Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3201 E. 2023/452 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3201 Esas
KARAR NO: 2023/452
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/06/2019
NUMARASI: 2018/378 Esas, 2019/382 Karar
DAVA: TAZMİNAT (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafın, müvekkili şirkete elektronik posta ve telefon yoluyla ulaşıp, 5-8 Mayıs 2014 tarihlerinde Brezilya’nın Sao Paolo kentinde düzenlenecek olan “…” isimli market fuarına katılımı için teklifte bulunduğunu, tüm görüşmelerin telefon ve e posta ile yapıldığını, tanıtım mesajları ve eklerinde, fuarın, devlet teşvikli olduğu ön plana çıkarılarak teşvik işlemlerinin kendileri tarafından gerçekleştirileceğinin belirtildiğini, taraflarınca fuar bedelinin ödendiğini, fuara katılım sağlandığını, teşvik başvurusu için istenen belgelerin taraflarına fuar dönüşünde bildirilmesi üzerine gerekli belgelerin gönderildiğini, sonrasında davalının, teşvik dosyası ile ilgili hiçbir bilgi vermediğini, davalının, devlet teşviklerini öne sürerek, yalnızca satış yapmaya odaklı çalıştığını ve satış sonrasında sorumluluğunu yerine getirmediğini, stant alanında sergilenen iki markadan bir tanesinin tescil belgesinin reddedilmesi sebebiyle teşvikten yararlanamayacaklarını öğrendiklerini, halbuki stant alanında sergilenen iki markalarından bir tanesinin anılan dönemde tescil edildiğini, diğerinin ise, başvuru aşamasında olup tescil işlemi başvuru aşamasında olan marka ile fuar katılımı yapılmaması gerektiğine dair davalının, taraflarını hiçbir şekilde bilgilendirmediğini, bu nedenle de teşvik dosyalarının reddedildiğini, davalının yanıltıcı tanıtımı ve eksik bilgilendirmesi sebebiyle maddi ve manevi olarak kayba uğradıklarını belirterek manevi tazminat haklarının saklı kalması kaydıyla, 9.045,00 USD’nin 13.02.2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın hukuki dayanağının olmadığını, taraflar arasında yapılan yurtdışı fuarlar milli katılım sözleşmesindeki yükümlülükler dışında müvekkilinin, davacıya hiçbir borcu ve yükümlülüğünün olmadığını, müvekkilinin, teşvik başvurusu yapma teşvik sağlama yetkisi, görevi ve yükümlülüğü olmadığı gibi faaliyet alanının da bu olmadığını, davacının tacir olması itibariyle devlet teşvikinin ne olduğu, teşvikten nasıl yararlanılacağı hususlarını kendisinin bilmesi gerektiğini, davalının kendi kusurlu davranışı ile devlet teşvikinden yararlanamamasından müvekkilinin sorumlu olmadığını, teşvik başvurusunun, marka tescil belgesi olmadığından reddedildiğini ve bu belgeyi temin edecek olanın da bizzat davacının kendisi olduğunu, müvekkilinin, katılımcılara ekstradan bilgi vermek amacıyla teşvik başvurusu için gerekli belgeler konusunda bilgilendirme yapıldığını, davacının talepleri haklı olmadığı gibi TBK’nun 82. maddesi uyarınca zamanaşımına uğradığını belirterek davanın gerek zamanaşımı gerekse esastan reddine, HMK’nun 329. maddesi uyarınca müvekkilinin, taraflarına ödeyeceği 7.316,00 TL vekalet ücretine mahkum edilmesine ve disiplin para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: İlk derece mahkemesince; davacının teşvik alamama olgusunun, davalının, sözleşme ve resmi makamlarca davalı organizatöre tevdii olunan sorumluklardan dolayı olmadığı, davalının üzerine düşen edimlerini yerine getirdiği, davacının iddialarını somut olarak kanıtlayamadığı, davacının markasını tescil ettirememesi nedeniyle ihracatçı birliği tarafından teşvik başvuru inceleme işlemlerinin değerlendirilmesinin durdurulduğu, davacı tarafın teşvik başvurusunun marka tescili yapılamaması nedeniyle durdurulmasından yaklaşık 7 ay sonra itiraz ederek