Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3070 E. 2020/1119 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3070 Esas
KARAR NO : 2020/1119
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/05/2019
NUMARASI : 2019/227 Esas, 2019/490 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı (… A.Ş. ve … A.Ş’nin kurmuş oldukları) … Girişimi isimli ortaklık arasında 15/05/2007 tarihli ” … İsale Sistemi için ikram servisi ve kat hizmetleri ve çamaşırhane hizmetleri tedariki (alt-sözleşme)” sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ve ek sözleşmeler gereğince davalı ortaklığa hizmetlerin verildiğini, bakiye bedelin ihtara rağmen ödenmediğini, davalı aleyhinde İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Dava dilekçesinin tebliğine ilişkin tebligat parçasına rastlanmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesi iddia, savunma, tüm dosya kapsamına nazaran; İcra takip dosyası incelendiğinde, takibin adi ortaklığa karşı açılmış olduğu, adi ortaklığın kimlerden oluştuğuna ilişkin de bir açıklama bulunmadığı, adi ortaklığa karşı yapılacak icra takibinin ve itirazın iptali davasının tüm ortaklara yöneltilmesi gerektiğinden bahisle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin davalı şirketin hukuki mahiyetini ve içeriğini tespit etmek için ilgili vergi kayıtlarını ve ticaret sicil kayıtlarını celp etmeden karar verdiğini, mahkemenin hiçbir somut dayanak göstermeden davayı reddettiğini, oysa söz konusu kayıtların celp edilmiş ya da taraflara bu konuda bir beyan hakkı tanınmış olsaydı davalı şirketin ortaklarının Türk olan fakat yabancı bir ülkede yabancı kanunlara göre kurulmuş bir tüzel kişiliği olan ve yine Türkiye’de şube açılışı bulunan bir tüzel kişilik olduğunun mahkemece tespit edileceğini, davalı şirketin unvanının … olsa da söz konusu şirketin Libya kanunlarına göre kurulmuş bir şirket olup yukarıdaki adreste kayıtlı VKN:… vergi kimlik numarasıyla şube atılışı bulunan ve tüm idaresini buradan devam ettiren tüzel kişiliğe sahip şirket olduğunu, kaldı ki, aynı alacak için ortaklığın tarafları olan … A.Ş. ile … A.Ş,’ne İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1112 Esas sayılı dosyası ile alacak davası açtıklarını, mahkemece söz konusu şirketin tüzel kişiliğe haiz bir yabancı şirket olduğundan bahisle davanın Pasif husumet yokluğu sebebiyle reddedildiğini, kararın Ocak 2019 tarihinde kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, davacının davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla aleyhinde giriştiği takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir. İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının borçlu … (…) (Vergi No:…) aleyhinde 1.551.250 USD asıl ve 235.821,45 USD faiz olmak üzere toplam 1.787.071,45 TL üzerinden takip başlattığı anlaşılmıştır. Davacının adi ortaklık olarak davalılar … A.Ş ile … A.Ş. aleyhine açtığı alacak davasında, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 15/11/2018 tarih, 2016/1112 Esas, 2018/1140 karar sayılı kararında, davalılar vekili tarafından dosyaya sunulan Bingazi Başkonsolosluğunun 04/04/2007 tarih 273-145 sayılı yazısından dava dışı …Girişimi şirketinin 2006 yılında Libya’da kurulduğu, tüzel kişiliğinin bulunduğu, Libya Ticari ve Vergi Kanunlarına tabi olduğu, şirketin %67 hissesinin … A.Ş’ne ve %33‘ünün … A.Ş.’ye ait olduğunun anlaşıldığı, davanın sözleşmenin tarafı olan …Ortak Girişimi’ne yöneltilmesi gerektiğinden bahisle, pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verdiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davalının tüzel kişiliğe haiz olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu sebeple tesis edilen kararda isabet bulunmadığından ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,2-İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/227 Esas, 2019/490 Karar, 16/05/2019 tarihli kararının HMK 353/1.a.4 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-İstinaf yargılaması aşamasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 165,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,6-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-4 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.23/06/2020