Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2098 E. 2019/1722 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2098 Esas
KARAR NO : 2019/1722
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/02/2017
NUMARASI : 2015/406 Esas, 2017/127 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 03/10/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin 4 nolu ortağı olan davalının, genel kurul kararları doğrultusunda ödemesi gereken parasal ödemeleri yapmadığını, aleyhinde takip başlattıklarını, takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı kooperatifin üyesi olarak 18/02/2013 tarihine kadar birikmiş olan 41.175,00 TL borcu defaten ödeyerek, dönemin yönetim kurulu üyeleri tarafından Üsküdar …Noterliği’nin 18/02/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkilinin ibra edildiğini, tapu tahsis işlemleri tamamlandığından Üsküdar …Noterliği’nin 18/02/2013 tarih ve .. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkilinin kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, istifanın Üsküdar….Noterliği’nin 18/02/2013 tarih … yevmiye numaralı kayıt ile kabul edilerek kooperatif karar defterine işlendiğini, takibin yerinde olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince 10/02/2017 tarihli kararında, “…davalının öncesinde davacı kooperatif üyesi olduğu, 18.02.2013 tarihinde üyelikten istifa ettiği, davacı tarafça davaya konu icra takibi ile 29.06.2014 tarihli genel kurul kararına dayanarak ödenmeyen aidatların davalıdan tahsili için icra takibi başlattığı, davalının davacı kooperatiften teslim aldığı daireyi adına tescil ettirip kooperatif sınırları içinde oturduğu, ortak hizmetlerden yararlandığı, ne var ki kooperatif hizmetleri için site yönetimi kurulduğu ve söz konusu hizmetleri site yönetiminin tahsil ettiği, bu itibarla davacı kooperatifin davalıdan gider payı adı altında bir talepte bulunmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin usul kurallarına riayet etmediğini, bilirkişi raporuna karşı verilen 26/06/2016 tarihli itiraz dilekçelerinin karşılanmadığını, hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildiğini, aynı konuda ortaklıktan istifa eden … isimli üye hakkında … Esas sayılı dava dosyasında bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabul edildiğini, bu dosyada da bilirkişi raporuna dayanılarak red kararı verildiğini, davanın konusunun uygun biçimde incelenmiş olsaydı ortaklardan istenen paraların 2007 tarihinden sonra yapılan maaş ödemeleri ve hak ediş ödemelerinin gerekli stopajlarının ve SGK kesintilerinin ödenmemiş olması nedeniyle kesinleşmiş vergi ve sigorta alacakları ile 2008 yılında ayrılan 3 ortağın sermayelerinin geri ödenmesine ilişkin olarak mahkemeden aldıkları kesin kararla tespit edilen kooperatif borçlarının ödenmesine ilişkin olduğunu, kooperatif yönetiminin 2010 yılında tapuları dağıtmasından bu yana kooperatif adına 5 kuruşluk yeni bir iş yapmadığını, bu nedenle söz konusu borçların tapusunu alan istifa etmiş ya da etmemiş olan tüm kooperatif ortaklarının kendilerine teslim edilen konutlarının maliyetleri ile doğrudan ilgili bulunduğunu anlayacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, 29/06/2014 tarihli genel kurulun 6 nolu gündem kararı gereğince aylık ödenti ve işlemiş faiz alacağı için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosya incelendiğinde, davacı kooperatifin davalı aleyhinde genel kurul kararı gereğince 14/01/2015 tarihinde 6.020,00 TL asıl alacak, 293,16 TL faiz olmak üzere toplam 6.313,16 TL üzerinden takip başlattığı, davalının takibe itiraz ederek durdurduğu, davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.Bir kooperatif ortağının, istifasının noter ihtarı ile kooperatife ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarihe kadar aidat borçlarından 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16/son maddesi uyarınca sorumlu olup, üyelerin ödemeleri arasındaki eşitliğin istifanın ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarih itibariyle bu şekilde sağlanması gerekir. Kural olarak ortak, üyesi olduğu davacı kooperatifin belirlediği inşaat finansmanı ve genel giderlere ilişkin aidat borçlarının, sonradan istifa etmiş ya da ihraç edilmiş olsa dahi istifanın ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarihe kadar doğan kısmından sorumludur. Takibin istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden önce ya da sonra başlatılması olgusu, istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden önce doğan bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Nitekim, anılan Kanun’un 27/son cümlesinde, ortaklığın düşmesinin ortağın anasözleşme veya diğer suretlerle doğmuş borçlarının yok olmasını gerektirmeyeceği düzenlemesine yer verilmiştir. İstifanın ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarihten sonra doğan aidat borçlarından ortak sorumlu değil ise de, istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden sonra daireyi kooperatife geri vermesi gerekirken vermeyip, kullanmaya devam etmiş ve/veya genel hizmetlerden yararlanmakta ise, bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden ve dairede oturmasının karşılığı olan ecrimisil alacağından talep halinde sorumlu olacaktır. Bu durumda, dava yahut takibe konu alacaklar istifanın ulaşması ya da ihracın kesinleşmesi tarihinden önce doğmuş ise, inşaat finansman ve ayrıca genel giderlerden genel kurulda kararlaştırılan temerrüt faizi ile birlikte üye sıfatıyla sorumlu olduğu benimsenmeli, davalının istifasından ya da ihracın kesinleşmesinden sonraki döneme ait olması durumunda ise, takipte istenen “aidat alacağı” kapsamında hangi kalemlerin yer aldığı tesbit edilerek kooperatif hizmetlerinden yararlanma söz konusu ise bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden yasal oranda temerrüt faiziyle birlikte olmak üzere BK’nın vekaletsiz iş görme hükümlerine göre talepte bulunulabileceği ilke olarak kabul edilmelidir.(Bkz: Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 2013/6010 Esas, 2013/7988 Karar sayılı ilamı)Somut uyuşmazlıkta, davacı kooperatif için tapu tahsis işlemlerinin tamamlandığı, bağımsız bölümün davalı adına tescil edildiği, davalının Üsküdar …Noterliği’nin 18/02/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kooperatiften istifa ettiği, Üsküdar …Noterliği’nin 18/02/2013 tarih ve … yevmiye numaralı kayıtla istifanın kabul edilerek kooperatif karar defterine işlendiği, kooperatif yönetim kurulunun Üsküdar ….Noterliği’nin 18/02/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalının ibra edildiği dosya kapsamıyla sabittir. İstifa, kabul ve ibradan sonra 14/01/2015 tarihinde genel kurul kararı gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen giderler gereğince, davalı aleyhine takip yapılması usul ve yasaya aykırıdır. Her ne kadar yerel mahkeme gerekçesinde site yönetim kurulundan bahisle red kararı vermişse de gerekçe dosya kapsamına uygun değildir. Ancak sonuç itibariyle red kararı doğru olduğundan istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK m.353/1.b.1 gereğince istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL istinaf karar harcı ile 121,30 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan davalının peşin olarak yatırdığı 117,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 72,40 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,3 -Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b-1 maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/10/2019