Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2536 E. 2020/1139 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2536 Esas
KARAR NO : 2020/1139
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/593 Esas
KARAR NO : 2019/679
KARAR TARİHİ: 19/06/2019
DAVA: KONKORDATO (İflastan Sonra Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 309)
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Müflis …Ticaret AŞ’nin, İst. Anadolu 6 ATM.nin (Kayatılan Anadolu 14. ATM.nin 2013/850 E, 2013/353 K) 2013/850 E sayılı dosyasında 06/11/2013 tarihinde iflas kararı verildiğini, kararın 13/04/2016 tarihinde kesinleştiğini, iflas kararı üzerine iflas tasfiyesine İstanbul Anadolu …. İcra İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyası üzerinden tasfiye işlemlerine başlandığını, müvekkilinin 30/01/2018 tarihli talep dilekçesi ile İİK.nun 309/1-2 vd ve 53. maddeleri uyarınca iflas içi konkordato talep ettiği; bu talebin 16/04/2018 tarihli ikinci alacaklılar toplantısında görüşülerek kabul edildiğini belirterek müvekkili şirketin konkordato talebinin tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Alacaklılardan bir kısmı, davaya katılarak yazılı ve sözlü beyanda bulunmuşlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; teklif edilen %15 oranında borçları ödeme vaadi dürüstlük kuralına uyan bir teklif sayılamayacağı gibi müflisin %15 oranında borç ödemesi halinde toplam ödeyeceği borç 3 milyon civarındayken mal varlığının 12 milyon civarında olduğu düşünüldüğünde orantılı da sayılamayacağı, müflis borçlarını ödediğinde elinde yüklü bir tutar kalacağı, Nitekim Yargıtay 19 H.D.nin 18/04/1996 tarih, 1615 E/4003 K sayılı kararında da, “borçlunun teklifinin serveti ile mütenasip olması tasdik koşulu olduğu, aktifi borçlarından fazla olan borçlunun teklifinin dürüstlük koşulunun bulunmadığı” açıkça belirtildiği, bu nedenle yasal koşulların oluşmadığı, dürüstlük kuralının gerçekleşmediği, alacaklıların zararına olacağı anlaşılan iflas içi konkordato talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar, yasal süre içerisinde müflis şirket idare memurları vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf nedenleri olarak; mahkemenin vermiş olduğu red kararının gerekçesi özellikle borçlunun dürüst olmadığı hususuna dayandırılmış olup, gerek dosya kapsamında gerekse alınan bilirkişi raporlarında bu hususta yapılmış herhangi bir kanaat olmadığı gibi aksine müflisin dürüstlük şartını sağladığına dair tespitleri bulunduğunu, iflasta asıl olan alacaklıların kararı olup hukuka uygun yapılan toplantıda iflas idaresini alacaklılar kendi oyları ile seçtiklerini, toplantının veya alınan kararların hukuka aykırı olması halinde iptali için icra mahkemesine şikayet gerekli ve yeterli olduğunu, alacağı kesinleşen …’nın konkordato tasdiki için gerekli nisaba dahil edilmemesi ihtimalinde dahi somut durumun değişmeyeceğini, pasif değerleri hesabı yapılırken, ” müflis şirketin ipotek ile karşılanmayan 2.990.000,00 TL borç tutarını, masaya yeni kayıt yaptıran ve mahkemeden müdahale talebinde bulunan … 2.415.201,36 TL tutarındaki alacağını, toplam 4.027.889,00 TL şarta bağlı kabul edilen alacağı, 78.345,68 TL tutarındaki ihtilaflı alacağı, 958.545,85 TL tutarındaki devam eden kısmı kayıt davalarına konu alacakları, müflis şirket tarafından 3. Kişilere verilen masaya ve kayıt yaptırılmayan 4.390.000,00 TL tutarındaki noter onaylı temlik tutarını ve yine masaya kayıt yaptırmayan toplam 4.443.842,61 TL tutarındaki haciz alacaklarının ” da dahil edilmesi durumund amüflis şirketin %15’lik teklifi somut duruma uygun olduğunu ancak mahkemenin İ.