Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/446 E. 2020/363 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/446 Esas
KARAR NO : 2020/363
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/06/2018
NUMARASI : 2014/1187 Esas, 2018/620 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/02/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında “ihracat sözleşmesi” yapıldığını, sözleşme gereği muhtelif zamanlarda müvekkilinin davalıya avans ödemeleri yaptığını, taraflar arasında alacak ve borçları içeren cari hesap ilişkisi kurulduğunu, mali kayıtların tetkiki sonrası davalı tarafın müvekkiline 19.602,85 TL sözleşmeden kaynaklı borcu çıktığını, davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebi icra takibi başlattıklarını, davalının başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek, haksız ve hukuka aykırı yapılan itirazın kaldırılarak takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkili ile davacı şirket arasında cari hesap ilişkisinin olduğuna dair iddianın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, cari hesap ilişkinsinin TTK’nın nasıl şekilde olacağının açıkça yazılı olduğunu, ihracat sözleşmesinin cari hesap sözleşmesi olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu, cari hesap sözleşmesi bulunmadan buna istinaden açılan icra takibini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:Mahkemece, taraflar arasında ihracat sözleşmesinin bulunduğu, uyuşmazlığın sözleşme gereğince yapılan ihracata aracılık işlemlerinden dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığına ilişkin olduğunu, tarafların yasal defter ve belgelerinin mali bilirkişi tarafından incelendiğini, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının İstanbul …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 19.602,85 TL. asıl alacak yönünden takip sonrası işleyecek avans faizi ile devamına, karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:İlk derece mahkemesi kararı davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiştir. İstinaf nedenleri olarak, ilk derece mahkemesinin mali bilirkişi incelemesi yeterli olduğunu düşünerek karar verdiğini, davacı tarafın borcun sebebin ilişkin uygun bir kanıt sunmadığını, davaya konu sözleşmesinin noter tasdikli olmadığını, adi yazılı sözleşme niteliğinde olduğunu, alacak iddiasının likit olmadığını, davacı tarafın sözleşmesel edimini ifa ettiğini ispat edemediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:Dava, uyuşmazlığın sözleşme gereğince yapılan ihracata aracılık işlemlerinden dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığına ilişkindir.Davalı vekilli 08/08/2019 tarihli dilekçesinde, tarafların uzlaştıklarını, bu sebeple istinaf talebinden feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekilinin istinaftan feragatine ilişkin dosyadaki mübrez vekaletnamesinde istinaf kanun yolundan feragata ilişkin özel yetkisinin olmadığı görülmüştür.Buna istinaden, davalı şirket yetkilisi 29/01/2020 tarihli dilekçesi ile karşı tarafla uzlaşması sebebiyle istinaf kanun yolundan feragat ettiklerini beyan etmiş, kimlik tespiti yapılmış, feragat dilekçesine ekli imza sirküleri ibraz edilmiştir. HMK 307. maddesine göre, feragat davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK 311. maddesine göre feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurmakta, 310. maddeye göre de, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilmektedir. Öte yandan feragat davaya son veren taraf işlemidir. Karşı tarafın kabulüne bağlı değildir,6100. Sayılı HMK.nın 349. maddesinde, başvurma hakkından feragat düzenlenmiş, ikinci fıkranın son cümlesinde, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvurunun feragat nedeniyle reddedileceğine yer verilmiştir. Davalı şirket yetkilisi … şirketi temsilen yetkili olduğuna dair 14/11/2014 tarihli, 20 yıl geçerli … yevmiye nolu Üsküdar …. Noterliğinde düzenlenmiş olan imza sirkülerinden yetkisinin mevcut olduğu anlaşılmıştır.Davacı vekili 17/09/2019 tarihli dilekçesi ile davalı tarafın istinaf başvurusundan feragatine ilişkin başvurusunu kabul ettiklerini, yargılama ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.Somut olayda, dosya hakkında Dairemizce henüz karar verilmediği ve feragatın davalı şirket yetkilisi tarafından yapıldığı, feragat dilekçesinin usüle uygun olduğu görülmekle, davalının istinaf başvurusunun feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,1-Davalı vekilinin tarihli karara ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 349/2. fıkrası uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, Davalı tarafından peşin yatırılan 432,86 TL harçtan mahsubu ile bakiye 200,76TL harcın talep halinde kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa İADESİNE 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,4-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.06/02/2020