Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3580 E. 2023/647 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3580 Esas
KARAR NO: 2023/647
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2019
NUMARASI: 2019/45 Esas, 2019/387 Karar
DAVA: KAYIT TERKİNİ
KARAR TARİHİ: 01/06/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; İstanbul 39. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/148 Esas sayılı dosyasından 26/10/2011 tarihinde iflasına karar verilen müflis … Sanayi AŞ’nin tasfiyesinin adi tasfiye usulünde yapıldığını, 01/02/2012 tarihinde yapılan birinci alacaklılar toplantısında, ikinci alacaklılar toplantısına kadar tasfiye işlemlerinin resen iflas müdürlüğü tarafından yürütülmesine karar verildiğini, 21/06/2016 tarihinde yapılan ikinci alacaklılar toplantısında müflisin malvarlığının açık arttırma ile satışına karar verildiğini, müflise ait taşınmazın ihalesi yapılarak satış işleminin gerçekleştirildiğini, satıştan sonra müdürlük tarafından 27/11/2018 tarihinde ek sıra cetveli yapıldığını, müvekkilinin müflisten alacaklı olup 14/11/2016 tarihinde alacağının iflas masasına kaydını talep ettiğini, ancak müvekkilinin 4.823.560,10 TL alacağının kabul edilmediğini, ek sıra cetvelinin 18/01/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, yapılan incelemede davalı bankanın alacağının ipotekli/ rüçhanlı olarak 74.889.302,46 TL üzerinden kabul edildiğinin görüldüğünü, oysa bankanın rüçhanlı böyle bir alacağının bulunmadığını belirterek davalı bankanın muvazaalı alacağının sıra cetvelinden terkinine ve davalıya ayrılan payın müvekkilinin alacağı oranında müvekkiline tahsisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; müvekkilinin alacağının masa tarafından kabul edildiğini ve bu sıra cetvelinin 04.06.2014 tarihinde ilan edilerek itiraz olmaması nedeniyle kesinleştiğini, davacının ise gerçekte hiçbir resmi belgeye dayanmayan, her zaman düzenlenmesi mümkün olan belgelerle müflisten alacaklı olduğunu iddia ederek masaya geç alacak kayıt bildiriminde bulunduğunu, İİK. 236. maddesine göre iflas masasına geç kayıt bildiriminde bulunanların, daha önce ilan edilen ve kesinleşen sıra cetveline itiraz haklarının olmadığını, davacının da ek sıra cetvelinde yer aldığını, üstelik alacağının da reddedildiğini, bu alacağın masaya kayıt ve kabulü için dava açıp açmadığının bilinmediğini, dava açmamış olması halinde huzurdaki bu davanın dinlenmesinin mümkün olmadığını, müvekkili bankanın ipotek alacaklısı olduğundan ipotek sözleşmesi dahilinde rüçhanlı alacaklarını iflas masasına kayıt kabul talebinde bulunmasında ve masa tarafından rüçhanlı olarak kaydedilmesine yasaya aykırı bir yön olmadığı gibi geç kayıt isteminde bulunan davacının huzurdaki bu davayı açamayacağını belirterek davanın usul ve esastan reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; geç başvuran davacı alacaklının daha önce sıra cetveline kabul edilmiş olan alacaklılara karşı onların alacakları ya da sıralarıyla ilgili olarak kayıt terkini davası açmasının mümkün bulunmadığı, ayrıca İİK. 236/3. maddesinde, müracaattan evvel kararlaştırılmış paylaşmaya geç müracaatta bulunan alacaklının iştirak hakkının olmadığının belirtildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; davalının rüçhanlı alacağı bulunmadığını, davalının ipotek hakkının üst limit ipoteği olup, yapılan ödemeler ile alacağın tahsil edildiğini, açtıkları kayıt kabul davasının neticesi beklenmeden, mahkemenin müvekkilinin sıra cetveline itiraz edemeyeceğine dair gerekçesinin yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılması ile davanın kabulünü talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME Dava, iflas sıra cetvelinde yer alan davalı alacağının terkini istemine ilişkindir. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, İİK 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü saklı kalmak kaydıyla, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, davacının alacak kaydı talebi ile 07/11/2016 tarihinde masaya başvurduğu ve 04/12/2018 tarihinde düzenlenen ek sıra cetvelinin 06/12/2018 tarihinde … Gazetesinde yayımlandığı, iflas masasının davacının alacağını tamamen reddettiği, davacının geç kayıt yaptıran konumunda olduğu, bu nedenle ilk sıra cetvelinde yer almadığı, davacı tarafça başvuru sırasında masrafların yatırıldığı ve ek sıra cetvelinin davacı vekiline 18/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın on beş günlük hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir. İİK’nın 236/1 fıkrası; “Vaktinde deftere kaydettirilmiyen alacaklar iflasın kapanmasına kadar kabul olunur.” hükmünü düzenlemektedir. Davacı alacaklının 07/11/2016 tarihli alacağının iflas masasına kaydı istemi, İİK’nın 236. maddesinde düzenlenen geç kalan başvuru niteliğindedir. Davalı banka ise 19/01/2012 tarihinde alacak kayıt talebinde bulunmuş, 21/05/2014 tarihli sıra cetvelinde davalı bankanın alacağı, 22.291.000,00 TL’si (ipotekli alacak) rüçhanlı alacak olarak, 65.075,00 TL’sinin bakiye alacak olarak ise 4. sıraya kaydının yapılmasına karar verilmiştir. Geç başvuran davacı alacaklı, ilk sıra cetvelinde yer alan bankanın alacağının bulunmadığını belirterek sıra cetvelinden terkinini istemiştir. İİK’nın 236/3 fıkrası uyarınca geç başvuran alacaklının müracaattan evvel kararlaştırılmış paylaşmıya iştirak hakkı yoktur. “Geç başvuran alacaklı, daha önceki alacaklılar toplanması kararları ve kesinleşmiş işlemlerle bağlıdır; bunlara itiraz edemez. Bu nedenle, yukarıda da belirtildiği gibi, daha önce düzenlenmiş olan sıra cetveline karşı şikayet ve itiraz süreleri geçmiş ise, geç başvuran alacaklı, o sıra cetveline karşı şikayet veya itiraz davası yoluna başvuramaz. Geç başvuran alacaklının alacağı iflas idaresince (tamamen veya kısmen) kabul edilmiş ise, alacaklı, daha önce kararlaştırılmış ve fakat henüz yapılmamış olan ikinci alacaklılar toplantısına (m.237) katılabilir.” (EK: 8c.Prof.Dr.Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, Ocak/2006 basım). Nitekim Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 10/03/2020 tarih, 2016/7634 Esas 2020/1648 Karar sayılı kararında ek sıra cetvelinde ismi olan alacaklıların kendi alacaklarının olduğu ek sıra cetvelinden önce düzenlenmiş önceki sıra cetvellerine karşı sıra cetveline itiraz davası açamayacağı belirtilmiştir. Açıklanan nedenlerle ve özellikle kayıt terkini davalarında iflas masasına husumet yöneltilemeyeceği de gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/45 Esas, 2019/387 Karar ve 04/07/2019 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1b-1 bendi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.01/06/2023