Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2093 E. 2022/1398 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2093 Esas
KARAR NO: 2022/1398
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2019
NUMARASI: 2016/209 Esas, 2019/327 Karar
DAVA: TAZMİNAT (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı … nezdinde sigortalı … isimli işyerinde, 18/11/2015 tarihinde, üçüncü şahıslar tarafından yanıcı madde dökülerek yangın çıktığını, yangın nedeniyle işyerinde bulunan araç gereçler, dekorasyon ve techizatta hasar oluştuğunu, müvekkilinin 15/11/2014 tarihli kira sözleşmesi ile yeri kiraladığını ve 2 yıllık kira bedelini peşin ödediğini, riziko nedeni ile kira kaybının da teminat kapsamında olduğunu, ayrıca iş durması zararı ve enkaz kaldırma masraflarının da poliçe kapsamında ödenmesi gerektiğini, davalı … şirketinin emtia ve demirbaş hasarı olarak sadece 18.042,00 TL ödeyeceğini beyan ettiğini, bu miktarın kabul edilmesinin mümkün olmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla emtia, dekorasyon ve tesisat için 1.000,00 TL, kira kaybı için 1.000,00 TL, iş kaybı zararı için 1.000.00 TL ve enkaz kaldırma masrafı için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL’nin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilin talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 06/02/2017 tarihli dilekçesi ile; hasar tazminatı talebi 84.430,00 TL, kira kaybı talebi ise 9.083,33 TL olmak üzere talebini toplam 93.513,33 TL’ye yükseltmiş, iş kaybı zararına ilişkin talebinden feragat etmiştir.
CEVAP Davalı … vekili cevabında; alacak belirlenebilir olduğundan belirsiz alacak davası açılamayacağını; TTK’nın 1429/1 maddesi uyarınca sigorta ettiren, sigortalı ve tazminat ödenmesini sağlamak amacıyla bunların hukuken fiillerinden sorumlu oldukları kişilerin, rizikonun gerçekleşmesine kasten sebep oldukları takdirde sigortacının tazminat ödeme borcu bulunmadığını, somut olayda yangının kasten çıkarıldığını, bu nedenle ceza soruşturmasının sonucunun beklenmesi gerektiğini; sigortalı kiracı konumunda olup, poliçede binaya ait değerlere ilişkin teminat bulunmadığından bina ve eklentilerine ilişkin hasar taleplerinin teminat kapsamında olmadığını; davacının işyerini 1 yıl önce devraldığını ve dekorasyon için masraf yapmadığını, dekorasyon zararının istenebilmesi için tacir olan davacının dekorasyon masrafını kendisinin yaptığını ticari defter ve faturalar ile kanıtlaması gerektiğini; poliçe uyarınca peşin ödenmiş kiranın işleyen günlerine ait kısmın teminat kapsamında olduğunu, ancak davacının kira bedelini peşin ödemediğini, bu nedenle kira kaybı zararı istenemeyeceğini; sarf malzemeleri ve iş kaybı zararlarının teminat kapsamında olmadığını; davacının demirbaş zararını da ticari defter ve faturalar ile kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, davacının iş yerini davalı … nezdinde işyerim paket sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu, meydana gelen yangın nedeniyle işyerinde 84.430,00 TL hasar bedeli oluştuğu, ayrıca davacının 9.083,33 TL kira kaybının olduğu, davacının iş kaybına yönelik talebinden feragat ettiği gerekçesiyle 84.430,00 TL hasar bedeli ile 9.083,33 TL kira kaybı-hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, iş kaybı zarar talebinin ise feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; binaya ait değerlerin teminat dışında olduğu, dekorasyonun davacıya ait olmadığı ve resmi belgelerle tespit edilen demirbaşların teminat kapsamında olduğuna dair savunmaları konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmadığını ve rapora itirazlarının dikkate alınmadığını; sigortalının yangını kasten çıkarması halinde riziko teminat kapsamında olmayıp, bu nedenle yangına ilişkin ceza soruşturmasının beklenmesi gerektiğini; hükmedilen