Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2919 E. 2023/220 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2919 Esas
KARAR NO: 2023/220
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 10/04/2018
NUMARASI: 2016/655 Esas, 2018/383 Karar
BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/681 ESAS 2017/4 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili asıl dosyada dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı şirketle arasındaki ticari ilişki gereği düzenlediği … nolu 607,94 TL bedelli, … nolu 236,00 TL bedelli, … nolu 8.195,24 TL bedelli, … nolu 8.326,08 TL bedelli, … nolu 9.326,08 TL bedelli, … nolu 82,60 TL bedelli, … nolu 9.817,60 TL bedelli, … nolu 2.548,80 TL bedelli, … nolu 268,16 TL bedelli, … nolu 873,20 TL bedelli fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’si oranında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı şirketten 09/04/2015 tarihli, 1.667,34 TL bedelli, 17/04/2015 tarihli 4.977,02 TL bedelli, 20/04/2015 tarihli 611,71 TL bedelli, 27/04/2015 tarihli, 815,62 TL bedelli, 07/03/2015 tarihli 4.752,98 TL bedelli , 02/05/2015 tarihli, 5.885,71 TL bedelli, 05/05/2015 tarihli 2.501,10 TL bedelli, 15/05/2015 tarihli 569,47 TL bedelli faturalar karşılığında hizmet satın aldığını, bu hizmet bedellerinin ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, takipten önce davalının 1.297,13 TL ödeme yaptığını belirterek davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; davacının icra takibinde borcun sebebini ve faturaları belirtmediğini, mevcut olmayan bir alacak için icra takibi yapıldığını, davacının yine müvekkili hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında da takip başlattığını ve bu takibe de itiraz ettiklerini, yanlış hesaplama yapılmaması için iki takibin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine ve davacının % 20 oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI Mahkemece; davacının ticari defterlerine göre davacının asıl davada 10 adet faturadan kaynaklı 39.281,70 TL alacağı, birleşen davaya konu faturalar nedeniyle de 21.780,95 TL alacağı bulunduğu, böylece asıl ve birleşen davalarda davacının davalıdan toplam 59.395,31 TL alacaklı olduğu; davalının defterlerine göre ise davalının davacıya 49.577,71 TL borçlu bulunduğu, aradaki farkın 10/07/2015 tarih ve … sıra numaralı 9.817,60 TL faturanın davalı defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, sevk irsaliyesinde 9.817,60 TL bedelli fatura konusu malın teslim edildiğine dair imza bulunduğu, ayrıca davalının imzasının bulunduğu teklif formunda anılan fatura konusu malında yer aldığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile takibin 38.911,49 TL alacak yönünden kabulüne, birleşen davanın kabulü ile davalının takibe itirazının iptaline, asıl ve birleşen davalarda alacağın % 20’si tutarında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Asıl davada karar yasal süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; bilirkişi raporunda 10/07/2015 tarih, … nolu 9.817,60 TL bedelli faturanın müvekkilinin defterlerine işlenmediğinin tespit edildiğini, davacının bu faturayı müvekkiline teslim ettiğini ispatlayamadığını, sunulan sevk irsaliyesi fotokopi olup imzanın net görünmediğini, diğer faturalardan ya da müvekkilinin teklif formundan hareketle anılan fatura konusu malın müvekkiline teslim edildiğinin kabul edilemeyeceğini, bu nedenle … nolu 9.817,60 TL bedelli fatura yönünden de alacağa hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.Dosya kapsamından; davacı şirketin toplam 39.281,60 TL bedelli 10 adet fatura alacağının tahsili için, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresinde takibe itiraz ettiği, bunun üzerine takibe itirazının iptali ve takibin devamı için bu davanın açıldığı görülmektedir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile takibin 38.911,49 TL alacak yönünden devamına, birleşen davanın kabulü ile davalının takibe itirazının iptaline karar verilmiş, davalı vekili asıl davada hükmolunan 10/07/2015 tarih ve 9.817,60 TL bedelli fatura konusu alacak yönünden, alacağın ispatlanmadığını belirterek hükmü istinaf etmiştir.İstinaf konusu edilen uyuşmazlık; davacının 10/07/2015 tarih, … nolu 9.817,60 TL bedelli faturadan kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesinde alınan bilirkişi ek ve kök raporunda; tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, tarafların defterleri arasındaki farkın 10/07/2015 tarih ve 9.817,60 TL bedelli faturanın davalının ticari defterlerine kaydedilmemesinden kaynaklandığı, anılan faturaya ilişkin sevk irsaliyesinde teslim alanın imzasının olduğu ancak imzanın net görünmediği belirtilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 222/2 fıkrası; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” hükmünü düzenlemektedir.Alacağının varlığını ve miktarını ispat yükü davacıya ait olup davacı, fatura konusu malı teslim ettiğini usulüne uygun delillerle kanıtlamalıdır. Somut olayda, davacının defterlerine işlenen, ancak davalının defterlerine kaydedilmeyen 10/07/2015 tarih ve 9.817,60 TL faturaya ilişkin sevk irsaliyesinde, teslim alanın imzasının yer aldığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi rapor ve ek raporunda da, söz konusu sevk irsaliyesinde teslim alanının imzasının bulunduğu belirtilmiş, davalı, imzanın sahteliği ya da çalışanına ait olmadığı yönünde raporlara herhangi bir itirazda bulunmamıştır. Bu durumda sevk irsaliyesinin teslim alan kısmında davalı çalışanın imzanın bulunduğu, 10/07/2015 tarih ve 9.817,60 TL faturaya konu malın davalının imzasının yer aldığı teklif formunda da yer aldığı gözetildiğinde, mahkemece anılan fatura konusu alacak yönünden de davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/655 Esas, 2018/383 Karar ve 10/04/2018 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 349,81 TL harçtan mahsubu ile bakiye 169,91 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE,3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b.1 bendi ile aynı kanunun 362/1-a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.23/02/2023