Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/3060 E. 2023/291 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/3060 Esas
KARAR NO: 2023/291
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI: 2014/552 Esas, 2017/530 Karar
DAVA: KAYIT KABUL
KARAR TARİHİ: 09/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; alacağını, müvekkili şirkete devir ve temlik eden … Bankası Anonim Şirketi ile müflis … arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan borçların ödenmemesi sebebiyle müflis şirket hakkında yasal takip işlemlerine geçildiğini, iflasın açıldığı 26/11/2013 tarihi itibariyle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında mevcut alacak tutarı 43.769,16 TL, Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında mevcut alacak tutarı 2.747.628,09 TL, Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında mevcut alacak tutarı 1.068.163,64 TL’nin aynı alacağı ilişkin olarak İstanbul … İflas Müdürlüğünün … iflas ve … iflas sayılı dosyalarında yapılmış olan kayıt başvuruları ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla iflas masasına kaydı talebinin, iflas idaresinin, alacağın ihtilaflı olduğu gerekçesiyle kaydı talep edilen alacaklarının tamamen reddine karar verdiğini belirterek yapılacak olan 2. alacaklar toplantısına ret edilen nakdi alacakların toplamı olan 3.859.560,89 TL oranında katılmalarına, iflas idaresi tarafından reddedilen alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı iflas idaresi vekili cevap dilekçesinde; İstanbul 50. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/202 Esas sayılı dosyasından 26.11.2013 tarihinden geçerli olmak üzere iflasına karar verilen müflis … Sanayi ve Ticaret A.Ş. hakkındaki iflas tasfiyesinin İstanbul … İflas Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, iflas masasına alacağın kaydına yönelik yapılan taleplerin bankaya olan borcun tespitinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle reddedildiğini, kredi sözleşmesinin ilgili maddelerinin bağlayıcı bir özellik taşımadığını, mukayeseli hukukta delillerin serbestçe değerlendirilmesi ilkesinin Medeni Usul Hukukunun temel bir ilkesi olduğunu, Genel Kredi Sözleşmelerinin delil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: İlk derece mahkemesince; müflis …nden, davacının mevcut alacaklarının bu şirketin kendi kredi risklerinden kaynaklanmayıp ayrıca …Anonim Şirketi ve … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin kredi risklerine karşı verilmiş kefaletinden dolayı da sorumlu olduğundan davacının 26/11/2013 iflas tarihi itibari ile Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 43.769,16 TL, Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 2.747.628,09 TL ve Uşak … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında 1.068.163,64 TL olmak üzere toplam 3.859.560,89 TL alacaklı olduğundan bahisle davanın kabulü ile, toplam 3.859.560,89 TL’nin davalı müflis şirket iflas masasına kayıt ve kabulüne dair karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; verilen kararın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadığını, banka tarafından iflas tarihinden önce başlatılan icra takipleri dikkate alınarak hesaplama yapıldığını, oysaki bu takiplere dayanak hesap katlarına müflis şirket tarafından itiraz edildiğini, bu nedenle banka tarafından iflas tarihinden önce yapılan icra takipleri kesinleşmiş olsa bile iflas idaresi açısından bir bağlayıcılığı olmayacağı gibi yapılacak yargılamada da itiraza uğramış hesap katına istinaden başlatılan icra takibine dayanarak sonuca gidilmesinin hatalı olduğunu, müflis şirketin, kararda hüküm altına alınan miktar kadar davacıya borcu bulunmadığını belirterek ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, İİK’nun 235. maddesinde düzenlenen sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. m). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Çünkü 235.maddede açıkça 223. maddesi saklı tutulmuştur. İİK 223/3. fıkra son cümleye göre, bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında İflas idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları, kendilerine tebliğ tarihinden itibaren başlar. İİK 223/3. fıkrasına göre yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle İflas idaresinin kararlarının kendisine tebliğini istememiş olan alacaklı için sıra cetveline itiraz davası açma süresi yukarıda belirtildiği üzere, sıra cetvelinin ilanından itibaren işlemeye başlar. Somut davada, İstanbul 2. İflas Müdürlüğü … tasfiye sayılı dosyasında vermiş olduğu 18/08/2016 tarihli yazı cevabında, İstanbul 50. