın, bu dönem içerisinde ortak bir sözleşme ile ‘…’ adlı kurumsal kaynak planlama programı(yazılımı) satın aldıklarını, aynı ofiste bir süre sunucunun ortak olarak kullanıldığını, davalının daha sonra başka bir ofise taşındığını, sunucuyu uzaktan kullanmaya devam ettiğini, bu sırada davalı firmanın … programını ve sunucuları daha fazla kullanmaya başladığını, davalının bu ihtiyacının ve kullanımının artması nedeni ile maliyeti de arttırdığını, müvekkili firmaya külfet olma seviyesine geldiğini, bu sebeple; müvekkili firmanın davalıya programdaki kullanıcı sayısını 7 adet davalı tarafa, 3 adet davacı tarafa ait olacak şekilde bölüşmeyi, bununla birlikte programın davalının kendi sunucularına taşınmasını ve kullanım sebebiyle doğan maliyetlerin yüzde 70’e 30 oranında paylaşılmasını teklif ettiğini, davalının teklifi kabul ettiği halde, daha sonra bu anlaşmayı reddettiğini, müvekkilinin ödeme yapılmazsa sunucuların kullanımını davalıya kapatacağını bildirdiğini, sonrasında ödeme yapılmadığından, sunucunun müvekkili firma tarafından davalının kullanımına kapatıldığını, ancak ardından yine davalı tarafın muhasebecisinin ricaları üzerine sunucuların tekrar davalı tarafın kullanımına açıldığını, kullanım sebebi ile davalıya düzenlenen 1 Aralık 2015 tarihli 26.750,85 TL. bedelli faturanın ödenmediğini, davalının faturaya itiraz da etmediğini belirterek 26.750,85 TL’nin faturanın düzenlendiği tarihten itibaren ticari reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde sözü edilen “…” programının kullanımına ilişkin olan sözleşmenin davacı ile … şirketi arasında imzalandığını, müvekkilinin sözleşmenin tarafı olmadığını, ortak sözleşme bulunmadığını, müvekkili şirket ile davacının 04.06.2014-10.12.2015 tarihleri arasında … Mah. … Sokak No:… … Sitesi … Blok Daire … Ümraniye/İstanbul Adresinde bulunan ofisi birlikte kullandıklarını, ancak tarafların idari ve yönetim yapıları tamamen ayrı iki şirket olduğunu, müvekkili şirketin bu sözleşme ile ilgili hiç bir yükümlülüğünün bulunmadığını, davacı taraf ile müvekkili şirketin aynı ofisi paylaşması sebebiyle, davacı tarafın teklifi ile satın alınan dava konusu hizmetin müvekkili firma ile ücreti mukabilinde paylaşılması (5 kullanıcı davacı 5 kullanıcı davalı şirket) konusunda sözlü olarak mutabakat sağlandığını, bu çerçevede bütün kullanım ve kurulum bedelleri olan toplam 41.568,40 TL’nin davacı şirkete fatura karşılığı ödendiğini, sonrasında davacı tarafın ileriye doğru kalan kullanım ücretlerinin %70’e %30 olarak belirlenmesini teklif ettiğini, bu teklifinde müvekkili şirket tarafından kabul edildiğini, fakat bu kabulün, teklifin yapıldığı tarihten sonraki dönemi kapsadığını, davacının kabul tarihinden önceki döneme yani geçmişe dönük olarak uygulama yaptığını, müvekkilinin bu durumu kabul etmediğini, faturanın davacıya süresinde iade edildiğini, davacının Aralık-2015 itibariyle programı kilitlemesi sonucu sistemin kullanılamaz hale geldiğini, 15.12.2015 tarihinde … Teknolojileri A.Ş. ile yaklaşık 27.000 TL maliyet ile yeni sözleşme imzalandığını, müvekkilinin kendi server’ını kullanmaya başladığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre; davacının 01/12/2015 tarihli faturalara ilişkin davasının ispatlayamadığı, bu fatura bedellerinin nasıl hesaplandığının belli olmadığı, yazılı bir sözleşme olmadığından önceye ait %70 -%30 oranındaki ücretlendirmenin neye dayanarak yapıldığının ispatlanamadığı, fatura ve defterler tek başına alacağın varlığını ispat için yeterli olmadığı, davacının edimin yerine getirdiğini ispatlayamadığına göre 01/12/2015 tarihli faturalar