Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/429 E. 2019/676 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/429 Esas
KARAR NO : 2019/676
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2018
NUMARASI : 2018/1523 E. 2018/1283 K.
DAVA : KONKORDATO (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285-308/h)
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacıların ortağı bulunduğu … A.Ş nin kullanmış olduğu kredilere müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak ipotek verdiklerini, bu şekliyle aralarında organik bağ oluştuğunu, vade ve tenzilat isteminin alacaklılar tarafından kabul görmesi halinde, şirket ortaklarının da buna bağlı olarak borçtan kurtulmasının mümkün olacağını, ülkemiz ve global alandaki ticari süreçlerde ciddi ve yavaşlama söz konusu olduğunu, bir kriz ortamı yaşandığını, belli sektördeki hızlı gerilemenin tüm ekonomide etki yarattığını, ortağı bulundukları şirketin borçlarını ödeyemez hale geldiğini, şirket ortaklarının da kefaletleri nedeniyle icra tehdidi ile karşı karşıya olduklarını belirterek geçici ve kesin konkordato mühleti verilmesini, yapılacak yargılama sonucunda da teklif olunan konkordatonun onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi; gerçek kişi borçluların sırf alacaklıların icra takibine maruz kalmamak için konkordato talep etmesinin mümkün bulunmadığı, konkordatonun amacıyla da bağdaşmadığı, 7101 Sayılı Kanun ile değişik İİK.nun 286. madde hükümlerinde belirtilen belgelerin sunulmadığı, sunulan belgelerin incelenmesinde ise davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili istinaf taleplerinde; Ana hatlarıyla dava dilekçesi özetle tekrarlanarak, dosyada yasanın aradığı tüm belgelerin tam olmasına rağmen mahkemece, gerçek kişi davacılara münhasıran sunulmuş konkordato ön projesinin bulunmadığı, sadece dava dilekçesinde istemin belirtildiği, gerçek kişi davacıların yasal olarak sunulması gerekli diğer bir kısım belgelerinde bulunmadığının gerekçe yapıldığı, oysa projelerin ve diğer belgelerin bulunduğunu, müvekkillerinin yönetim kurulu üyesi olmadıklarını, herhangi bir şahsi ticari faaliyetleri ve dolayısıyla tacir kimlikleri de bulunmadığını, kaldı ki bir belgenin eksik olması halinde tamamlanması için taraflarına süre verilmesi, bu süre içerisinde belgenin sunulmaması halinde yokluğundan bahsedilmesi gerektiğini, mahkemece dava dosyasının eksik incelendiğini, bu eksik inceleme sonucunda da olan belgelerinin yok sayılarak hüküm kurulduğunu, alacaklılardan mal kaçırmak amaçlarının olmadığını, ortakların sermayeyi şahsi mal varlıklarından koyduklarını, ortakların şahsi mal varlıklarının şirketten alacaklı olan bazı alacaklılar (şahsi kefaletlerden kaynaklanan) tarafından icra yoluyla satıldığında şirket sermayesinin güçlendirilemeyeceğini, müvekkillerinin çabasının “takiplerden korunmak” ve ” konkordatonun nimetlerinden yararlanmak” olarak değerlendirilmesinin ağır bir hukuki yorum olduğunu, müvekkillerinin takipten korunmak istediklerini ancak gerçek amaçlarının şahsi mal varlıklarındaki taşınmazların satılmasının engellenmesi ve dolayısıyla şirket sermayesinin artırımında kullanılabilmesi olduğunu, doğal olarak takipten korumaya çalıştıklarını, Konkordatonun da bir nimet olmadığını belirterek İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.12.2018 Tarih ve 2018/1523 E. 2018/1283 K. sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacılar vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;Dava, İİK.nun 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.Davacılar … A.Ş., … ve … tarafından 27/11/2018 tarihinde Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/980 E. Dosyasında Konkordato davası açmışlar, davacı gerçek şahıslar hakkındaki dava tefrik edilerek bu şahıslar hakkında tensiben 27/11/2018 tarih ve 2018/990 E. 2018/1000 K.sayılı kararı ile yetkisizlikle dosyanın İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiştir.İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi 13/12/2018 Tarih ve 2018/1523 E. 2018/1283 K.sayılı kararı ile tensiben yazılı gerekçelerle davanın reddine karar vermiştir.Davacı şahısların dava tarihi itibariyle ikametgahlarının Tuzla/İSTANBUL adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 285/3 ve 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede görüldüğü anlaşılmaktadır.Uyuşmazlık, davacıların, dava dışı … A.Ş. ile birlikte konrkordato talep ettikleri ve tüm borç yükünün de sadece ortağı oldukları bu şirketin ticari borçlarına kefaleten ileri geldiği, bu durumun konkordato kurumunun amacı ile bağdaşıp bağdaşmadığı, yine konkordato talep eden şirketin ortakları davacı gerçek kişi şahıslar hakkındaki konkordato talebiyle ilgili olarak belgelerin tamamlanması için süre vermek gerekip gerekmediği, icra takibinden kurtulmak için konkordato talep edilmesinin davanın reddi için yeterli olup olmadığı, buna ilişkin olarak geçici mühlet kararı verilmesi gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.İİK.nun 7101 sayılı yasanın 15. maddesi ile değişik 287. Maddesi gereğince, ilk derece mahkemesi, konkordato talebi üzerine İİK.’nun 286. maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak sunulduğunun tespiti halinde geçici mühlet kararı vererek 297/2. maddesindeki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.İlk derece mahkemesinin, İİK.nun 286.maddesindeki belgelerin sunulmamasını red gerekçelerinden biri olarak kabul edilmiş ise de; İİK.nun 286.maddesinde belirtilen ve dilekçe ekinde sunulması dava şartı olan belgelerin tamamlanması için HMK.nun 115/2.maddesine göre kesin süre verilerek, belgelerin tamamlanması halinde İİK. m. 287’ye göre geçici mühlet kararı verilmesi, aksi halde sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, belgeleri tamamlaması için süre verilmeden geçici mühlet talebinin ve davanın yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. (Davacılara ait ön projeye dosyada rastlanılmamış ise de davacılar vekili ön projeyi yetkisiz mahkeme dosyasına sunduklarını söylemektedir). Kaldı ki Konkordato Komiserleri ön projeyi incelerken eksik gördükleri belgeleri İİK.nun 286/son.maddesi gereğince her zaman isteyebilir. Yine ilk derece mahkemesi, dosyaya sunulan belgeler çerçevesinde, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu yönünde değerlendirme yapmış ise de, İİK.nun 287/3.maddesi gereğince; Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir, hükmü dikkate alındığında, teknik bilgi gerektiren Konkordato davalarında komiser atanması yasanın emredici hükmü olup, Konkordato ön projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağının denetlenmesi hususunda Konkordato Komiserlerinden görüş istenip rapor alınmadan yapılması doğru olmadığı gibi davacıların asıl niyetinin mâli durumunu iyileştirerek, alacaklıların alacağına, iflasa nazaran daha iyi koşullarda kavuşmasını sağlamak yerine kötü niyetli olarak sadece icra takiplerinden kurtulmak olduğunun kabulü de subjektif bir değerlendirmedir. Atanacak komiserlerin dosya bilgi ve belgeler çerçevesinde görüşü alınmadan yukarıda ki sonuca varılmasının yasal dayanağı da yoktur. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının bu gerekçelerle kaldırılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacılar vekilinin istinaf taleplerinin yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda KABULÜNE,2-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1523 E. 2018/1283 K.Sayılı kararının HMK’nın 353/.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,3-Yukarıda açıklanan hususlarda gereği için dosyanın mahkemesine İADESİNE,4-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,5-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.11/04/2019