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/11/2013 gün ve 2013/202 Esas sayılı dosyasında saat 11:16’dan itibaren …nin iflasına karar verildiği, … Bankası A.Ş. (… A.Ş.) vekili tarafından kayıt no:.. ile 43.769,16 TL, kayıt no:.. ile 2.938.301,09 TL ve kayıt no:… ile 1.068.163,64 TL alacak kayıt talebinde bulunulduğu, hazırlanan sıra cetvelinde, müflis şirket yetkilisinin beyanı ve ibraz edilen belgelerin incelenmesi neticesinde alacaklı bankaya olan borcun tespiti yargılamayı gerektirdiğinden bahisle reddine karar verildiği, sıra cetvelinin 08/08/2014 tarihinde … Gazetesinde, 12/08/2014 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, kararın tebliği için alacaklı tarafından masraf yatırıldığı, söz konusu alacağa ilişkin iflas idaresince verilen red kararının alacaklı vekiline 18/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, 15 günlük hak düşürücü sürenin bu tarihten itibaren başlayacağı, buna göre ise davanın 29/08/2014 tarihinde yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 25/11/2015 tarihli raporda, bankalar muhasebe işleyişi açısından şubeler nezdinde gerçekleştirdikleri işlemlere ilişkin olarak günlük toplu kayıtlar oluşturduğundan, müşteri işlemlerinin ticari defterlerde izlenme imkanı bulunmadığı, bu itibarla davacı şirketin dava dosyasında sunmuş olduğu, davalı borçlu şirketin banka nezdindeki hesap hareketlerini gösteren hesap ekstrelerinin dikkate alındığı, Uşak … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamelerinde, 07/02/2013 keşide tarihi itibari ile davacı yanın davalı yandan toplamda 2.988.416,24 TL, 180.041,60 Euro, 15,00 USD alacaklı olduğunun görüldüğü, dava dosyası içerisinde davalı şirketin anılan ihtarnamelere cevap verdiği veya ihtarnamelerde yer alan borç tutarlarına itiraz ettiği yönünde herhangi bir belgeye rastlanmadığı, asıl alacaklı bankanın 07/02/2013 kat ihtar tarihi ile 13/02/2013 takip tarihi arasında geçen süreçte temerrüt faizi işletmeye başladığı, takip süreci başladıktan sonra davalı şirketten bir kısım tahsilatların yapıldığı, 26/11/2013 iflas tarihi itibari ile yaptırılan kapak hesaplarına göre davacı yanın iflas masasına aynı tarihte yapmış olduğu müracaat da Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 43.769,16 TL, Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 2.747.628,09 TL, Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 1.068.163,64 TL alacaklı olduğu, bununla birlikte kat ihtarı ile takip tarihi arasında işleyen faiz tutarlarının ne olduğu, dolayısıyla takipte talep edilen tutarlara takip tarihi itibari ile nasıl ulaşıldığı tespit edilemediğinden davacı şirket tarafından bu hususların net olarak izlenebilmesini sağlayacak detaylı dökümlerin dosyaya sunulması halinde takipteki alacak taleplerinin yerinde olup olmadığı yönünde değerlendirme yapılmasının mümkün olabileceği, davalı müflis şirketin … İflas İdaresindeki … esas sayılı dosyasına sunulan ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde, 26/11/2013 iflas tarihi itibariyle kendi ticari defter kayıtlarına nazaran davacı bankaya 25.682,39 TL anapara borcunun bulunduğu bildirilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 13/12/2016 tarihli ek raporda, davacı yanın dava dosyasına sunduğu yeni bilgi ve belgeler çerçevesinde yapılan yeniden değerlendirme sonucunda, davacı yanın … numaralı ihtarname konusu alacak için Uşak … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında talep edebileceği tutarın 952.390,69 TL (icra takip tutarı 931.992,16 TL) olduğu, … numaralı ihtarname konusu alacak için Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında talep edebileceği tutarın 54.258,72 TL (icra takip tutarı 52.246,99 TL) olduğu, … numaralı ihtarname konusu alacak için Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında talep edebileceği tutarın 2.423.350,42 TL (icra takip tutarı 2.418.528,88 TL) olduğu, heyetçe hesaplanan tutarlar ile