Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2613 E. 2023/19 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2613 Esas
KARAR NO: 2023/19
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/05/2019
NUMARASI: 2018/147 Esas, 2019/596 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/01/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin işyerinin 07/02/2017 başlangiç, 07/02/2018 bitiş tarihli işyeri sigorta poliçesi ile davalı … şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, sigortalı işyerinde 14/05/2017 tarihinde hırsızlık meydana geldiğini, davalı … şirketinin olayın teminat dışında kaldığı gerekçesiyle ödeme yapmadığını, bunun üzerine sigorta tazminatının tahsili için davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini belirterek davalı … şirketinin takibe itirazının iptali ile takibin devamına, davalının % 20’den az olmamak kaydıyla icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … şirketi süresinde davaya cevap vermemiş, 11/03/2018 tarihli dilekçesinde; hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiğini, ancak hırsızlık olayının olduğu 14/05/2017 Pazar günü saat 08.00’de işyerinin kapandığını ve hırsızlığın saat 21:28 sularında meydana geldiğini, 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması şartının yerine getirilmediğinden olayın teminat dışında kaldığını belirterek davanın reddine ve davacının % 20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiği hususunda davacı sigortalının bilgilendirilmediği, hırsızlık olayının sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığının ispat yükünün davalı … şirketinde olduğu, davalının rizikonun teminat dışında kaldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının takibe itirazının iptaline, alacağın % 20’si oranında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Karar yasal süresinde davalı … şirketi vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiğini, hırsızlığın meydana geldiği gün işyeri kapalı olduğundan hasarın teminat kapsamında olmadığını, işyerinin 7/24 vardiyalı sistem esasına göre çalıştığı bilgisine istinaden teminat dahiline alındığını, aksi halde poliçenin düzenlenmeyeceğini veya daha yüksek prim isteneceğini, İş Kanununda bir haftada 6 iş günü olduğu kabul edilmesi nedeniyle, poliçede 24 saat vardiyalı çalışma düzeni bulunması şartının Pazar gününü kapsamadığının kabul edilemeyeceğini, somut olayın İş Kanununa göre değil, Sigortacılık Hukukuna göre değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca alacak likit olmadığından icra tazminatına hükmedilmesinin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep ve istinaf etmiştir,
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, işyeri sigorta sigortası poliçesi kapsamında hırsızlık nedeniyle sigorta bedeli talebine ilişkindir. Dosya kapsamından; taraflar arasında 07/02/2017 başlangıç, 07/02/2018 bitiş tarihli işyeri sigorta poliçesi düzenlendiği, sigortalı işyerinde 14/05/2017 tarihinde hırsızlık olayı yaşandığı, davacı sigortalının sigorta tazminatının tahsili için davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattığı, davalının takibe itirazı üzerine takibe itirazın iptali ve takibin devamı için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiği hususunda davacı sigortalının bilgilendirilmediği, hasarın teminat kapsamında olduğu gerekçesiyle davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş, davalı … şirketi hükmü istinaf etmiştir. İstinaf konusu edilen uyuşmazlık; hasarın teminat kapsamında olup olmadığı ve davalı … şirketinin bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği hususlarında toplanmaktadır. Davaya konu hırsızlık olayının 14/05/2017 Pazar günü saat 08.00’de işyerinin kapanması sonrasında saat 21:28 sıralarında meydana geldiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen poliçede açıkça, hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiği belirtilmiştir. Somut olay sigorta tazminatına ilişkin bulunduğundan, taraflar arasındaki sigorta poliçesi özel ve genel şartları hükümlerinin uygulanması gerekir. Bu nedenle İş Hukukunda işçilere haftada bir gün tatil hakkı verilmesinden yola çıkılarak, poliçede yer alan işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni bulunması şartının, işyerinin kapalı olduğu Pazar gününü kapsamadığı söylenemez. Kaldı ki söz konusu iş kanunu hükmü de işçilere haftada bir gün tatil verilmesine ilişkin