Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3582 E. 2019/2400 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3582 Esas
KARAR NO : 2019/2400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/10/2019
NUMARASI : 2019/318 Esas
KARAR TARİHİ: 26/12/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP Davacı vekili iddiasında özetle; müvekkili şirketin yapımını üstlendiği “ … “ adlı dizinin ışık ve kamera ekipmanını davalı şirketin sağladığını, davalı şirketin hizmet bedelinin ödenmediği gerekçesiyle haksız olarak müvekkili aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığını ve takip başlattığını, takibe itiraz üzerine de müvekkili şirket aleyhine İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1228 Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, ancak davalının verdiği hizmeti haksız olarak durdurduğunu, davalının 2019 yılına kadar vereceği hizmete karşılık müvekkili şirket yetkilisinin taşınmazını davalı şirket yetkilisine devrettiğini, davalı tarafın taraflar arasındaki mutabakat ve whatsapp yazışmalarında da taşınmazın hizmete karşılık devredildiğini kabul ettiğini, müvekkilinin davalıdan alamadığı hizmet için başka şirketlerle anlaşarak bölüm başına 15.000,00 TL fazla ödemek zorunda kalındığını belirterek verilmeyen hizmet için davalıya ödenen ücret ile davalının yerine getirmediği hizmet için başka şirketlere fazladan ödenmek zorunda kalan ücret toplamı şimdilik 100.000,00 TL tazminatın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 07/10/2019 havale tarihli delil dilekçesi ile; taraflar arasında hizmet sözleşmesi olup, davalının ticari ilişkinin gereklerini yerine getirmediğini, bu sebepten müvekkil şirketin bu hizmeti başka şirketten almaya çalıştığını, bu hususun bile davalı şirketin edimlerinin yerine getirmediğini ispat ettiğini, müvekkili şirket yetkilisinin hizmet karşılığı adına kayıtlı taşınmazı tadilatta yaparak davalı şirket yetkilisine devrettiğini belirterek anılan … İlçesi … Mah., … Ada … Parselde kayıtlı … adresli taşınmaz üzerinde uygun görülecek bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir konulmasını, davalı şirketin malvarlıkları, hak ve alacakları üzerine uygun görülecek bir teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece 23/10/2019 tarihli ara karar ile, uyuşmazlık konusu olmayan davalının malvarlığına tedbir konulamayacağını, mevcut delil durumu ile alacağın yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleşmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Davacı vekili istinaf talebinde aşamalardaki taleplerini tekrar ederek ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak hizmet karşılığı devrettiğini ileri sürdüğü taşınmaza tedbir konulmasını ve dava konusu alacakları için davalının malvarlığına ihtiyati haciz konulmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Talep, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir.Davacı taraf aynı nedenlerle 25/06/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde de ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep etmiş, mahkemece 28/06/2019 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz ve tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 2019/2830 Esas, 2019/1921 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurunun reddine karar verilmiştir.Davacı taraf yine 07/10/2019 tarihli delil listesine ait dilekçesinde de aynı nedenlerle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep etmiş olup, mahkemenin incelenen 23/10/2019 tarihli ara kararı ile uyuşmazlık konusu olmayan davalının malvarlığına tedbir konulamayacağını, mevcut delil durumu ile alacağın yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleşmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı taraf istinaf yoluna başvurmuştur.Somut olayda davacı tarafın davalının hizmet bedeline karşılık devrettiğini ileri sürdüğü taşınmaz, eldeki davada uyuşmazlık konusu olmadığı gibi, taşınmazın devredildiği davalı şirket yetkilisi dosyada tarafta değildir. Bu nedenle mahkemece anılan taşınmaza tedbir konulması talebinin reddine karar verilmesi yerindedir.Bunun yanında davacı taraf, davalının malvarlıkları, hak ve alacakları üzerine uygun görülecek bir teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. İİK’nın 258 maddesi uyarınca alacaklının alacağı ve özellikle ihtiyati haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermesi gerekir. Buradaki ispat esas davadaki gibi tam bir ispat değildir. Alacağın varlığına delalet eden deliler de, alacağın varlığı hakkında mahkemede ihtiyati haciz kararı oluşturması için yeterli kanı oluşturabilir.Somut olayda, davacı tarafın daha önce aynı nedenlere dayanarak 25/06/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ihtiyati haciz talep ettiği ve mahkemenin 28/06/2019 tarihli ara kararı ile talebin reddedildiği, davacının anılan red kararına karşı istinaf başvurusunun da Dairemizce reddedildiği, davacının 07/10/2019 havale tarihli delil dilekçesi ile yine aynı delillere dayanarak ihtiyati haciz talep ettiği ve mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddedildiği görülmektedir. Davacının değişen bir durum olmadan aynı nedenlerle istediği ihtiyati haciz talebinin reddi kararı yerinde olduğu gibi, Dairemizin 2019/2830 Esas, 2019/1921 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere davacının alacağın varlığı için ileri sürmüş olduğu delillerden mutabakatla ilgili olarak, davalı tarafça sahtelik iddiasında bulunulduğu ve bu konuda soruşturma başlatıldığı, HMK’nın 209/1 maddesi uyarınca adi bir senetteki yazı ve imza inkar edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar o senedin herhangi bir işleme esas alınamayacağı, davacının diğer delilleri de tek başına alacağa kanaat getirecek deliller olduğu kabul edilemeyeceği anlaşılmakla mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddi kararı yerindedir.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 bendi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1.f Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.26/12/2019