Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2678 Esas
KARAR NO: 2023/64
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 04/03/2019
NUMARASI: 2018/581 Esas, 2019/240 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/01/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında reklam yayınlarına dair sözlü anlaşma bulunduğunu, verdikleri hizmet nedeniyle 88.500,00 TL cari alacakları olduğunu, davalının 40.000,00 TL ödeme yaptığını, kalan borcun ödenmemesi üzerine K. Çekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı doyasında takip başlattıklarını, davalının takipte yetkiye ve borca itiraz ettiğini, dava konusu alacak para alacağı olduğundan müvekkili şirketin adresinin bulunduğu icra dairesinin yetkili olduğunu, bu nedenle takipte yetkiye itirazın haksız olduğunu, davalı taraf takibe itirazında alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüşse de, faturanın 2014 yılında düzenlenmesi ve takibin 2017 yılında başlatılması karşısında, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığını, ayrıca müvekkili şirkete ait kayıtlar incelendiğinde davalının bakiye fatura bedelini ödemediğinin ortaya çıkacağını belirterek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’si oranında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; davacının 28/03/2014 tarihinde müvekkili şirkete 88.500,00 TL … Gazetesi reklam bedeli faturası kestiğini, faturanın 40.000,00 TL’sini ödediklerini, kalan bakiye yönünden herhangi bir hizmet almadıklarından takibe itiraz ettiklerini, takip konusu alacağın cari hesaba dayandığını ve likit olmadığını belirterek davanın reddine ve alacağın % 20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davalının takibe konu faturanın 40.000,00 TL’sini ödediği, davalının inceleme günü ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının 48.500,00 TL alacağı bulunduğu, bu nedenle davacının HMK 222/5.maddesi gereği iddiasını ispat etmiş sayılacağı, alacağın likit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının takibe itirazının iptaline ve alacağın % 20’si oranında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; bilirkişi incelenmesinden önce, müvekkili şirketin 2014-2015 yılı ticari defterlerinin kapsamlı olması ve defterlerinin Bursa’da bulunması nedeniyle ticari defterlerinin incelenmesi için Bursa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasını talep ettiklerini, ancak mahkemece defterler incelenmeden karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava; bakiye reklam alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının alacaklı olduğunun ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekili hükmü istinaf etmiştir. İlk derece mahkemesi ön inceleme tutanağının 3. bendinde, taraflara ticari defter ve belgelerini 27/12/2018 tarihli inceleme gün ve saatinde ibraz etmek üzere süre verilmesine karar vermiş, davalı vekili inceleme gününden önce sunduğu dilekçede, müvekkili şirket defter ve belgelerinin Bursa’da bulunduğunu belirterek müvekkili şirket defter ve belgelerinin incelenmesi için Bursa Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasını talep etmiştir. Gerek davacı, gerekse de davalı taraf delil listelerinde tarafların ticari defter ve kayıtlarına dayandıklarını belirtildiği halde, mahkemece sadece davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi ile yetinilip, davalı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmeden hüküm kurulmuştur.Bu durumda mahkemece, taraflarca her iki tarafın ticari defterlerine açıkça delil olarak dayanılmış olduğu ve davalının adresinin mahkemenin yargı çevresi dışında olduğu gözetilerek, davalının adresinin bulunduğu mahkemeye talimat yazılması ve HMK’nın 219. vd. maddeleri uyarınca davalının tutmak zorunda olduğu ticari defterler ve belgelerin ibrazı için davalı tarafa mehil verilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenler ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 bendi uyarınca esası incelenmeden kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE, 2-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/581 Esas, 2019/240 Karar ve 04/03/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE, 4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 828,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 648,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE, 5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a.6 fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/01/2023