tazminat kaleminde yer alan doğalgaz ve elektrik tesisatının bina mülkiyetine ait olup binaya ait değerlerin teminat kapsamında olmadığını; davacının demirbaş ve dekorasyon zararını ticari defter, fatura veya benzeri belgelerle ispatlaması gerektiğini, dekorasyonunun davacı tarafından yapıldığına dair delil bulunmadığını, poliçede demirbaş tanımı olarak, resmi defterlere demirbaş adı altında kayıtlı olan taşınabilir değerlerin gösterildiğini, ayrıca eskime payının düşülmesi gerektiğini; davacının peşin ödemiş kira bedeli bulunmadığından ve sigortalı işyerinin tümüyle kullanılamaması durumu sözkonusu olmadığından kira kaybı zararının istenemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, İşyerim Paket Poliçesi kapsamında sigorta tazminatı talebine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının … isimli işyerinin 14/02/2015 – 14/02/2016 tarihinde davalı … nezdinde İşyerim Paket Poliçesi ile sigortalı olduğu, işyerinde 18/11/2015 tarihinde yanıcı madde dökülerek yangın çıktığı, davacının yangın nedeniyle emtia, demirbaş, dekorasyon ve tesisat, ile enkaz kaldırma zararı ve iş kaybı zararlarının poliçe kapsamında tahsilini talebiyle bu davanın açıldığı görülmektedir. 20/01/2017 tarihli 1. bilirkişi heyeti raporunda; yangın nedeni ile davaya konu iş yerinde 84.430,00-TL maddi hasar oluştuğu, davacının kira kaybı zararının 9.083,33-TL olduğu, iş kaybı zararının tespitinin uzmanlık alanlarında olmadığından bu hususta inceleme yapılamadığı belirtilmiştir. 14/11/2017 tarihli 2. bilirkişi heyeti raporunda; bilirkişi heyetince mahallinde inceleme yapılarak yangın nedeniyle dava konusu işyerinde meydana gelen hasar bedeli 84.430,00 TL olarak hesap edildiği, bu hesabın doğru ve kadri marufunda olduğu ancak teminata girmeyen elektrik ve doğalgaz tesisatına ilişkin hasarların tenzilinin gerekeceği belirtilmiştir. 04/02/2019 tarihli 3. bilirkişi heyeti raporunda; poliçede; “Bu sigorta ile yangının, yıldırım, infilakın veya yangın ve infilak sonucu meydana gelen duman buhar ve hararetin sigortalı mallarda doğrudan neden olacağı maddi zararlar poliçede belirtilen sigorta bedeli kadar Türk Yangın Sigortası Genel Şartları dahilinde temin olunur” hükmü uyarınca ayrıca davacı tarafın talep edeceği nihai hasar bedelinin 84.430,00 TL + 9.083,33 TL=93.513,33 TL olacağı belirtilmiştir. Mahkemece, davacının emtia, demirbaş, dekorasyon ve tesisat ile enkaz kaldırma zararı toplamı 84.430,00 TL ile, kira kaybı 9.083,33 TL’nin davalıdan tahsiline, iş kaybı zararının feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalı vekili hükmü istinaf etmiştir. İstinafa konu edilen uyuşmazlık; yangının sigortalı tarafından kasten çıkarılıp çıkarılmadığı, yangına ilişkin soruşturma dosyasının beklenmesi gerekip gerekmediği, binaya ait değerlerin teminat kapsamında olup olmadığı, davacının teminat kapsamında demirbaş ve dekorasyon zararı bulunup bulunmadığı, varsa miktarı, yine taminat kapsamında kira kaybı zararı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 1-Davalı …, yangının sigortalı tarafından kasten çıkarılması halinde TTK’nın 1429 maddesi uyarınca müvekkilinin sigorta tazminatı ödeme borcu bulunmadığını, bu nedenle ceza soruşturmasının beklenmesi gerektiğini ileri sürmüşse de, ceza soruşturmasında daimi arama kararı verilmesi ve yangının sigortalı ve/veya hukuken fiillerinden sorumlu bulundukları kişiler tarafından kasten çıkarıldığına dair, dosya kapsamında herhangi bir delil mevcut olmaması karşısında, yangının teminat kapsamında olduğunun kabulü gerekir. 2-Davalının demirbaş, dekorasyon ve binaya ait değerlere ilişkin istinaf başvurusu yönünden; Sigorta poliçesinin düzenlendiği ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 1401. maddesinde sigorta sözleşmesi düzenlenmiştir. 