nedeniyle alacak talep edilmesinin mümkün görülmediği, hiç kuşkusuz davalı inkar etmediğine göre söz konusu programı belli bir dönem belli sunucularla kullandığına göre davacının alacağının söz konusu olduğu bu bakımdan mahkemenin uzman bilirkişilerce bunu tespit ettirmesinin beklenebileceği, ancak bunun için de bilirkişinin hangi dönem için hangi bilgisayarları inceleyeceğini, hangi sunucuların ne sürede kullandığına bakması gerektiği, tüm bu hususların ise tamamen belirsiz olduğu, yazılı bir sözleşme olmadığı için hangi dönem aralığındaki kullanımın inceleneceğinin belli olmadığı, tekrar bilirkişi incelemesi yaptırılmasıyla da sağlıklı bir sonuca varılamayacağı, bu nedenle faturalar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği, öte yandan tarafların kayıtlı olan 3.351,21 TL lik bedelin davalı tarafından ödenmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 3.351,21 TLnin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, müvekkili firma tarafından düzenlenen 01.12.2015 tarihli … ve … sıra numaralı yansıtma faturalarının davalıya tebliğ edildiğini, davalının faturalara itiraz etmediğini, faturaların üzerlerinde kayıtlara alındığında dair “İŞLENDİ” kaşesinin mevcut olduğunu, mahkeme gerekçesinin, davalı tarafın programı kullandığına yönelik kabul beyanıyla tamamen ters düştüğünü, 31.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda sadece ticari defter ve kayıtların incelendiğini, davaya konu programın, hangi sürelerde kim tarafından kullanıldığının bilgisayar kayıtlarından tespit edilmesi, gerekirse yerinde inceleme yapılarak konunun aydınlatılması gerektiğini, bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, müvekkili firma tarafından, hangi dönemlerde programın davalı tarafça kullanıldığının dosya kapsamında sunulan mail yazışmalarından belli olduğunu, ihtilaf konusu olayın e-posta yazışmaları incelendiğinde çözüme kavuşacağını, davalı tarafın iddia ettiği gibi tekliften sonra geçerli olmak üzere değil, daha önceki tarihten itibaren kullanıcı sayılarının %70, %30 olacak şekilde teklif yapıldığını ve bu teklifin de yine e-posta yolu ile kabul edildiğini, davalının cevap dilekçesinde öne sürdüğü iddiasını ispatlaması gerektiğini, gerekçenin çelişkili olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, sözleşmeden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; tarafların 04.06.2014-10.12.2015 tarihleri arasında aynı ofisi paylaştıkları, davalının daha sonra ofisten ayrıldığı, davalının ayrıldıktan sonrada davalının cevap dilekçesine göre 15.12.2015 tarihine kadar programı kullanmaya devam ettiği, zira 15.12.2015 tarihinde … Teknolojileri A.Ş. ile sözleşme yaptığını belirttiği, bu konularda ve program bedelinin ortak ödeneceği konusunda taraflar arasında çekişme bulunmadığı, uyuşmazlığın davalının ortak kullanılan program bedelinin ne kadarından sorumlu olduğu, davalının bu bedelden ne kadarını ödediği, davacının dava tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Mahkemece uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu alınmıştır. 31.