İ.K. 298/II. maddesi uyarınca takdir yetkisini dahi kullanmaksızın, tek bir somut gerekçeye dayanmayan red kararı hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:Dava, İİK 309 maddede düzenlenen iflastan sonra konkordato istemine ilişkindir. 7101 sayılı Kanunun 46. maddesi ile, 2004 sayılı İİK’na eklenen geçici 14. maddesinde “ bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görülmekte olan iflasın ertelenmesi ve konkordato talepleri hakkında talep tarihinde yürürlükte bulunan hükümlerin uygulanmasına devam olunacağı” düzenlenmiştir. 7101 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 15/03/2018 tarihinden önce konkordato talep edilmiş olduğundan somut olayda İİK’nın 7101 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki yasa hükümlerinde; İflastan sonra (İflas İçi) konkordato, iflasına hükmedilmiş olan bir borçlunun konkordato teklif ederse, iflas idaresinin mütalaasıyla beraber ikinci alacaklılar toplantısında veya daha sonra müzakere edilmek üzere alacaklılara bu teklifi bildireceği şeklinde düzenlenmiş, 309/2 fıkrada ise, 294 ‘ ten 299 uncu ve 302′ den 308 inciye kadar olan maddelerin burada da tatbik edileceği, komisere ait vazifelerin iflas idaresi tarafından yapılacağı belirtilmiştir. İİK’ nun belirtilen maddelerinde ise, adi konkordatoya ilişkin düzenlemeler mevcuttur. Yasa koyucu, iflastan sonraki konkordato ile düzenlemenin pek çoğunu adi konkortato ile ilgili düzenlemelere atıfla yetinmiştir. Bu durumda, tüm ilgili maddelerin kendi özellikleri itibariyle birlikte değerlendirilmesi gerekecektir.Mahkeme kararında belirtildiği üzere, iflas içi konkordatonun tasdiki için borçlu veya alacaklılardan birinin talebinin olması, bu talebin usulüne uygun şekilde ilanla duruyurulan ikinci alacaklılar toplantısında görüşülmesi, yasanın nitelikli aradığı çoğunluğun sağlanması, borçlunun dürüst olması, iflas durumundan samimiyetle çıkmak istemesi, konkordato teklifinin, borçlunun malvarlığı ile orantılı olması, teminat şartının yerine getirilmiş olması, tasdik edilmesi uygun görülüyorsa tasdik harcının depo edilmiş olması gerekmektedir. Somut olayda, borçlu adına müflis şirket yetkilisi 30/01/2018 tarihinde iflas içi konkordato teklifinde bulunduğu, bunun üzerine Anadolu 3. icra müdürlüğünün 2013/77 iflas sayılı dosyada 13/03/2018 tarihli yazıyla konunun müzakeresi için ikinci alacaklılar toplantısının ilanına karar verildiği, bu ilanların 17/03/2018 ve 04/04/2018 tarihinde yapıldığı, belirlenen 16/04/2018 tarihinde ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığı ve toplantıya katılan alacaklıların bir kısmının gerekli değerlendirmeyi yapıp oy kullanmak için süre istediği, bir kısmının kabul oyu kullandığı, iflas idaresi vekilleri 11/05/2018 tarihli İstanbul Anadolu 6. ATM’ne sunulmak üzere hazırladıkları raporlarında, alacaklı sayısının 127, hesaba katılması gereken alcaklı sayısının 85, gereken sayının 43, kabul eden alacaklı sayısının 59 olduğunu, esas alınacak toplam alacak miktarının 19.296.963,65 TL, asgari gereken tutarın 9.990.972,00 TL, kabul edilen alacakların 17.729.978,62 TL olduğunu beyanla ” iflas içi konkordato nisabına giren, masaya kayıtlı ana para borçlarının %15’ni faizsiz, ticaret mahkemesinin vereceği konkordato tasdik kararının kesinleşme tarihinden itibaren 12 ay sonra başlamak üzere 36 aylık süre içerisinde her üç ayda bir ödeme yapılarak 12 eşit taksitte ödeme taahhüdü ” üzerinden konkordatonun tasdiki talebinde bulunmuşlardır.