1409. maddede, sigortacının sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olduğu, 1459. maddede, sigortacının sigortalının uğradığı zararı tazmin edeceği, 1461. maddede, sigortacının sorumluluğunun sigorta bedeli ile sınırlı olduğu hususlarına yer verilmiştir. Mal sigortaları kapsamında davacıya ait işyerini sigortalayan davalının, poliçedeki limitlerle sınırlı olmak kaydıyla, yangın rizikosu nedeniyle fiilen oluşan gerçek zarar miktarını tazminle yükümlü olduğu; zararın hesaplanmasındaki tek kriterin, riziko tarihinden önce mevcut olup da davaya konu yangın olayı nedeniyle hasar gören sigortalı unsurların bedellerinin hesaba dahil edilmesi olduğu gözetilmelidir. Ticari defterlerde görülmese ya da alım faturası sunulmasa dahi, olaydan hemen sonra eksper tarafından fiilen tespit edilen zarar görmüş unsurlar için hesaplama yapılmalıdır (Yargıtay 17. HD’nin 2020/868 Esas,2021/2695 Karar sayılı kararı). Somut olayda delil tespiti ile alınan 20/01/2017 tarihli raporda, sigortalının emtia, demirbaş, dekorasyon ve tesisat ile enkaz kaldırma zararı toplamı 84.430,00 TL olarak tespit edilmiştir. Davalı … defterlere kayıtlı olan değerlerin poliçe teminat kapsamında olması gerektiğini belirtmişse de, poliçenin bütünü ve Yargıtay’ın yukarıda belirtilen kararı gözetildiğinde, fiilen tespit edilen ve hasara uğrayan demirbaşın sigortalının gerçek zararı olarak, poliçe teminatı kapsamında tazmini gerekmektedir. Yine fiilen tespit edilen ve zarar görmüş dekorasyon hasarı da aynı nedenle teminat kapsamındadır. Yine davalı, binaya ait değerlerin teminat kapsamında olmadığını, dekorasyonu davacı sigortalının yapmadığını belirterek hükmü istinaf etmiştir. Yargıtay 11. HD’nin 2010/15443 Esas, 2012/6516 Karar sayılı kararında belirtildiği gibi, kiralanan yeri malikine eksiksiz teslim yükümlülüğü bulunan davacı sigortalının işyerindeki doğalgaz ve elektrik tesisata ilişkin onarım yaptırması ve kendisinin yaptırdığı kabul edilmese dahi dekorasyonu da olduğu gibi malike iadesi gerekeceğinden, davalının bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde görülmemiştir.3-Diğer taraftan davalı …, poliçe uyarınca peşin ödenmiş kiranın işleyen günlerine ait kısmın teminat kapsamında olduğunu, ancak davacının kira bedelini peşin ödemediğini, ayrıca makul onarım süresine göre kira kaybının belirlenmesi gerektiğini belirterek hükmü istinaf etmiştir. Poliçede, teminat altında olan risklerden birinin doğrudan sonucu olarak mahallin tümüyle kullanılamaması nedeniyle oluşan kira kaybının belirtilen şartlar dahilinde teminata dahil olduğu belirtilmiş, kira kaybı ise peşin ödenmiş kiranın işlemeyen günlerine ait olan kısmı şeklinde tanımlanmıştır. Sigortalı ile dava dışı kiralayan arasında düzenlenen 15/11/2014 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde kira müddeti 2 + 2 yıl olarak kararlaştırılmış ve 2 yıllık kira bedelinin peşin ödeneceği belirtilmiştir. Sigortalı işyerinde 18/11/2015 tarihinde davaya konu yangın olayı yaşanmış, 23/12/2016 tarihinde yapılan keşif sonucu alınan 20/01/2017 tarihli bilirkişi raporunda yerin keşif tarihi itibarıyla kullanılamaz durumda olduğu da tespit edilmiştir. Bu durumda yerin dava tarihi olan 07/03/2016 tarihi itibarıyla tamamen kullanılamadığı, kira bedelinin peşin ödendiği gözetildiğinde, mahkemece dava tarihine kadar olan kira kaybına hükmedilmesinde de isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/209 Esas, 2019/327 Karar ve 19/03/2019 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL harcın davalı tarafından peşin olarak yatırılan 1.597,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.516,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa İADESİNE, 3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b-1 bendi ve aynı yasanın 362/1.a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/11/2022