Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3632 E. 2020/930 K. 01.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3632 Esas
KARAR NO : 2020/930
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/10/2019
NUMARASI : 2018/621 Esas, 2019/675 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ
KARAR TARİHİ: 01/06/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalı şirkete ait aracın ihlalli geçiş yaptığını, bunun üzerine toplam 458,25 TL geçiş bedeli ve para cezasının tahsili amacıyla davalı şirket hakkında takip başlattıklarını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini beyanla davalının takibe itirazının iptalini ve alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf, davaya cevap vermemiştir.İlk derece mahkemesi; davalı şirket hakkında 02/07/2019 tarihinden geçerli olmak üzere geçici mühlet kararı verildiğini, davacı tarafın geçici mühlet içerisinde 05/09/2019 tarihinde davalı aleyhine takip başlattığını, geçici mühlet verilen şirket hakkında takip başlatılamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde, takibe itiraz üzerine davalı şirket hakkında geçici mühlet kararı verildiğinden haberdar olduklarını ve icra işlemi yapmadıklarını, dava tarihi itibarıyla davalı şirket hakkındaki geçici mühletin ve tedbirlerin kaldırıldığını, bu nedenle itirazın iptali davası açtıklarını, davalının yargılama sırasında takip konusu borcu ödediğini, bu nedenle takibe itirazında haksız olduğu ortaya çıktığından lehlerine icra tazminatı ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Dava, ihlalli geçiş bedeli ve para cezasının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali davasıdır.Takip konusu alacak toplamı ve dava değeri 458,25 TL’dir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar” başlığını taşıyan 341. maddesinin 2. fıkrasında açıkça; “Miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” düzenlemesine yer verilmiş olup, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ”istinaf yoluna başvurulabilen kararlar” kenar başlığını taşıyan 341. maddesinin 2-3-4. fıkralarında değişiklik yapılarak “binbeşyüz” Türk Lirası ibaresi “üçbin” Türk Lirası olarak değiştirilmiş, yine 6763 sayılı Kanunun 47. maddesinde kanunun yayımı tarihi ile yürürlüğe gireceği aynı Kanunun “Parasal sınırların artırılması” başlıklı ek 1. maddesinde;”(1) 200 üncü, 201 inci, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz. (2) 200 üncü ve 201 inci maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.”hükmü getirilmiştir.İlk derece mahkemesince verilen hüküm tarihi itibariyle kesinlik sınırı 4.400TL olup, dava değeri ise 458,25 TL’dir. Mahkemece 6100 sayılı HMK’nın 346/1.fıkrası gereğince istinaf başvurusunun kesin olan bir karara ilişkin olduğu gözetilerek dilekçenin reddine karar verilmesi gerekirken bu usuli işleme uyulmamış ve yerine getirilmemiştir. Ne var ki, kesin olan bir karara karşı istinaf başvurusunun reddine aynı yasanın 352/1-b bendi gereğince Dairemiz tarafından da karar verilebileceğinden dosya üzerinde karar verilmesi uygun görülmüştür.Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın kesin nitelikte bir karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru dilekçesinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 352/1-b bendi gereğince miktar itibarı ile reddine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,1-Davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 ve 352/1-b bentleri gereğince miktar yönünden REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harçtan davacının peşin olarak yatırmış olduğu 165,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendiüzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.01/06/2020