Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/647 E. 2019/878 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/647 Esas
KARAR NO : 2019/878
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/01/2019
NUMARASI : 2018/890 2019/3
DAVA : KONKORDATO
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacılar vekilleri dava dilekçesinde özetle; müvekkilerinin ülkenin ve dünyanın ekonomik daralmasından kaynaklanan darboğaz neticesinde bir konkordato projesi çerçevesinde faaliyetlerini değişen şartlara göre uyarlama ve yeni koşullara uyum sağlayarak daha sağlıklı bir şekilde faaliyetlerine devam etme kararını aldığını belirterek İİK.nun 287. Maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesini, İİK 287/2 gereği Geçici Komiser tayini kararı verilmesini, davacı şirketin İİK nın 297/2. maddesinin dorultusunda, malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına karar verilmesini, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme sonucu bir yıllık kesin mühlet verilmesini, icra iflas kanununda belirlenen kesin süre içinde yapılacak yargılama sonucu konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi; komiser heyetinin yaptığı çalışmalar, bilirkişi raporları, toplanan diğer deliller ve geçici komiser heyeti nihai raporuna göre, davacı şirketlerin her ikisinin borca batık oldukları, konkordato projesinin uygulanma ihtimalinin bulunmadığı, bu nedenle davacı şirketlerin iflasına, gerçek kişi davacılar yönünden ise konkordato ön projenin tamamen davacı şirketlerin borçlarından kurtulması olgusuna dayandırıldığı, sözü geçen şirketlerin kendi ön projelerini gerçekleştirme ihtimali bulunmadığından gerçek kişi davacıların da konkordato ön projelerinin gerçekleşme ihtimalinin kalmadığı gerekçesi ile davacılar… yönünden açılan davanın reddine, bu kişiler yönünden verilen konkordato geçici mühletinin ve buna bağlı olarak verilen tüm tedbir ve diğer kısıtlamalarının kaldırılmasına, kararın ilanına, Davacı … Ticaret Limited Şirketinin İflasına, Davacı … San. Ve Dış Ticaret Limited Şirketinin İflaslarına karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf taleplerinde;1-Dava dilekçesi tekrar edilmiş, mahkeme kararları ile komiser raporları özetlenerek; mahkemece komiser heyetine istedikleri geçici mühletin uzatılarak 2 ay ek süre verilmesi talebinin reddedilmesi üzerine Komiser Heyetinin adeta eli ayağına dolandığını, böylece bilimsel ve teknik incelemeden son derece uzak, baştan sona yüzeysel ve soyut ifadelere dayanan, tamamen eksik, hatalı veriler üzerine kurulu 28/12/2018 tarihli (nihai) komiser heyeti raporunun hazırlanıp dosyaya sunulduğunu, 03/01/2019 tarihli dilekçeleri ile rapordaki eksik ve hatalı hususların tek tek belirtildiğini, mahkemece itirazlarının hiç birinin dikkate alınmadığını, savunma ve hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiğini, 2-Borca batıklık hesabının hatalı yapıldığını, özellikle; marka değerinin hesaplanarak borca batıklık hesabında dikkate alınmadığını, gayrimenkullerin bir kısmında rayiç değerlerin değil kayıtlı değerin esas alındığını, bir kısım alacaklarının hatalı olarak hatalı şüpheli ticari alacaklar sayıldığını, müvekkil şirketlerin sadece 31.08.2018 tarihli mali verilerinin değerlendirildiğini, konkordato sürecindeki hiçbir gelişmenin dikkate alınmadığını belirterek itiraz dilekçesindeki eksik hususlar tekrarlanarak İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/890 E. 2019/3 K. sayılı usul ve esas yönden kanuna ve hukuka aykırı kararının tüm sonuçları ile ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacılar vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;Dava, İİK.nun 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.Davacı şirketler …Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketinin dava tarihi itibariyle İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na … sicil numarası, …Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketinin de … sicil numarası ile kayıtlı olduğu, ticari merkezlerinin Arnavutköy/İSTANBUL adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 285/3 ve 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.İlk derece mahkemesince Konkordato geçici mühleti verilmesi talebi üzerine 04/10/2018 tarihli ara karar ile 3 ay süreyle Geçici Mühlet kararı verilmiştir.Mahkemece atanan Geçici Komiser Heyetinin 28/12/2018 tarihli nihai raporuna göre, ilk derece mahkemesi Davacı… Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi yönünden; şirketin 2017 yılından itibaren…Ünvanlı şirketlerle ticaretin normal kuralları dışında fonlamalar yaptığı, şirketin zor duruma düşmesinde bu durumun etkili olduğu, şirketin basiretli tacirden beklenen faaliyetlerden uzak olduğu, muhasebe kayıtlarının sağlıklı olmadığı, 2018 yılında çıkışı yapılan gayrimenkullerin satılıp satılmadığı, bedeli gibi hususların şirket kayıtlarında yer almadığı, şirket adına kayıtlı gayrimenkulün hiç bir ticari ilişkisi bulunmayan şirket lehine ipotek tesis edildiği, konkordato ön projesinin gerçekleşme imkanının bulunmadığı, rayiç değer bilançosuna göre (-) 22.257.247,77 TL borca batık olduğu, diğer davacı …Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketinin; faaliyetinin çoğunun diğer davacı ASM şirketine bağlı olduğu, ASM’nin borçlarına kefil olduğu, kar marjının çok düşük olduğu, rayiç değer bilançosuna göre (-) 3.112.543,77 TL borca batık olduğu, Davacı şahıslar … ortaya koydukları ön projenin tamamen davacı şirketlerin borçlarından kurtulmasına bağlı olduğu, …. kendisine ait gayrimenkullerin tamamına yakınının ipotekli olduğu ve ipotek rakamlarının rayiç bedellerin çok üzerinde olduğu, bu nedenle konkordato projelerinin gerçekleşme ihtimalinin bulunmadığı, davacı şirketlerin borca batık olmaları sebebi ile ayrı ayrı iflaslarına, davacı gerçek kişiler yönünden ise konkordato talebinin reddine dair ilk derece mahkemesince verilen kararda isabetsizlik görülmemiştir. Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar, savunma ve hukuki dinlenme haklarının ihlali niteliğinde kabul edilmemiş, Geçici Komiser Heyeti nihai raporunda da bir eksikliğe rastlanmamıştır. Marka değerlerinin hesaba katılmamasında bir yanlışlık olmadığı gibi raporun rayiç değerler üzerinden hazırlanmadığına ilişkin itirazlar da rapor içeriklerine göre yerinde görülmemiştir. Bu sebeplerle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile İİK.nun 293/4.maddesi yollamasıyla İİK’nun 164. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.09/05/2019