Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3541 E. 2023/645 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3541 Esas
KARAR NO: 2023/645
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/04/2019
NUMARASI: 2018/988 Esas, 2019/484 Karar
DAVA: SIRA CETVELİNE İTİRAZ (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
KARAR TARİHİ: 01/06/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı şirketin 06/06/2018 tarihinde iflasına karar verildiğini, ilk alacaklılar toplantısında iflas idaresi memurları için aday gösterilmediğinden tasfiyenin iflas müdürlüğünce yürütüldüğünü, üç adet bonoya dayalı olarak 12.774.500,00 TL alacağının iflas masasına kaydını talep ettiğini, müflis şirket yetkilisinin de borcu kabul ettiğini, ancak iflas müdürlüğünün alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle talebin reddine karar verdiğini, 5.000.000,00 TL ve 2.750.000,00 TL bedelli iki adet bono için iflastan önce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattığını, icra dosyasından asıl alacak ve ferileri ile birlikte 10.274.500,00 TL ile takibe konulmayan 2.500.000,00 TL bono nedeniyle toplam 12.774.500,00 TL alacağı bulunduğunu belirterek alacağın iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı müflis şirket iflas masası davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; kayıt kabul davalarında ispat yükünün, kural olarak hakkının tanınmasını isteyen davacı alacaklıda olduğu, davacının alacağının mevcudiyetini ve gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan delillerle ispatlaması gerektiği, kambiyo senetleri kural olarak illetten mücerret sayılsalar da, bunların tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmadığı, mahkemenin 2018/996 Esas sayılı dosyasında müflis şirketin ticari defterlerinin incelendiği ve bonolarla ilgili bir kaydın bulunmadığı, bu nedenle müflis şirketin ticari defterlerinin incelenmesine gerek olmadığı, buna göre davacının bonolar nedeniyle alacaklı olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Karar yasal süresinde davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı istinaf nedenleri olarak; davacısı tamamen farklı dosyaların emsal gösterildiğini ve delillerinin incelenmediğini, müflis şirketin kayıt dışı ticaret yaptığını, defterleri incelense de sonuç çıkmayacağını, müflis şirketin defterlerinde hiçbir kayıt olmadığından kendi bonolarının da kayıtlı olmadığını, müflis şirketin muhasebe eksikliğinin kendi mağduriyetine yol açmaması gerektiğini, ülkemizde her ilişkinin kayıt altına alınmadığının sosyal ve ekonomik bir gerçek olduğunu, müflis şirkete verdiği paralar nedeniyle mal varlığının azaldığını, bu durumun araştırılması halinde mal varlığının azaldığının ortaya çıkacağını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. m). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Dosya kapsamından; müflis … Ltd. Şti’nin Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/06/2018 tarih ve 2017/1072 Esas, 2018/708 Karar sayılı kararıyla iflasına karar verildiği, iflas işlemlerinin Bakırköy … İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasında yürütüldüğü, davacının talebi üzerine 8 kayıt numarasıyla 12.774.500,00 TL TL’lik alacak kaydı yapıldığı, ancak iflas idaresinin alacağın tamamını reddettiği, davacının tebliğ için masraf yatırdığı, sıra cetvelinin davacıya 08/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın tebligatın yapıldığı tarihten itibaren İİK’nın 235. maddesi gereği 15 günlük yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, davacı hükmü istinaf etmiştir. İstinafa konu edilen uyuşmazlık; davacının bonolar nedeniyle davalı müflis şirketten alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Kayıt kabul davalarında, ispat yükü, kural olarak, hakkının tanınmasını isteyen davacı alacaklıda olup davacı alacağının mevcudiyetini gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan delillerle ispatlaması gerekir. Kambiyo senetleri kural olarak illetten mücerret sayılsalar da, bunlar tek başına alacağın varlığını ispat yeterli olmayıp, bunlara dayalı olarak iflas masasına kayıt isteyen alacaklının alacağını, yukarıdaki ilkelere göre ispatlaması gerekir. Çeklerin ve bonoların hangi alacak nedeniyle verildiği dayanağı davacı yanca kanıtlanmalıdır (Yargıtay 23. HD’nin 08.12.2014 tarih ve 2014/10328 Esas, 2014/7923 Karar sayılı kararı). Somut olayda, davacı, müflis şirket tarafından keşide edilmiş bonolara dayanarak alacağın iflas masasına kaydını talep etmiştir. Kambiyo senetleri kural olarak illetten mücerret sayılsalar da, kayıt kabul davalarında, bunlar tek başına alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Öte yandan davacının, alacağına dayanak bonoların müflis şirket defterlerinde kayıtlı olmadığını ve bu nedenle müflisin defterlerini incelenmesine gerek olmadığını beyan etmesi karşısında, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek müflis şirketin ticari defterlerinin incelenmemesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi kararı esas ve usul yönünden hukuka uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1-Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/988 Esas, 2019/484 Karar ve 18/04/2019 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1b-1 bendi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 164/2. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.01/06/2023