İİKnun 297. maddesi gereğince, konkordato, kaydedilmiş olan alacaklılarının yarısını ve alacakların 2/3 ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılacaktır. Yasa maddesinin üst başlığı ” konkordatonun kabulü için lazım gelen ekseriyettir.İflas idare memurlarının sundukları rapor üzerine, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup alınan kök ve ek raporda özetle; müflis şirketin konkordato teklifinin, alacaklıların yarısı ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmesi halinde kabul edilmiş sayılacağı, somut olayda 24 alacaklının borçlunun konkordato teklifini kabul ettiği, 18 alacaklının ise konkordato teklifini reddettiği yani konkordato teklifinin, alacaklıların yarısı tarafından kabul edildiği, ayrıca konkordatoyu kabul edenlerin alacaklarının toplamı 18.052.607,93 TL iken, konkordato teklifini reddedenlerin alacaklarının toplamının 1.243.753,17 TL olduğu, bu durumda, konkordato teklifinin kabul edenlerin alacaklarının toplamının, konkordatoya tabi tüm alacakların 3/2’sini fazlasıyla aştığı, o halde somut olayda müflisin konkordato teklifinin, kanunda öngörülen çifte çoğunlukla kabul edildiği, müflisin konkordatoya tabi borçlarının %15’inin ödenmesini öngören teklifinin, müflisin elindeki kaynakları ile orantılı olmadığı, müflisin mevcut kaynakları ile konkordatoya tabi borçlarının en az %60’ını ödeyebileceği, İİK m.298/II hükmünde “Hakim, konkordato teklifini yetersiz bulması halinde re’sen veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmeyi yapabilir.” denilmek suretiyle, konkordatoyu kabul etmeyenlerin haklarının da korunması amacıyla hakime, yetersiz bulduğu konkordato teklifini re’sen düzeltme yetkisi verildiği, bu düzeltmenin kapsamına teklif edilen oran olduğu gibi ve vadenin de dahil olduğu; somut olayda, İİK m.298/11 hükmünün Mahkemenize verdiği yetki kullanılarak, ödenecek borç oranının %60’a yükseltilebileceği ve neticede teklifin son halinin “konkordatoya tabi alacaklıların ana para borçlarının %60 ‘inin faizsiz, ticaret mahkemesinin vereceği tasdik kararının kesinleşme tarihinden itibaren 12 ay sonra başlamak üzere 36 aylık süre içerisinde her 3 ayda bir ödeme yapılarak 12 eşit taksitte ödenmesi” şeklinde revize edilebileceği, konkordatonun tasdik edilmesi için, teminat gösterilmesinin zorunlu olduğu, yukarıda 9. ve 10. sayfada yer verilen tabloda sıralanan alacaklılar lehine, iflas idare memurlarının teminat olarak gösterilmesine karar kıldıkları Kocaeli ili, … ilçesi, … köyü … no’lu parselde bulunan taşınmaz üzerinde ipotek tesis edilmesi gerektiği, bu kapsamda Sayın Mahkemenizce, ilgili tapu dairesine yazı gönderilerek, ipotek işlemlerinin (tarafların hazır bulunmalarına gerek olmaksızın) -gerekli harçların müflis tarafından yatırılması koşuluyla- ifasının emredilebileceği, teminat olarak gösterilen taşınmazda 1. ve 2. dereceden ipotekler mevcut olduğundan, ipotek tesisinin