Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3872 E. 2023/846 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3872 Esas
KARAR NO: 2023/846
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO: 2014/455
KARAR NO: 2018/902
KARAR TARİHİ: 07/09/2018
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/09/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili şirketin bir kısım ortakları ile davalı şirket ortaklarından …’in birlikte kurmuş oldukları ve başlangıç döneminde birlikte sevk ve idare ettikleri müvekkil şirketin, dava dışı … ile yemek ve cafeterya işletmesi konusunda anlaştığı, bu anlaşma çerçevesinde Bağdat caddesindeki okula gerekse Çamlıcadaki okula 5 yıl süre ile hizmet verilmesinin kararlaştırıldığını, davalı ile ortaklık ilişkisinin sona ermesi nedeni ile dava dışı 3.kişi … ile olan sözleşmenin fesh edildiğini, İstanbul Anadolu 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/49-11 E/K sayılı dosyası ile yapılan yargılama da dava dışı 3.kişi … tarafından müvekkil şirketin ve davalı şirketin okullarına vermiş olduğu yemek bedellerinin tespiti ve tahsili amacı ile alacak davası açıldığıni, bu mahkemece 3. Kişi … lehine verilen kararın icraya konduğu ve alacaklı dava dışı … vekiline ödemelerin tanzim edilen protokol gereğince müvekkilince yapıldığını, kesinleşen mahkeme kararında belirlendiği üzere 3. Kişi tarafından verilen yemeğin %74’ünün davalıya teslim edilen yemekler olduğunu, davalıya teslim edilen yemek bedellerinin faturalandırılarak davalıdan ödenmesini istendiğini, ancak davalının alacağa haksız itiraz edip faturayı iade etmesi karşısında davalı hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında cari hesap bakiye alacağı ile kesinleşen mahkeme ilamına göre, 3. Kişiye yapılan ödemeden, davalının %74 payına düşen miktar olmak üzere toplam 175.613,65-TL alacak ile 3.353,73-TL işlemiş faiz alacağına ilişkin başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu iddia edilerek borçlunun haksız olan itirazının iptaline, takibin devamına, ödemenin yapıldığı 06/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline, davalının haksız itirazından ötürü % 20’den aşağı olmayan icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkil şirket davacı tarafın iddia ettiği gibi başka bir şirket veya şahıstan değil bizzat davacı şirketten, 25/09/2008 ve 05/12/2008 tarihleri arasında davacının da diğer davada iddia ettiği üzere 68.900,00 TL bedelle(kdv dahil) bir kısım yemek aldığını ve bu yemeklere ilişkin davacı tarafından düzenlenen faturalara binaen davacı tarafından kabul ettiği bir kısım ödemelerle birlikte yine bir kısım çekleri davacı şirkete ödediğini,. tüm bu ödemelerin toplamı 77.500,00 TL olduğunu, davalı taraftan alınan yemeklere ilişkin taraflarına kesilen fatura miktarı ise üç adet fatura toplam 37.500,00 TL olduğunu, dolayısı ile davacının müvekkiline kesmesi gereken yemek bedellerine ilişkin fatura olduğu gibi fazla ödeme nedeni ile taraflarına bakiye borcu bulunduğunu, kaldı ki davacı şirket ve vekili evvelce İstanbul Anadolu 10.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/49 – 2013/11 E/K sayılı dosyasında da beyan ettiği üzere kendilerinden alacaklı olduğunu iddia ettiği yemek bedeli 32.363,65 TL olduğu, hal böyle iken taraflarına toplamda 178.967,38 TL yemek bedeli talebi ile ödeme emri gönderilmesinin hiç bir şekilde açıklanmasının mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine, kötü niyetli davacı alacaklının alacağın % 15’inden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; “Davacı tarafça iddiasına dayanak İstanbul Anadolu 10.ATM’nin 2013/49 esas sayılı ilamının onama ile kesinleşmesi nedeni ile taraf şirketlere sunulan yemek hizmeti bedelinin davacı tarafça karşılandığı vakasının ispat olunduğu kanaatine varılmıştır. İhtilaf davalı tarafça bedeli ödenmeyen yemeğin birim fiyatı ve öğün adedi üzerinde toplanmaktadır. Mahkememizce taraf kayıtlarının incelenmesinde; Süregelen cari hesap ilişkisinden kaynaklı olarak 32.363,65 TL alacağın varlığı belirlenmiş; Bu tutar yönünden her iki taraf kayıtlarının