icra takibine konu edilen tutarların farklı oldukları, ancak hesaplanan tutarların icra takibine konu tutarlardan fazla oldukları anlaşıldığından talep ile bağlılık ilkesi gereği davacı yanın takibe konu ettiği tutarların kabul edilebileceği, davacı yanın iflas eden davalı şirketten mevcut alacaklarının firmanın salt kendi kredi risklerinden kaynaklanmayıp ayrıca … Anonim Şirketi ve … Anonim Şirketi kredi riskleri mevcut kefaletinden dolayı da sorumluluğu bulunduğunun dava dosyası içerisinde yer alan belgelerden anlaşıldığı, bu itibarla davacı yanın 26/11/2013 iflas tarihi itibariyle talep edebileceği tutarın takip dosyalarında yapılan kapak hesapları doğrultusunda, ayrıca kök raporda da belirtildiği üzere 2013/665 esas sayılı dosyada 43.769,16 TL, 2013/682 esas sayılı dosyada 2.747.628,09 TL ve 2013/681 esas sayılı dosyada 1.068.163,64 TL olmak üzere toplam 3.859.560,89 TL olduğu bildirilmiştir. İstanbul … İflas Müdürlüğünün … tasfiye sayılı dosyasında iflas masasına kayıt ve kabulü talep edilen alacakların aynı zamanda, … San. ve Tic. A.Ş.’nin tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü İstanbul … İflas Müdürlüğünün … ve … San. ve Tic. A.Ş.’nin tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü İstanbul … İflas Müdürlüğünün … tasfiye sayılı dosyaları kapsamında iflas masasına kayıt ve kabulünün talep edildiği, iflas idaresinin, alacağın kaydına yönelik talebi tümden reddettiği anlaşılmıştır. Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında, toplam 54.246,99 TL; … Esas sayılı dosyasında toplam 931.992,16 TL; … Esas sayılı dosyasında toplam 2.418.528,88 TL üzerinden alacaklı … Bankası AŞ tarafından müflis … İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’nin de aralarında bulunduğu birden çok borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, takiplerin 3.000.000 TL bedelli, 08/02/2013 vade tarihli senede dayandığı, iflas tarihi olan 26/11/2013 tarihi itibariyle Uşak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında, toplam 43.769,16 TL; 2013/681 Esas sayılı dosyasında toplam 1.068.163,64 TL; 2013/682 Esas sayılı dosyasında toplam 2.747.628,09 TL üzerinden kapak hesabı yapıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporunda tespit edilen alacak miktarları yönünden davanın kabulüne dair karar verilmiş olup davalı iflas idaresi vekilinin istinafı, hesap katlarına müflis şirket tarafından itiraz edilmesine rağmen buna dayanarak başlatılan icra takiplerine göre taraf ticari defterleri üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmesine yöneliktir. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 195. maddesinde iflasın açılmasının müflisin borçlarını muaccel kılacağını, iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının asıl alacağı ilave edileceği belirtilmiştir. Somut davada, kredi ilişkisinin varlığı ihtilaf konusu olmayıp dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelerden borçlu müflis şirketin kullanmış olduğu kredilerden dolayı iflas tarihinden önce kat ihtarı ile başlatılan süreç sonrasında borçlu müflis şirket hakkında icra takipleri başlatıldığı, icra takiplerinin kesinleştiği, daha sonraki aşamada davalı şirket hakkında iflas kararı verildiği sabittir. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan kök ve ek raporlarda, sunulan kayıt ve belgeler üzerinden alacağını davacıya temlik eden banka alacağı ayrıntılı şekilde hesaplanmıştır. Davalı vekili kat ihtarına itiraz edildiğini iddia etsede buna yönelik bir belgeye dosya kapsamında rastlanmamıştır. Ayrıca bilirkişi raporu taraflara ait ticari defterler de incelenmek suretiyle tanzim edilmiştir. Yapılan açıklamalar uyarınca mahkemenin bilirkişi raporu ile tespit edilen alacağa yönelik kayıt kabul kararında bir isabetsizlik olmadığından davalı iflas idaresi vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Açıklanan sebeplerle ilk derece mahkemesince tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/552 Esas, 2017/530 Karar ve 13/06/2017 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1b-1. bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davalı vekili tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361/1.fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.09/03/2023