ancak 3. sıradan yapılabileceği, konkordatonun tasdikine karar verilebilmesi için, 6.858,24 TL tutarında tasdik harcı yatırılması gerektiği, ayrıca -varsa- diğer yargılama giderlerinin (tebligat masrafı vs.) de yatırılmasının zorunlu olduğu mütalaa edilmiştir. Müflis şirketin Kocaeli ili … ilçesi … Köyü, … parsel saylı taşınmaz üzerindeki yapı ve tesisi teminat olarak göstermiş olup bilirkişi raporu ile tespit edilen 14 milyon civarında değeri olan taşınmazın, üzerindeki ipoteklerden ari olduğunda dahi 11 milyon civarında değerinde olduğu tespit edildiğinden, teminat koşulunun yerine getirildiği kabul edilmiştir. Konkordato, dürüst bir borçlunun, imtiyazsız alacaklıların ile yaptığı ve Ticaret Mahkemesinin tasdiki ile hüküm ifade eden bir cebri anlaşmadır. Bu anlaşma ile, imtiyazsız alacaklar borçluya karşı alacaklarının belli bir yüzdesinden feragat eder. Borçlu, borçlarının kabul edilen kısmını ödemekle borcundan kurtulur. Buna göre, konkordatonun bunu kabul eden alacaklılarla borçlu bakımından bir anlaşma olduğu, bu anlaşmanın karşılıklı fedakarlıklarda bulunmak suretiyle meydana gelen sulh sözleşmesine çok benzediği şekilde tarif edilmiştir. Doktrinde ağırlık görüş bu şekildedir.İİK’nın 298. maddesinin ilk bendinde, teklif edilen meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu koşuldan anlaşılması gereken, konkordatonun asgari olarak iflas prosedürünün alacaklılara sağlayacağı miktarı temin etmesi gerektiğidir. ( Postacıoğlu İlhan, Konkordato, İstanbul 1965, s. 49). Somut olayda müflis şirket alacaklılarına, ana para borçlarının %15’ini faizsiz, ticaret mahkemesinin vereceği tasdik kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren 12 ay sonra başlamak üzere 36 aylık süre içerisinde her 3 ayda bir ödeme yapılarak 12 eşit taksit halinde ödemeyi teklif etmiştir. Dosyada mevcut, İstanbul Anadolu …. İcra İflas Müdürlüğü tarafından alınan 11/04/2018 tarihli bilirkişi raporundan, müflise ait Kocaeli ili … ilçesi … Köyü, … parsel saylı taşınmaz üzerindeki yapı ve tesisinin rayiç değerinin 14.887.786,00 TL olduğu, taşınmazlar üzerinde toplam 3.000.000,00 TL tutarında mevcut olduğu, taşınmazın üzerindeki ipoteklerden ari olduğunda taşınmaz ve üzerindeki yapı ve tesislerden 11.887.786,00 TL kaynak sağlanabilir durumda olduğu, İstanbul/Kadıköy’ de bulunan diğer taşınmazın 4.040.600,00 TL değerinde olduğu fakat bu taşınmaz üzerinde toplam 2.250.000,00 USD tutarında ipotek bulunduğu, taşınmazın değeri ve ve üzerindeki ipoteklerin tutarına bakıldığında, bu taşınmazın rehinli alacaklılar dışındaki alacaklılar bakımından kaynak sağlama fonksiyonu bulunmadığı bunun dışında müflis şirkete ait toplamda 250.300,00 TL değerinde araç bulunduğu anlaşılmaktadır. Müflis şirketin konkordatoya tabi borçlarının toplamı 19.296.361,10 TL olup iflas idare memurlarının dosyaya sundukları 30/10/2018 tarihli beyan dilekçesi ve eklerinden, toplam 16.275.108,08 TL tutarındaki alacağa sahip alacaklıların, konkordatonun tasdiki halinde yani alacağın %15’nin ödenmesi durumunda kalan bu alacaklarından vazgeçebileceklerini beyan etmiş olduğu ancak feragatın, diğer alacaklılar lehine değil müflis şirketin faydalanması şartıyla yapıldığı anlaşılmakla bu alacaklıların, alacakları da hesaba dahil edilmesi gerekmektedir. Bunun dışında müflis şirketin, tamamını ödemesi gereken 