davacının tebliğde yapılan değişiklikler nedeniyle ret edilmeleri şartlarının ortadan kalktığını beyanla … Birlikleri Genel Sekreterliğine tekrar başvurduğu, … Birlikleri Genel Sekreterliğinin ise davacıya daha önce talep edilen kapasite raporunun süresinde tevsik edilemediğini ifade ederek değerlendirme yapmasının mümkün olmadığını bildirdiği, tüm bu süreçlerin de davacı tarafın, davalıdan ayrı olarak kendisinin yapması gereken işler olduğu, bu işlerin eksik olmasının süreci olumsuz etkilediği ve davalı tarafın bu işlemler dolayısıyla bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; incelemede bahsedilen evrak eksikliğinin nereden ve nasıl oluştuğunun bilirkişi tarafından gerektiği gibi incelenmediğini, tescil işlemi başvuru aşamasında olan marka ile fuar katılımı yapılmaması gerektiğine dair davalının, taraflarını hiçbir şekilde bilgilendirmediğini, bu nedenle de teşvik dosyalarının reddedildiğini, davalının yanıltıcı tanıtımı ve eksik bilgilendirmesi sebebiyle maddi ve manevi olarak kayba uğradıklarını, talepleri olmamasına rağmen taraflarına ulaşılarak devlet teşviki vaadi ön plana çıkarılarak satış yapıldığını, ancak taraflarına teşvik kapsamında değerlendirilecek belgelerin var olup olmadığı hususunda bilgi vermediği gibi kontrol de yapılmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, fuar katılım sözleşmesi kapsamında davacının edimini yerine getirmediği iddiasıyla uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflar arasında, fuar katılım sözleşmesinin bulunduğu, davacının fuara katıldığı, fuar katılım ücretinin ödendiği hususlarında ihtilaf bulunmayıp çözülmesi gereken uyuşmazlık davacının fuara katılmasından sonra devlet teşvikini alamaması sebebiyle davacının bir kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, bu anlamda üstlendiği bir yükümlülük olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Bilirkişi heyeti 01/04/2019 teslim tarihli raporlarında, taraflar arasında imzalanmış olan fuar katılım sözleşmesi, gerçekleşen fuar organizasyonu, fuara sonrasında davacının devlet teşvik başvurusu konusunda bir anlaşmazlık bulunmadığı, davalının, teşvik başvuru belgelerini davacı taraftan talep ederek aldığı, aldığı belgeleri ihracatçı birliklere ulaştırdığı, bu belgelerin ihracatçı birliklere süresinde teslim edildiği, eksik olan belgelerin … Birlikleri Genel Sekreterliğince davacıdan talep edildiği, 5 ayrı belge eksiği olmasına rağmen davacının 4 belgeyi gönderdiği ve diğer 5. belgeyi (kapasite raporu) onaylatıp süresinde teslim edeceğini bildirdiği söz konusu kapasite raporunu süresinde teslim etmediği, teşvik inceleme işlemleri devam ederken bu defa davacının marka tescil başvurusunun Türk Patent Enstitüsü tarafından reddedildiğine yönelik belgenin … Birlikleri Genel Sekreterliğine davacı tarafından 29/06/2015 tarihinde gönderildiği ve 30/06/2015 tarihinde davacının markasını tescil ettirememesi nedeniyle ihracatçı birliği tarafından teşvik başvuru inceleme işlemlerinin değerlendirilmesinin durdurulduğu, davacının teşvik başvurusunun marka tescili yapılamaması nedeniyle durdurulmasından yaklaşık 7 ay sonra itiraz ederek tebliğde yapılan değişiklikler nedeniyle reddedilme şartlarının ortadan kalktığını beyanla … Birlikleri Genel Sekreterliğine tekrar başvurduğu, … Birlikleri Genel Sekreterliğinin ise, davacıya, daha önce talep edilen kapasite raporunun süresinde tevsik edilemediğini ifade ederek değerlendirme yapmasının mümkün olmadığını bildirdiği, incelenen ve irdelenen bu gelişmeler neticesinde davacının, davalı fuar organizatörü firmanın eksik bilgi vermesi sebebi ile sorumluklarını yerine getirmemesi nedenleri ile