Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/554 E. 2019/687 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/554 Esas
KARAR NO : 2019/687
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/06/2018
NUMARASI : 2018/555 ESAS
TALEP : İHTİYATİ TEDBİR
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı ile 2018 yılında şirketin halka arz işlemlerinin yapılması konusunda danışmanlık anlaşması imzalandığını, daha sonra kendilerine davalı tarafından 01/05/2018 tarihli, 121251 nolu 4.060.144,00 TL bedelli fatura gönderildiğini, faturayı 24/05/2018 tarihinde tebliğ aldıklarını ve Beşiktaş ….Noterliğinin 25/05/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile iade ettiklerini ancak Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasında 4.060.144,00.-TL’lik bonoya dayanılarak aleyhlerinde icra takibi başlatıldığını, bononun sahte olduğunu ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespiti ile icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi; “…icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden, davacı vekilinin HMK.nun 209 gereğince teminatsız tedbir taleplerinin reddi ile icra müdürlüğünden alınacak kapak hesabına göre, icra veznesinde kapak hesabının%15’i teminat olarak alınmak suretiyle (nakdi veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu karşılığı) ihtiyati tedbirin bu şekilde kabulüne, Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğün’nün …. esas sayılı dosyasında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine karar verilmiştir. Davacılar vekili bu karara karşı itiraz dilekçesi ile, müvekkili şirketin HMK’nın 209. Maddesi kapsamında borçlu bulunmadığının tespitini talep ettiğini, taleplerinin açık olduğunu, madde belirtilen şartların mevcut olduğunu, dolayısıyla bonoda tahrif bulunduğundan HMK’nın 209. Maddesi gereğince tedbir kararı verilmesi gerekirken bu durum gözardı edilerek İİK’nın 72/3. Maddesi kapsamında tedbir kararı verilmesinin doğru olmadığını, ayrıca müvekkilinin mal varlığı bulunmadığından teminat alınmasına da gerek bulunmadığını belirterek itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesi 29/06/2018 tarihli ara kararı ile dosyaya yeni bir delil ve bilgi sunulmadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar vermiştir.Davacı-tedbir talep eden vekili bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar Vekili İstinaf Taleplerinde;HMK.nun 209. Maddesinin uygulama şartlarının oluştuğunu, bu konuda Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 17.05.2012 tarihli 2012/3644 E. 2012/8311 K. sayılı ilamının da aynı yönde olduğunu belirterek, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/555 E. sayılı dosyasından verilen tedbir taleplerinin reddine dair 29.06.2018 tarihli ara kararın kaldırılarak teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve istinaf etmiş; İstinaf Dilekçesi Davalı Vekiline 23/01/2019 Tarihinde Tebliğ Edilmiş, İstinaf Dilekçesine Cevap Verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;Dava, kıymetli evrak niteliğindeki bononun sahte olduğu iddiasına dayanan menfi tespit davası olup, derdest davada icra takibinin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına ilişkin talebi üzerine mahkemece 06/06/2018 tarihli tensibin 4/e bendi ara kararı ile “Davacı vekili her ne kadar Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğün’nün …. esas sayılı icra takibinin durdurulmasını talep etmiş ise de, İİK’nun 72/3 maddesinin amir hükmü uyarınca: icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” Gerekçesi ile tedbir kararı vermiştir. HMK.nun yazı veya imza inkârının sonucu başlıklı 209.maddesi gereğince, (1) Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz. (2) Resmi senetlerdeki yazı veya imza inkâr edildiğinde, senetteki yazı veya imzanın sahteliği, ancak mahkeme kararıyla sabit olursa, bu senet herhangi bir işleme esas alınamaz. (3) Senede dayanılarak verilmiş olan ihtiyati tedbir, o senet hakkındaki sahtelik iddiasından etkilenmez ve gerektiğinde senet sahibi haklarının korunması için yeni tedbirler talep edebilir.Davacı tarafından, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasında aleyhlerine başlatılan icra takibine dayanak 4.060.144,00.-TL’lik bononun sahte olduğunu ileri sürüldüğünden yukarıda açıklanan yasa maddesi gereğince icra takibinin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak;HMK.nun İhtiyati tedbirde teminat gösterilmesi başlıklı 392/1.maddesine göre; İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. Adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesi gerekmez. Buna göre, davacının iddiası kesin bir belgeye dayanmadığından takdiren % 15 oranında teminat alınması hakkaniyete uygun bulunmuştur.HMK’nın 26. Maddesinde, “Hakim, tarafların talep sonuçları ile bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” düzenlenmiştir.Talep eden açıkça HMK’nın 209. Maddesine dayanarak tedbir etmesine rağmen ilk derece mahkemesi, İİK’nın 72. Maddesi kapsamında tedbir kararı vermesi de yasal düzenlemeye uygun düşmemişse de bu duruma sadece değinilmekle yetinilmiştir.Bu sebeplerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davacının tedbir talebinin teminatlı bir şekilde kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf taleplerinin KISMEN KABULÜNE,2-Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/555 E.sayılı dosyasındaki 29/06/2018 tarihli red ara kararın KALDIRILMASINA,3-Davacılar aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasında 4.060.144,00.-TL’lik bonoya dayanılarak başlatılan icra takibinin, alacağın % 15 oranında nakdi veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı karşılığında DURDURULMASINA,4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 32,30 TL harç ile, yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 121,30 TL harçtan peşin olarak yatırılan 98,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,20 TL olmak üzere toplam 55,50 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,5- Davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 İstinaf Karar Harcı + 98,10 TL İstinaf kanun yoluna başvuru harcı ile toplam 134,00 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,6100. Sayılı HMK’nun 353/1-b,2 ve 362/1f. Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.11/04/2019