olup, işyerinin haftada bir kez kapatılması gerektiği şeklinde yorumlanamaz. Buna göre somut olayda uygulanması sigorta poliçesi özel ve genel şartları hükümlerinin uygulanması gerektiği ve poliçede hırsızlık teminatının herhangi bir istisna öngörülmeksizin 24 saat vardiyalı çalışma düzenine göre verildiği, ancak olay günü işyerinin kapalı olması nedeniyle sigortalı işyerinde yaşanan hırsızlık olayının teminat kapsamında olmadığı anlaşılmaktadır.Bununla birlikte mahkemece, davacı sigortalının söz konusu poliçe hükmü hakkında bilgilendirmediği gerekçesiyle hasarın teminat kapsamında kaldığını kabul etmiştir.TTK’nın 1423 maddesi; “Sigortacı ve acentesi, sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce, gerekli inceleme süresi de tanınmak şartıyla kurulacak sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerini sigorta ettirene yazılı olarak bildirir. Ayrıca, poliçeden bağımsız olarak sözleşme süresince sigorta ilişkisi bakımından önemli sayılabilecek olayları ve gelişmeleri sigortalıya yazılı olarak açıklar.Aydınlatma açıklamasının verilmemesi hâlinde, sigorta ettiren, sözleşmenin yapılmasına ondört gün içinde itiraz etmemişse, sözleşme poliçede yazılı şartlarla yapılmış olur. Aydınlatma açıklamasının verildiğinin ispatı sigortacıya aittir.” hükmünü düzenlemektedir. Sigorta Sözleşmesinde Bilgilendirmeye Dair Yönetmelik’te aydınlatma yerine bilgilendirme ifadesi kullanılmış olup, Yönetmeliğin 5/4 maddesi; “Sigortacı, dürüstlük ilkeleri çerçevesinde; sigorta ettirene, sigortayla ilgili teknik konularda yardımcı olmak, yapılacak veya yapılmış sigortacılık işleminin özellikleri ve sözleşmeye konu sigorta teminatı ile sigortanın işleyişi hakkında gerekli her türlü bilgiyi sağlamak ve sigorta ettireni yanıltıcı her türlü hâl ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükmünü düzenlemektedir. Aydınlatma açıklamasının yerine getirilmemesi halinde ne olacağı TTK’nın 1423/2 fıkrasında düzenlenmiş, maddede aydınlatma açıklamasının verilmemesi halinde sigorta ettirenin, sözleşmenin yapılmasına 14 gün içinde itiraz etmemişse sözleşmenin poliçede yazılı şartlarla geçerli olacağı ve sonuçlarını doğuracağı ifade edilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen poliçe ile sigortalıya sağlanan sigorta teminatı; poliçede, sigorta genel ve özel şartlarında teminata dahil edildiği belirtilen hususlarla sınırlıdır. Davaya konu poliçede hırsızlık teminatının işyerinde 24 saat vardiyalı çalışma düzeni olması kaydı ile verildiği ve davacı sigortalı şirketinin poliçeye 14 günlük süre içinde itiraz etmediği anlaşılmakla, poliçe ve eki olan genel şartların aynen geçerli olduğu kabul edilmelidir. Nitekim Yargıtay 17. HD’nin 2016/16351 Esas, 2017/8265 Karar sayılı kararı da benzer doğrultudadır. Buna göre hırsızlık olayının olduğu gün işyerinin kapalı olması nedeniyle hasar teminat kapsamında olmayıp, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi isabetli değildir.Açıklanan nedenler ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından yeniden esas hakkında davanın reddine, davacının takipte kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/147 Esas, 2019/596 Karar ve 17/05/2019 tarihli kararının HMK 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden esas hakkında HÜKÜM TESİSİNE, 2-a)Davanın REDDİNE, b)Davalının kötü niyet tazminat talebinin de REDDİNE, c)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 549,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 369,79 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE, d)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT gereğince davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, d)Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, e)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA, İstinaf Başvurusu Yönünden; 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 778,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 598,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya İADESİNE, 4-Davalı tarafından yapılan 100,00 TL istinaf yargılama gideri ile 301,20 TL istinaf harçları olmak üzere toplam 401,20 TL’nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 6-6100 sayılı HMK’nın 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra artan kısmın yatıran tarafa İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.2 bendi ile aynı yasanın 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.12/01/2023