Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2721 E. 2023/65 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2721 Esas
KARAR NO: 2023/65
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 13/02/2019
NUMARASI: 2016/1033 Esas, 2019/150 Karar
DAVA: İtirazın İptali ( Danışmanlık Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/01/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği müvekkili şirketin davalı şirkete iletişim danışmanlığı hizmeti verdiğini, süresinde bildirimde bulunulmaması nedeniyle sözleşme süresinin 31/12/2016 tarihine kadar uzadığını, ancak müvekkili şirketin 01/03/2016 tarihine kadar davalıya hizmet verdiğini, davalının bakiye 10.620,00 TL hizmet bedelini ödememesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini belirterek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; tarafların, sözleşmenin 31/01/2016 tarihinde sonlanması ve birbirlerinden herhangi bir hak talebinde bulunmayacaklarına dair sözlü mutabakata vardığını, ancak davacı şirketin bu doğrultuda hazırlanan fesih protokolünü imzalamaktan kaçındığını, davacıdan 2016 yılı Ocak ayından sonra herhangi bir hizmet alınmadığını belirterek davanın reddini ve % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; takip konusu faturanın sadece davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde yer almadığı, davacı şirketin fatura konusu hizmeti verdiğini ispatlayamadığı, davacının takibinde kötü niyetli olduğuna dair bilgi ve belge de bulunmadığı gerekçesiyle davanın ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile verildiğini, kararın tebliğinden sonra gerekçeli istinaf dilekçesini sunacaklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, hizmet bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacı şirketin 01/02/2016 tarih ve 10.620,00 TL bedelli fatura alacağının tahsili için davalı şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında takip başlattığı, davalının yasal süresinde borca itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı alacaklı şirkete 20/10/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacının tebliğden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içinde takibe itirazın iptali ve takibin devamı için eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.Mahkemece, davacının fatura konusu hizmeti verdiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir.Davacı vekili karara karşı istinaf yoluna başvurduğu, 17/04/2019 tarihli süre tutum dilekçesinde istinaf nedenlerinin açıklanmadığı, kararın davacı tarafa 22/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. HMK’nın 342/2-e bendi uyarınca istinaf dilekçesinde başvuru sebepleri ve gerekçesi gösterilir. Bununla birlikte aynı maddenin 3 fıkrası; “İstinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355 inci madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır” düzenlemesine; HMK’nın 355. maddesinde ise; “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re’sen gözetir.” düzenlemesine yer verilmiş ve 352/1. maddesinde de başvuru şartlarının yerine getirilmemesi ya da başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği belirtilmiştir.Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak iş, HMK’nun 342/2/e 342/3. maddesinde belirtildiği üzere, istinaf dilekçesini reddetmeden, HMK’nun 352 ve 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere istinaf isteminin incelenip sonucuna göre karar verilmesidir (Yargıtay 12.HD’nin2019/16662 Karar sayılı kararı) Somut davada, davacı vekilinin süre tutum dilekçesinde istinaf nedenlerinin açıklanmadığı, ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılıkta bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nun 353/1-b-1. maddesi gereği davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1033 Esas, 2019/150 Karar ve 13/02/2019 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.19/01/2023