Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2332 E. 2020/1643 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2332 Esas
KARAR NO: 2020/1643
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 27/12/2018
NUMARASI: 2016/1397 Esas, 2018/1264 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/09/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile … AŞ arasında genel hizmet sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirket tarafından taahhüt edilen tüm edimlerin yerine getirildiğini, yerine getirilen hizmetler karşısında üç adet fatura tanzim edildiğini, davalı şirket tarafından fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine ihtar edildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığını, davalı borçlunun borca ve yetkiye itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirkete kayyum atandığını, ancak fon kurulunun göreve başlaması ve işlemlerin yasal sürede incelenememesi sebebiyle borca itiraz ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: İlk derece mahkemesi, davanın kısmen kabulü ile davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 72.306,72 TL üzerinden devamına karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiştir. İstinaf nedenleri olarak; ticari defterlerin tek başına delil olamayacağını, fatura ve sevk irsaliyesi gibi diğer belgeler ile tarafların ticari defterlerinin birbirlerini desteklenmesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen konuların davacı tarafından ispatlanması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Davacı vekili; 26/07/2020 havale tarihli davadan feragat dilekçesi ile açtıkları davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Yine davacı vekili dosyaya sunduğu dilekçede davalı ile yapılan protokol gereğince istinaftan da feragat ettiğini beyan etmiştir. Ancak davacı vekili tarafından sunulun bu ikinci dilekçe ekinde protokole rastlanmamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 310.maddesine göre, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı yasanın 74.maddesi gereğince, vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir. Beşiktaş … Noterliğince tanzim 25/07/2012 tarih, … yevmiye nolu vekaletnamede davadan ve temyizden feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 307. Maddesinde davadan feragat düzenlenmiş, feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmıştır. Aynı yasanın 311.maddesinde, feragat ve kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağına yer verilmiştir. Feragat, yasal düzenlemenin üst başlığında ifade edildiği üzere, davaya son veren taraf işlemlerinden biri olduğundan dosyanın ele alınarak, davanın feragat nedeniyle reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-Davacı vekilinin sunmuş olduğu davadan feragat dilekçesi kapsamında, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1397 Esas, 2018/1264 Karar ve 27/12/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA, 2a) Davanın feragat nedeniyle REDDİNE, b) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken maktu 54,40 TL peşin harcın davacı tarafından dava açılırken peşin yatırılan 1266,56 harçtan mahsubu ile bakiye 1.212,16‬ TL harcın kararın kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa İADESİNE, c) Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT gereğince davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, d) Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, e) Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 3- Davalı taraf harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 4- Davalı vekilinin istinaf talebi ile ilgili davacı tarafın davadan feragat etmiş olduğundan inceleme yapılmasına ve hüküm tesisine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/09/2020