Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/224 E. 2019/1580 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/224 Esas
KARAR NO : 2019/1580
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1278
ARA KARAR TARİHİ: 14/12/2018
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/09//2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREGİ DÜŞÜNÜLDÜ
TALEP:
İhtiyati haciz isteyen vekili 30.10.2018 tarihli dava dilekçesi ile taraflar arasında, İzmir ili Konak ilçesi Umurbey mahallesinde konumlanmış 15 parselden oluşan arsalar üzerinde yer alan makine/ekipman parkının değerleme çalışması yapılması için 22.06.2018 tarihli Değerleme Ekspertiz Hizmet Sözleşmesi düzenlendiğini, davacı tarafından sözleşmeye konu iş eksiksiz olarak yerine getirildiğini ve sözleşmenin 6. Maddesinde öngörülen süre içinde davalıya değerleme raporu teslim edildiğini, sözleşme bedeli olarak 13.234,00 TL bedelli e-fatura tanzim edilerek davalıya gönderildiğini, davalının kısmı ödeme yapmasına rağmen bakiye bedeli ödemekten kaçınması nedeniyle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalı borçlu tarafından icra takibine itiraz edildiğini, hakkında yapılan icra takibiyle dava açılacağından ve ödeme zorunda bırakılacağından haberi olan davalının mal kaçırma eylemlerine karşı, hal ve koşullar gerektirdiğinden 2004 sayılı Kanunun 257. maddesi gereğince teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:
Mahkemece, 07.11.2018 tarihli ara karar ile davacının haklılık ile varsa alacaklı olduğu miktarın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir
İSTİNAF NEDENLERİ;
Davacı vekilinin yasal süresi içinde sunduğu 04.12.2018 tarihli istinaf dilekçesinde; sözleşmeye konu işin eksiksiz olarak yerine getirildiğini ve sözleşmede öngörülen süre içinde değerleme raporu teslim edildiğini, sözleşme bedeli olarak kararlaştırılan 13.234,00 TL bedelli e-fatura tanzim edilerek davalıya tebliğ edildiğini, bedele ve teslim edilen değerleme işine itiraz edilmediğini, nitekim davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığını, bakiye bedel için ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunu iddia ederek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İstinaf dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiş, istinaf dilekçesine verilen cevap dilekçesi sunulmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, sözleşmeden kaynaklı faturaya dayalı bakiye alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup, derdest davada, dava dilekçesi ile birlikte talep edilen ihtiyati haciz istemi yazılı gerekçeyle reddedilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir. İhtiyati haciz, İİK’nin 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. 257. madde uyarınca, ihtiyati haczin vadesi gelmiş bir para borcu için istenebileceği, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz istenebilmesi için borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlanması, yahut kaçmış olması veya bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması gereklidir.İİK’nın 258/1 fıkrasına göre de, alacaklının, alacağı ve icabın da haciz talepleri hakkında, mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, kesin bir ispat aranmamakta, özellikle hukuki bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanmasının tercih edilmesi gereken bir seçenektir. (Yargıtay 19.HD. 23.01.2014 t. 2023/18723-2014/1804)Somut olayda, icra takibine konu alacağın, hizmet sözleşmesinden kaynaklan bakiye fatura alacağı olduğu, tarafların edimini eksiksiz yerine getirip getirmediği, alacağın miktarı ve takip tarihi itibariyle muaccel olup olmadığı hususları yargılama sonucunda tespit edileceği bu aşamada yaklaşık ispat koşulları ve İİK’nın 257.madde ön görülen koşullar oluşmadığından ilk derece mahkemesinin ihtiyati haczin reddine ilişkin kararının yerinde olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerektiğine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan davacının peşin olarak yatırdığı 134,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 55,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362.1.f maddeleri gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.19/09/2019