zarara uğradığı konusunda, davacı yanın belge düzeninin sağlayamamış olmasından kaynaklandığı görülen teşvik alamama olgusunun, davalı yanın sözleşme ve resmi makamlarca davalı organizatöre tevdii olunan sorumluklardan olmadığı, davacı yanın iddialarının somut olarak kanıtlanamadığı bildirilmiştir. Somut olayda, davacının teşvik başvurusunu inceleyen … Birlikleri Genel Sekreterliği 02/03/2015 tarihli yazısı ile eksik belgelerin bulunduğunu belirterek davacıdan tamamlamasını istediği, davacının 23/03/2015 tarihli yazısı ile kapasite raporu dışında (bu belgeyi de onaylatıp süresinde teslim edeceğini bildirdiği) diğer eksik belgeleri gönderdiğini belirttiği, … Birlikleri Genel Sekreterliği 30/06/2015 tarihli yazısı ile, “…” markasının tescil başvurusunun Türk Patent Enstitüsü tarafından reddedilmesi sebebiyle teşvik başvuru inceleme işlemlerinin değerlendirilmesi imkanının bulunmadığının bildirildiği, davacının 18/02/2016 tarihli yazısı ile, tebliğde yapılan değişiklikler nedeniyle redde esas durumun varlığının ortadan kalktığından bahisle karara itiraz ettiklerini belirterek başvuru dosyasının yeniden incelenmesinin talep edildiği, … Birlikleri Genel Sekreterliğinin ise 29/04/2016 tarihli yazısı ile, kapasite raporunun onaylatılıp süresinde teslim edileceği bildirilmesine rağmen süresinde sunulmaması sebebiyle itirazın değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığının davalıya bildirildiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, 05-08 Mayıs 2014 tarihinde Sao Paulo, Brezilya’da gerçekleştirilecek … Fuarının tanıtımına ilişkin dava dilekçesi ekinde sunulan belgenin başlığında fuarın %70 devlet destekli olduğu belirtilse de, ne bu belgede ne taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan 19 maddeden ibaret Yurtdışı Fuarları Milli Katılım Sözleşmesinde, ne de taraflar arasındaki e-mail yazışmalarında (dava dilekçesi ekinde sunulan ve teşvik prosedürünün davalı tarafından yürütüleceğine dair e-maillere konu fuarların başka fuarlar ile ilgili olduğu) davalının, fuara katılım sağlanması sebebiyle devlet teşvikinin alınması ile ilgili işlemlerin kendisi tarafından yürütüleceği ve davacının bu anlamda sahip olması gereken belgeler konusunda bilgi verme ve kontrol etme gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, buna rağmen davalının, içinde davacının da bulunduğu birden fazla alıcıya gönderdiği 24/04/2014 tarihli e-mail ile, teşvik başvurusu ile ilgili gerekli evrakların neler olduğu belirtilerek 25/04/2014 tarihine kadar ulaştırılmasının istendiği, ayrıca fuar tarihinden sonra teşvik başvurusu ile ilgili gerekli evrakların neler olduğu belirtilerek, 15/05/2014 tarihli e-mail ile 22/05/2014 tarihine kadar; 03/06/2014 tarihli e-mail ile ise en kısa zamanda ulaştırılmasının istendiği, tarafların birbirine teşvik başvurusunun sonucunun ne olduğuna dair e-mailler gönderdiği, teşvik başvurusunun başlangıçta, davacıya ait markanın tescil edilmemesi sebebiyle, sonrasında ise başta sunulması istenip de süresinde sunulmayan belgenin bulunmaması sebebiyle yani davacıdan kaynaklanan sebeplerle olumsuz sonuçlandığı, bu anlamda teşvik başvurusu ile ilgili süreci takip ve kontrol etmek ile ilgili bir yükümlülüğü bulunmayan davalının bir sorumluluğunun bulunmadığı, kaldı ki buna rağmen davalının, teşvik başvuru belgelerini davacıdan talep ederek temin ile ihracatçı birliğine ulaştırdığı anlaşılmakla Mahkemece tesis edilen karar isabetlidir. Açıklanan sebeplerle ilk derece mahkemesince tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/378 Esas, 2019/382 Karar ve 11/06/2019 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.19/04/2023