Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2954 E. 2023/262 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2954 Esas
KARAR NO: 2023/262
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2018
NUMARASI: 2017/880 Esas, 2018/1491 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait araçların ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla davalı aleyhinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: geçiş ücretlerinin zamanında ödenmemesinin bizzat alacaklı ve alacaklının yetkili kıldığı bankalardan kaynaklı olduğunu, söz konusu dönem içerisinde … A.Ş’nin anlaşmalı olduğu … Bankası A.Ş ile … A.Ş tarafından sistem arızası nedeni ile bankaca işlem yapılamadığını aksaklıkların kısa süreli aksaklıklar olmayıp giderilmesinin uzun süre aldığını, ihlalli geçişlerin tebliğ edilmediğini, ilgili firmadan ses kayıtları ve görüşmeler getirtildiğinde müvekkilinin süresi içinde ödeme yapmak için tüm çarelere başvurduğunun ve davacının sistem hatasının kabul ederek müvekkilinin mağdur edilmeyeceğine ilişkin bilgi verdiğinin anlaşılacağını, ceza miktarının fahiş olup müvekkilinin iflasına neden olacağını, davacının geçişlerin nakit ödenebileceği yönündeki iddiasının kanunen 15 gün içerisinde ödeme yapılabileceği yönündeki düzenleme nedeni ile geçerli olmadığını belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; davalı şirkete ait araçların geçiş ihlalleri yaptıkları, cihazlarında yeterli bakiye bulunmadığından zaman zaman kara listeye alındıkları gerekçesi ile davanın KABULÜNE, Bakırköy … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında davalı tarafın 18.775,00 TL borçlu olduğunun tespiti ile bu miktar üzerinden itirazın iptali ve takibin devamına, 3.755,00 TL’sına takipten tahsile kadar ticari avans faizi uygulanmasına, 3.755,00TL’sına %20 icra inkar tazminatı uygulanmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar yasal süresi içerisinde taraflarca istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30. maddesinin 7. Fıkrasındaki düzenleme gereğince davalının süresi içinde geçiş ücretini ödemediğini, Anayasa Mahkemesinin 18/1/2018 Tarihli ve E: 2017/166, K: 2018/8 Sayılı Kararı’nda “…ödemenin hangi süre içerisinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir.” şeklinde tespit edildiğini, geçiş ücreti ve ceza tutarının asıl alacak miktarını oluşturduğunu, bu miktar üzerinden icra inkar tazminatına ve asıl alacağın tamamına takip tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı şirket istinaf dilekçesinde; geçiş ücretlerinin ödenmemesindeki kusurun davacı … davacının anlaşmalı olduğu bankalara ait olduğunu, bankaların sistemsel arızaları nedeni ile ödemelerin gerçekleştirilemediğini, 15 günlük ödeme süresi içerisinde davacıya birçok kez mail atıldığını, mağdur edilmeyecekleri bilgisi verilmesine rağmen takip başlatıldığını, geçişlerin tarihi itibari ile şirket hesaplarında yeterli bakiye bulunup bulunmadığı, sistemsel arıza olup olmadığı yönünde inceleme yapılmadığını, davanın reddi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince davacının geçiş ihlalinden kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir. Davalı adına kayıtlı araçların ihlalli geçiş yaptığı gerekçesi ile davacı tarafından davalı aleyhinde 24.03.2017 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası ile ihlalli geçiş ücreti ve 10 katı ceza tutarı olmak üzere toplam 41.306,65 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının takibe itiraz etiği, takibi durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı, davacının 31.05.2018 tarihinde icra müdürlüğüne müracaat ederek icra takibinin dayanağı olan 6001 Sayılı Kanunun 30. maddesi uyarınca tahakkuk etmekte olan “geçiş ücretinin on katı tutarındaki para cezalarının ” 7144 sayılı Torba Yasanın 18. maddesi ile “dört katı”na düşürüldüğü gerekçesi ile “Geçiş Ücreti : 3.755,15 TL, ceza tutarı : 15.020,60 TL (geçiş ücretinin dört katı) TOPLAM:  18.775,75 TL (ASIL ALACAK) üzerinden itirazın iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. İhlalli geçişler konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır, uyuşmazlık ödeme yapılmamasının davalının kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, icra inkar tazminatı ve faiz konusunda tesis edilen kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktalarında toplanmıştır. İnceleme, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılmıştır. Mahkemece uyuşmalık konularında bilirkişi raporu alınmıştır. 12.07.2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalıya ait araçların ihlalli geçiş yaptıkları İstanbul – Bursa – İzmir Otoyolunda giriş ve çıkış gişelerinin ve bariyerlerin bulunduğu, gişelerde nakit, kredi kartı, banka kartı, OGS veya HGS vasıtasıyla ödeme yapılabileceği belirtilmiştir. Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.. ..” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir. 6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır. Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir. Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada, Anayasa Mahkemesi 18.01.2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmadan ihlalli geçiş sebebi ile yaptırım uygulayabileceği anlaşılmaktadır. Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya HGS veya OGS sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. OGS ve HGS kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. Somut uyuşmazlıkta, davacının özel hukuk hükümlerine tabi ticari şirket olduğu, davacıya, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için farklı hukuki rejim ve usulleri düzenleme yetkisi verildiği, ihlalli geçiş halinde geçiş ücretinin mutlaka geçişi izleyen 15 (on beş) gün içerisinde sadece … Bankası ya da … şubelerine ödenmesi gerektiği, davacı tarafından 24.03.2017 tarihinde başlatılan takipten sonra, 16.05.2018 tarihli değişiklik ile “…geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.. ..” hükmündeki “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirildiği, yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibari ile geçiş ücreti davalıdan tahsil edilmediğinden bu durumdan davalınında faydalandığı, davalının ihlalli geçişleri bildiği, geçiş ücretlerinin süresinde ödenmediği, 3.755,15 TL ihlali geçiş ücreti, 15.020,60 TL 4 katı ceza tutarı olmak üzere toplam 18.775,75 TL asıl alacak yönünden takibin devamına ve bu miktar üzerinden icra inkar tazminatına ve takip tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği, mahkemece icra inkar tazminatı ve faiz konusunda tesis edilen kararda isabet bulunmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile yeniden hüküm tesisi gerektiğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun REDDİNE, 2-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/880 Esas, 2018/1491 Karar ve 28/12/2018 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 3-Davanın KABULÜNE, a)Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptali ile takibin 3.755,15 TL geçiş ücreti ile 4 katı olan 15.020,60 TL ceza tutarı olmak üzere toplam 18.775,75 TL alacak yönünden DEVAMINA, b)Takip bedeli 18.775,75 TL ye takipten itibaren takipte talep edilen faizi aşmamak kaydıyla değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, c)Takip konusu kabul edilen asıl alacak tutarı olan 18.775,75 TL üzerinden hesaplanacak %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, d)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 1.282,57 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 498,89 TL harcın mahsubu ile bakiye 783,68 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, e) yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, f)Davacı tarafından karşılanan posta-telgraf ücreti, bilirkişi ücreti olan 730,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, g)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT gereğince davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, İstinaf Başvurusu Yönünden; 4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 321,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 141,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE, 5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 6-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA, 7-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 8- Davacı tarafça yapılan 165,70 TL istinaf harcı toplamı ile 18,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 184,20 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 9-6100 sayılı HMK’nın 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra artan kısmın yatıran tarafa İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.2 bendi ile aynı yasanın 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.02/03/2023