birbiri ile uyumlu olduğu görülmekle 32.365,65 TL bakiye cari hesap alacağının bulunduğu kanaatine varılmış, dosya kapsamına, delil durumuna uygun, denetime elverişli bulunmakla rapor hükme esas alınmıştır. Ödenmeyen yemek bedeli ve adedi yönünden ise yemek hizmetinin sunulduğ okulun bir yatılı okul olmaması, davalı tarafça sunulan çalışanlarına ait ücret bordrosu ve öğrenci sayısı gözetilerek ve yemeğin gündüz eğitim veren okullarda mutad olduğu üzere 1öğün verildiği esasına dayanarak; ayrıca dava dışı, … ile davacı arasındaki sözleşmede öngörülen ciro üzerinden % 25’lik ödeme kaydının, sözleşmelerin nispiliği gereği, dosyamız davalısı yönünden hüküm ifade etmediği; takip öncesinde davalının temerrüde düşürülmediği kanaatiyle ve bilirkişi raporunda; bir öğün üzerinden yapılan incelemeye iştirak olunarak, davacının cari hesap ve İstanbul Anadolu 10.ATM’nin 2013/49 esas sayılı ilamında belirlenen davalı okullarına verilen hizmet nedeniyle sorumlu olduğu miktar olarak 59.379,28 TL alacağın mevcut olduğu belirlenmiş olup, mahkemece rapor ve sonucun dosyadaki belge ve bilgilere uygun ve hüküm kurmaya yeterli olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulü ile 59.379,28-TL alacak yönünden takibin devamına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacı ve davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; 3. Kişi tarafından davalı ile kendisine verilen yemek hizmetlerinin bedelinin tahsili yönünde kendilerine açılan İstanbul Anadolu 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/49 Esas -11 Karar sayılı dosyanın davalıya ihbar edilmesine karşın, hiç bir beyanda bulunulmadığını, yargılama sonrası %74 oranında ki yemek bedelinin, bu dosya davalısına ait okula verildiği belirlenerek, müvekkilinden sözleşme gereğince tahsiline karar verildiği ve müvekkilince 3. Kişiye mahkeme ve takip masrafları ile birlikte ödeme yapıldığı, dolayısıyla davalının sorumlu olduğu miktar belirlenirken, bu kesinleşen mahkeme kararı ile belirlenen ve müvekkilinin ödediği miktar ile buna tekabül eden takip ve yargılama giderlerinden de davalının sorumlu tutulmasının gerektiğini, bunu gözetmeyen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; müvekkilinin davacıdan davaya dahil 68.900,00-TL tutarlı yemek aldığını, 3. Kişi aracılığıyla bir yemek almasının söz konusu olmadığını, alınan yemek hizmeti karşılığı 77.500,00-TL ödeme yaptığını, fazla ödeme nedeniyle müvekkilinin alacaklı olduğunu, taraflarca alınan toplam yemek adedinin 10.810,00-TL, ara öğün adedinin ise 5.922,00-TL olduğunu, bunların dışında bir hizmet alınmadığını, alınan hizmeti aşan miktarda ödeme nedeniyle borçlu bulunmamalarına rağmen davanın kısmen kabulü ile aleyhlerine verilen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasında davalının davacıdan yemek hizmeti aldığı hususu tartışmasız olup, tartışmalı olan husus, davalının aldığı yemek hizmet bedeli olarak takip ve davada talep edilen miktarda davacıya borçlu olup olmadığı hususudur. İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararında açıklandığı üzere kesinleşen İstanbul Anadolu 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/49-11 karar sayılı dosyası ile davalının yemek hizmeti aldığı belirlenmiş, yine dosyaya sunulan belge ve icra dosya içeriğine göre kesinleşen mahkeme kararında belirlenen tutar davacı tarafından 3. Kişiye ödenmiştir. Kesinleşen dosyada davalıya verilen hizmet oranı %74 olarak belirlenmiş olup, mahkemece hükme esas alınan ve dosya kapsamındaki belge ve bilgilere uygun olduğu görülen bilirkişi raporunda sonuç olarak davalının aldığı yemek hizmet bedeli bakiyesinin 59.379,28-TL olduğu anlaşıldığından her iki taraf vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur,
HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 225,45 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85- TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 1014,05-TL harçtan mahsubu ile bakiye 744,2- TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa iadesine, 4-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.14/09/2023