Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3793 E. 2020/346 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3793 Esas
KARAR NO: 2020/346
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/490
ARA KARAR TARİHİ: 23/10/2019
DAVA: İFLAS (İFLASIN ERTELENMESİ)
KARAR TARİHİ: 06/02/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, 05/07/2012 tarihli dilekçesinde borca batık durumdaki müvekkili şirketin iflasının 1 yıl süreyle ertelenmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 17/10/2019 tarihli dilekçesinde ise; temyiz talepleri üzerine onanan iflas kararını, karar düzeltme ilamıyla bozulduğunu, mahkemece bozmaya uyularak iflas erteleme tedbirlerine yönelik tedbir kararı verildiğini, bu kapsamda davacı şirket aleyhine yapılan veya yapılacak her türlü takibin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verildiğini, İİK 179/a maddesi gereğince, mahkemenin şirketin veya kooperatifin malvarlığının korunması ve faaliyetlerinin yürütülmesi için gerekli olan tedbirleri alması gerektiğini, ayrıca HMK 389 ve 390.maddelerde de ihtiyati tedbirin düzenlendiğini, davacı şirketin yegane faaliyet konusunun şirkete ait yapı, bina ve tesislerin kiraya verilmesi, pazarlanması ve işletilmesi ile bu faaliyetler sonucu gelir elde edilmesi olduğunu, … Bankası A.Ş’nin bu gelirlere el koymak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyadan müvekkili şirketin ticari ilişkisi olduğu şirketlere İİK’nun 150/b.maddesi gereğince muhtıra gönderildiğini, işlemin yasal olmadığını belirterek mevcut ihtiyati tedbir kapsamında böyle bir işlemin yapılamayacağının tespitine, bu işlemin tedbiren önlenmesine, muhtıraya konu bedellerin kayyım denetiminde şirket faaliyetinde kullanılabilmesi için kayyıma yetki verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 23/10/2019 tarihli ara kararla talebin reddine karar verilmiştir.
CEVAP: Davanın niteliği gereği taraf olarak bulunan müdahiller dosyaya yazılı ve sözlü beyanda bulunmuşlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesi 23/10/2019 tarihli ara kararında, talebin maddi anlamda hukuki sonuçlar doğuracağını belirterek İİK’nun 150/b.maddesi gereğince davacının taleplerinin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece bozmaya uyularak iflas erteleme tedbirlerine yönelik tedbir kararı verildiğini, … Bankası A.Ş’nin tedbir kararına rağmen İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte kiracı şirketlere 150/b muhtırası gönderdiğini, mahkemeden mevcut tedbirler gereğince muhtıranın gönderilemeyeceğinin tespiti ile tedbiren önlenmesi, taleplerinin kabul görmemesi halinde İİK’nu M. 150/b uyarınca icra dairesi tarafından gönderilen muhtıra ile ilgili ihtiyati tedbir talep ettiklerini, mahkemece yasal olmayan gerekçe ile taleplerinin reddine karar verildiğini, tedbir konusunda olumlu olumsuz karar vermediğini belirterek, ilk derece mahkeme ara kararının kaldırılması ile mevcut tedbirler gereğince muhtıranın gönderilemeyeceğinin tespitine, muhtıranın tedbir kapsamında olmadığının kabulü halinde mahkemece verilen tedbirin genişletilerek muhtıranında kapsama alınması ile muhtıralara dayanılarak işlem yapılmasının tedbiren önlenmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, TTK’nun 376 ve 377 ile İİK’nun 179. maddesi uyarınca iflasın ertelenmesine ilişkin olup derdest davada İstanbul … İcra Müdürlüğünün 2012/3913 sayılı dosyasından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, ipotek konusu taşınmazdaki kiracıya İİK.150/b maddesi uyarınca kira bedellerinin icra doysasına yatırılması yönünde çıkartılan muhtıranın, 05/09/2019 tarihli ihtiyati tedbir kararındaki amaca aykırı olduğundan kira bedellerinin icra dairesine ödenmesi emrini içeren muhtıra gönderilmesinin tedbiren önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin mahkemece 23/10/2019 tarihli ara kararla reddi üzerine davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Mahkemece 17/09/2013 tarih, 2012/157 E. 2013/219 K. sayılı kararla şirketin iflasına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2014/332-4185 sayılı, 20/05/2014 tarihli kararı ile bozulduğu, bunun üzerine mahkemece yeniden yargılama yapılarak 2014/1190 Esas, 2018/118 K. sayılı kararı ile iflas erteleme talebinin reddine, davacı şirketin iflasına ve iflas erteleme tedbirlerinin kaldırılmasına kararı verdiği, kararın Yargıtay 23. HD 28.11.2018 tarih, 2018/1590 E. 2018/5523 K. Sayılı kararı ile onanmasındığı, son olarak Yargıtay 23. HD 04/07/019 tarih, 2019/1116 E. 2019/3288 K. sayılı kararı ile karar düzeltme aşamasında kararın yeniden bozulduğu anlaşılmıştır. Mahkemece 05/09/2019 tarihli duruşmada bozmaya uyulmuş, ihtiyati tedbirlerin devamına karar verilmiştir. Davacılar vekilinin iflas erteleme talebi üzerine mahkemece, 2012 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verildiği, daha önce verilen iflas kararı ile tedbirlerin kaldırıldığı, en son bozma üzerine 05/09/2019 tarihinde tedbirlerin devamına karar verildiği, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi sırasında ipotekli taşınmaz üzerinde bulunan kiracıların kira paralarının İİK’nun 150/b.Maddesi gereğince icra dosyasına yatırılması konusunda muhtıra çıkarıldığı, davacılar vekilinin buna itiraz ederek kira bedellerinin kendilerine ödenmesi gerektiğini, zira işlemin muhafaza tedbiri niteliğinde olduğunu ileri sürerek ihtiyati tedbir kararı talep ettiği, mahkemece talebin reddedildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 21/02/2006 Tarih ve 144/3220 E.K.sayılı kararında da açıkça işaret edildiği üzere, ipotekli taşınmazın kiracısına işleyecek kiraların icra dairesine ödenmesi için muhtıra gönderilmesi İİK.nun 159/1.maddesi kapsamında muhafaza tedbiri olmayıp, ipotekli icra takibinin devamı niteliğinde ve bunun doğal sonucu olan bir işlemdir. İİK.nun 179/b-2.Maddesindeki, erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticari işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez hükmü karşısında ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ayrıca davacı şirket hakkında dava tarihi itibari ile uygulanması gereken mülga İİK’ nun 179/B-7 maddesidir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan İİK’ nun 179/B maddesi gereğince davacı şirket iflas ertelemenin sağladığı menfaatlerden en fazla 5 yıl faydalanabilecektir. Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiğine dair aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/490 Esas sayılı 23/10/2019 tarihli ara kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun, HMK’nun 353/1b.1 uyarınca REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 165,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına , Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak reddine oybirliği ile karar verildi. 06/02/2020