Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2500 E. 2023/63 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2500 Esas
KARAR NO: 2023/63
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 27/03/2019
NUMARASI: 2016/995 Esas, 2019/227 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/01/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında düzenlenen 03/06/2016 tarihli Kart Satış Sözleşmesi ile üye kuruluşlar vasıtasıyla davalı şirket personeline, elektronik ödeme kartı ile yemek yeme olanağı sağlayan hizmet verdiklerini, davalının sözleşmeden doğan borçlarını ödememesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, davalı şirketin yetkiye ve borca haksız itiraz ettiğini, sözleşmede uyuşmazlık halinde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkili kılındığından davalının yetki itirazının yerinde olmadığını, taraflar arasında ticari ilişki olup davalının cari hesap ekstre bakiye ücretlerini ödemediğini, bu nedenle davalının borca itirazının da haksız olduğunu belirterek davalı şirketin takibe itirazının iptali ile takibin devamına, davalının % 20’den az olmamak kaydıyla icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; faturanın tek başına alacağın varlığını ispat etmeyeceği, davacının söz konusu hizmetin verildiğini ve alacağın miktarını ispat ile yükümlü olduğu, her ne kadar davacının ticari defterlerinde mezkur fatura kayıtlı ise de HMK’nın 222. maddesi uyarınca davacının ticari defterlerinin tek başına kesin delil olarak kabul edilemeyeceği, hizmetin verildiğine ve alacağın doğduğuna dair yemin delili dahil olmak üzere başkaca bir delil de sunulmamış olduğu gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; taraflar arasında düzenlenen sözleşmede müvekkil şirket kayıtlarının geçerli, bağlayıcı ve kesin delil olduğunun kabul edildiği, müvekkili şirket kayıtlarına göre takip konusu fatura tutarı yönünden alacaklı bulunduklarını, davalı şirket defterlerini sunmadığından, müvekkili şirket tarafından usulüne uygun tutulan ticari defter ve kayıtların delil olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep ve istinaf etmiştir,
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, Kart Satış Sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacı şirketin 08/06/2016 tarih ve 17.835,99 TL bedelli fatura alacağının ve 606,42 TL işlemiş faizin tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresinde takipte yetkiye ve borca itiraz ettiği, bunun üzerine davacının asıl alacak miktarı yönünden itirazın iptali ve takibin devamı için eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının, alacağın varlığını ve miktarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir. İstinaf konusu edilen uyuşmazlık; davacı şirketin, düzenlediği faturaya konu hizmeti verip vermediği ve hizmet verilmişse alacağın miktarı noktalarında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesinde alınan bilirkişi raporunda, davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, faturanın davacı defterlerine kayıtlı olduğu, davacının cari hesap ekstresinde takip tarihi itibarıyla davalıdan 17.835,99 TL alacaklı olduğu, takip tarihi itibarıyla davalının ödeme yaptığına dair bilgi ve belge bulunmadığı, davalının defterlerini sunmadığı belirtilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 7. maddesinde, sözleşmenin uygulanmasından çıkabilecek her türlü anlaşmazlıklarda tarafların yazışma ticari defter ve kayıtlarının HMK 193 maddesi uyarınca geçerli, bağlayıcı ve kesin delil sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre tarafların imzalayarak kabul ettikleri sözleşmede, tarafların ticari defter ve kayıtları, anlaşmazlık halinde kesin delil olarak kabul edilmiştir. İlk derece mahkemesi, davalı tarafa defterlerini ibraz etmesi, aksi halde defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılacağına dair ihtar çıkarmış, ancak davalı taraf defterlerini ibraz etmemiştir. Yapılan bilirkişi incelemesinde takip konusu 17.835,99 TL bedelli faturanın davacının ticari defter ve kayıtlarına işlendiği belirlenmiştir. Davalı taraf ticari defterlerini sunmamış olup, sözleşmede davacının ticari defter ve kayıtlarını da kesin delil olarak kabul ettiğine göre, davacının fatura konusu alacağının varlığını ve miktarını ispatladığının kabulü gerekir. Mahkemece sözleşmenin 7. maddesi değerlendirilmeden, davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile verdiği karar isabetli olmamıştır. Açıklanan nedenler ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından, yeniden esas hakkında davanın kabulüne, alacak likit ve belli olduğundan alacağın % 20’si tutarında icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1a)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULU İLE, HMK’nun 353/1b-2 maddesi uyarınca İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/995 Esas, 2019/227 Karar ve 27/03/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, b)Davanın KABULÜ İLE, Davalı borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki İTİRAZININ İPTALİNE, takibin 17.835,99 TL asıl alacak yönünden DEVAMINA, c)Asıl alacak 17.835,99 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacıya VERİLMESİNE, d)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 1.218,37 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 304,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 913,77 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, e)Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı ve 304,60 TL peşin harç ile 768,00 TL posta masrafları ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.101,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, f)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA, g)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT gereğince davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, İstinaf Giderleri Yönünden; 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafından yapılan 50,70 TL yargılama giderleri, posta masrafları ile 165,70 TL istinaf harçları olmak üzere toplam 216,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 4-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının taraflara İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-2 bendi ve aynı Kanunun 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.19/01/2023