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafından ibraz edilen ticari defterlerin lehine delil vasfının bulunmadığı, davalı tarafından ibraz edilen defterlerin lehine delil vasfı bulunduğu, incelenen davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 26.750,85 TL alacaklı gözüktüğü, İncelenen davalı şirket ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıya dava tarihi itibariyle 3.351,21 TL borçlu olduğu, davacı ile dava dışı … Tekn. AŞ arasında 04.07.2014 tarihinde Proje Teklifi Sözleşmesi akdedildiği, tarafların ticari defterlerdeki 23.399,64 TL’lik farkın 2 adet davacı faturasından kaynaklandığı, 01.12.2015 tarih, 57416 nolu 2.064,60 TL ve 01.12.2015 tarih … nolu 21.335,04 TL bedelli toplam 23.399,64 TL’lik faturaların davalının ticari kayıtlarında yer almadığı, diğer konularda defterlerin örtüştüğü, davacı alacağının dayanağı faturaların davalı yana teslim/tebliğ edildiğini gösterir mahiyette bir belgenin bulunmadığı, yine uyuşmazlığa konu fatura suretlerinin de dosya kapsamında yer almadığı, davacı ile dava dışı … arasında yapılan sözleşmede “Kuruluş ve Kullanacağı” yerler maddesinde açıkça “Müşteri programı yalnızca kendi Tüzel kişiliği kullanabilir. 3.Kişi va da Tüzel kişiliklerle herhangi bir amaçla programı kullandırma hak ve yetkisine sahip değildir. ” düzenlemesinin bulunduğu davacının sözleşmeye aykırı davrandığı, taraflar arasındaki mail yazışmalarında davalı yanın davaya konu faturaları kabul etmediği, bu nedenle davaya konu 01.12.2015 tarih … seri nolu 2.064,20 TL bedelli ve 01.12.2015 tarih … seri nolu 21.335,04 TL bedelli faturalardan kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığı belirtilmiştir. Tarafların ticari defter ve belgelerine göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın 01.12.2015 tarihli 2 adet toplam 23.399,64 TL bedelli faturalardan kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın delil listesinin ekinde, 01.12.2015 tarih, … nolu yansıtma faturasına göre 5.860,79 EUR, KDV’si 1.054,94 EUR toplam 6.915,73 EUR ( 1 EUR döviz kuru 3.085 olarak alındığı faturanın üzerine işlenmiştir) ve 01.12.2015 tarih, … nolu yansıtma faturasına göre 600,00 USD, KDV’si 108,00 USD toplam ( 1 USD döviz kuru 2.9161 olarak alındığı faturanın üzerine işlenmiştir) 708,00 USD’nin davalıya yansıtıldığı, yine delil listesinde davacının dava dışı … Teknoloji A.Ş’ne yaptığı ödemelerin kredi kartı hesap dökümlerini eklediği, davacı ile dava dışı … Teknolojileri A.Ş. Arasında imzalanan 04.07.2014 tarihli sözleşmede” 1-Lisanslar ilk ay; ürün destek bedeli (441 €) ve kurulum bedeli (1.500 €) ödenir. 2. Devam eden aylarda lisans için sadece 441 € olarak fatura edilecektir. Bu model 24 aylık taahhüt içerir. 24 aylık taahhüt sonrasında aylık bakım bedeli olarak faturalandırılmaya devam edilecektir. Ödemeler 24 ay Taksit+ KDV (Kredi Kartına Mail Order) ile ödenecektir. Lisans Bedeli için tek fatura kesilecek olup aylık olarak kredi kartı ödemesi alınacaktır. Danışmanlık Hizmetleri Kaynak Çekildiği sürece ayrıca faturalandırılacak olup ay sonlarında faturalandırılacaktır. İstenirse eğer Kredi Kartı ile ödeme yapılabilecektir. ” düzenlemesinin bulunduğu, kredi kartı dökümlerine göre davacının 15.08.2014 tarihinde 7.635,72 TL, 15.09.2014 tarihide 3.748,45 TL, 20.10.2014 tarihinde 1.502,25 TL, 02.12.2014 tarihinde 5.887,09 TL, 16.12.2014 tarihinde 1.501,14 TL, 16.01.2015 tarihinde 1.392,82 TL, 21.02.2015 tarihinde 1.448,95 TL, 17.04.2015 tarihinde 5.221,77 TL, 21.07.2015 tarihinde 4.524,83 TL 18.08.2015 tarihinde 6.078,46 TL, 16.09.2015 tarihinde 6.023,90 TL olmak üzere toplam 44.965,38 TL ödediği anlaşılmıştır. Davacı tarafından davalı şirkete gönderilen 25.11.2015 tarihli mailde:“Beyler, Ödemelerinizi lütfen zamanında yapın. Cuma gününe kadar bakiyenizi kapatmanızı rica ediyorum. …, Bana whatsapp dan mesaj atmana gerek yok buradan yazabilirsin daha kolay olur hatta ararsan daha kolay olur. Bu arada …’ta düşününce 10 kullanıcıda (3+7) daha mantıklı görünüyor. Muhtemelen siz ödeme yapmazsanız ben ..a konkordato ilan edeceğim ve sistemi kapattıracağım. Benim için en kolay ve adil çözüm olacakmış gibi duruyor. Son 3 aydır faturanızı ben ödüyorum. Size defalarca mail atıyor ve arıyorum geri dönüşlerinizde olmuyor maalesef. Karar sizin ” şeklindedir. Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 27.11.2015 tarihli mailde;“Hocam, ne farkeder ha burdan ha ordan yollamışım., kaçak iş mi yapıyoruz, birinden bişey mi saklıyoruz., aklıma orası geldi ve yazdım..(3+7) teklifini kabul ediyorum. Lütfen biran evvel … e-maili atarsan şu işi noktalarız.. Cevabım bekliyorum. Yazman gereken e-maili aşağıda paylaşıyorum. Bunu … ile konuşup belirledik. -… yazılımın kurulu olduğu serverimizi yeni bir servere transfer ediyoruz. Transfer işlemi için acilen yardımlarını rica ederiz. ” Davacı şirket tarafından davalıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde;“Hocam, ödemeyi bekliyorum senden. Bugün yapabilecek misin? ” Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde;“Evet ofisteyim. Tutarı söyle bizim keseciğimiz faturayı kestiğimizi düşünüp ” Davacı şirket tarafından davalıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde;“.., … Bey bize ne kadar fatura kesecek? Bize yapacakları ödeme ne kadar? … Bey’e iletir misin? ” Davacı şirket tarafından davacıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde;“… Bey, … bize kesmesi gereken tüm faturayı kesti. En son kesilen … faturaları ile beraber toplam bakiye 26.750,85 TL ’dir.” Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde“…, … kabul etmiş %70- %30 olmuş sende bize ekstra fark çıkan 6915 Euro+ 708 USD Aralıkta fatura etmişsin. Toplam borcumuz 26.750 TL farkı kabul etmemizden dolayı. Son durum budur. ” Davacı şirket tarafından davalıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde “Doğrudur hocam, ” Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde“Hocam, şimdiye kadar hiç kullanmadığım ürünün bedeli %70 bedelini tabi ki ödemeyeceğim. Ben bundan sonraki süreç için tamamen iyi niyet çerçevesinde %70 öderim dedim.. Lütfen gönderdiğiniz faturayı düzeltip yenisini yollayın…” Davacı şirket tarafından davalıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde“Bundan sonra ki süreç? ” Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde; “Sana attığım e mailden itibaren kullanıcı ücreti (7 kullanıcı) şeklindedir, Davacı şirket tarafından davalıya gönderilen 09.12.2015 tarihli mailde “Önce o zaman eski borçları ödeyin …. Öyle konuşmadık o mailde bunu demiyor. Eski borçları öderiz de anlamadığım şey nasıl oluyor da sen bütün geçmişi bize fatura ediyorsun….” şeklindedir. Davacının delil listesinde sunduğu belgeye göre, dava dışı şirkete en son 16.09.2015 tarihinde 6.023,90 TL ödeme gerçekleştirdiği, bunun %50’si olan 3.011,95 TL’den davalının sorumlu olduğu, bu bedelin taraf defterlerinde kayıtlı olan 3.351,21 TL’lik bedelle uyumluluk arzettiği, davacının ekim, kasım ayına ilişkin dava dışı şirkete ödene yaptığı konusunda ispat vasıtası getiremediği, mail yazışmalarına göre davacının sözleşmenin tarafı olarak davalının sistemi kullanmaya devam etmesi durumunda %30, 70 teklifini yaptığı, davalının teklifi kabul ettiği ancak davacının geçmişe dönük olarak %30, 70 oranı üzerinden yansıtma faturası düzenlemesi nedeni ile yanlar arasında ihtilaf çıktığı, davalının fatura bedelini ödememesi nedeni ile davacının sistemi kilitlediği, davalının 15.12.2015 tarihinde … Teknolojileri A.Ş. ile sözleşme imzaladığı, bu durumda, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacının istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa gereğince alınması gereken 80,70TL maktu karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.02/06/2022