503.116,60 TL kamu borcu, 466.114,80 TL 1. Sıradaki alacaklılara ödenmesi gerekecek tutar bulunmaktadır. Ayrıca müflis şirket aleyhine açılmış kayıt kabul davalarının toplam dava değeri 13.544.353,02 TL olduğu görülmüştür. Müflis şirket vekili istinaf dilekçesinde, ileri sürmüş ise de ipotek ile karşılanmayan borç tutarı, müflis şirket tarafından 3. kişilere yapılan temlikler ile hacizli alacaklar dahil masaya kayıt yaptırılmayan alacakların, davacı tarafça sunulan konkordato teklifinde dikkate alınmamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Kaldı ki istinafa konu bu alacak tutarların dikkate alınması halinde İİKnun 297. maddesi gereğince konkordatonun kabulü için lazım gelen ekseriyetin de yakalanamayacağı anlaşılmaktadır.Tüm bu açıklamalar doğrultusunda; müflis şirketin borç ödemelerinde kullanabileceği en az 12.138.086,00 TL tutarında kaynağı bulunduğu, tamamı ödenmesi gereken 503.116,60 TL kamu borcu, 466.114,80 TL 1. Sıradaki alacaklılara ödenmesi gerekecek tutar düşüldüğünde 11.168,855,00 TL tutar kaldığı, konkordatoya tabi toplam borç tutarı 19.296.361,10 TL olduğu, 14 alacaklı tarafından açılan kayıt kabul davalarının toplam dava değeri 13.544.353,02 TL olup bu davaların tamamı müflis şirket aleyhine sonuçlanacağı varsayılsa ve masaya yeni kayıt yaptıran ve mahkemeden müdahale talebinde bulunan … 2.415.201,36 TL tutarındaki alacağı kabul edilse bile konkordatoya tabi toplam borç tutarının 35.255.915,48 TL olduğu, müflis şirketin konkordatoya tabi borçlarının yalnızca faizsiz ana para alacağının %15’ini ödemeyi teklif ettiği, bu da toplam borç tutarının 5.288.387,00 TL’sine tekabül ettiği, müflis şirketin ödemeyi teklif ettiği miktardan daha fazlasıyla elinde kaynak kaldığı anlaşılmaktadır. Konkordatonun tasdiki halinde konkordatoya red oyu veren alacaklılar için de bu karar bağlayıcı olacağından kabul edilen oran kadar alacağına kavuşacaklardır. İflas kararının verildiği 06/11/2013 tarihinden bu yana yaklaşık 6 yıldır alacaklarını tahsil etmek için bekleyen konkordatoya tabi alacaklılara, faizsiz ana para alacağının %15 oranında borçları ödeme teklifi, borçlunun mal varlığı ile orantılı olmadığı gibi dürüstlük kuralına da uyan bir teklif değildir. Mahkemenin iflas içi konkordatoya karar verebilmesi için müflisin dürüst olması, teklif edilen paranın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordatonun çifte çoğunlukla kabul edilmiş olması, teminat gösterme şartı ve yargılama giderlerinin ve harçlarının depo edilmesi şartlarının hepsinin birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Görüldüğü üzere teklif edilen paranın borçlunun kaynakları ile orantılı olmadığı gibi dürüstlük kuralına aykırı olduğundan iflas içi konkordato talebinin yasal koşulları oluşmadığı anlaşılmaktadır.Sonuç olarak, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına göre müflis şirket vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı iflas idaresi vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harcın davacı tarafça yatırılan toplam 331,40 TL’ den mahsubu ile arta kalan 99,30 TL harcın davacı iflas idaresine İADESİNE,3-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/ 1.b.1 bendi ile İ.İ.K 164 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay Temyiz Yolu Açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/06/2020