Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1831 E. 2020/469 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1831 Esas
KARAR NO: 2020/469
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 06/03/2019
NUMARASI: 2018/363 Esas, 2019/284 Karar
DAVANIN KONUSU: Kayıt Kabul
KARAR TARİHİ: 20/02/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müflis şirketten olan vekalet alacağının masaya kaydı konusundaki talebinin İflas idaresince haksız olarak reddedildiğini, müflis şirket ile müvekkil arasında yapılan 05/02/2013 tarihli Avukatlık Hizmet ve Ücret Sözleşmesi gereğince müvekkilinin müflis şirkete Avukatlık ve Danışmanlık Hizmeti verdiğini, müvekkilinin alacaklarının tamamını tahsil edemeden 16/07/2013 tarihinde şirketin iflasına karar verildiğini, müvekkilinin iflas tarihi itibariyle müflis şirketten 466.379,00 TL alacaklı olduğunu belirterek 466.379,00 TL alacağın Avukatlık Kanunu 166. maddesinin yaptığı atıfla TTK. 206. madde hükmü gereğince 3. sırada ve rüçhanlı alacak olarak masaya kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müflis idare usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, vekili aracılığıyla bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, bilirkişilerin Avukatlık Hizmet Sözleşmesini inceleyerek davacının dört aylık alacağı olduğunu belirlediklerini, ancak ticari kayıt ve defterler incelenmeden bu kanaate varıldığını, alacağın Avukatlık Kanunu 166/2’ye göre rüçhanlı olması için gerekli yasal koşulların oluşup oluşmadığının tartışılmadığını, alacağın bu anlamda rüçhanlı olması için avukatın iflas masasına kazandırmış olduğu bir mal veya paradan bahsedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi iddia, savunma, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi, 15/02/2017 tarih, 2014/897 E. 2017/154 K. sayılı kararıyla; 404.408,68 TL esas alınarak davacının kayıt kabul davasının kabulü ile bu meblağ üzerinden vekalet alacağının müflisin masasının 3.sırasına alacak olarak kaydına, fazlaya dair istemin reddine, şeklinde karar vermiştir. Karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Dairemiz 15/03/2018 tarih, 2017/1372 E. 2018/408 K. Sayılı kararı ile; İlk derece mahkemesi davalı tarafın TMK’nun 6.maddesine göre iddiasını ispatla yükümlü olduğunu ve davacı yanın ortaya çıkan ücret alacağına karşılık ödemenin yapıldığını ispatlayamadığını kabul ederek yazılı şekilde hüküm kurmuştur. Oysa davalı taraf müflis şirkete ait tüm defter ve belgeleri ibraz ettiğine göre onun borçlarının bulunmadığı yönündeki itirazlarının bu belgelerin incelenmesi ile açığa kavuşturulması mümkündür. Davalı taraf üzerine düşeni yaparak defter ve belgeleri ibraz etmiştir. Bu aşamadan sonra bilirkişinin görevi olan ödeme belgelerinin de çıkartılarak sunulması davalıya yüklenemez. Defter ve Belgelerin çok olması incelenemeyeceğine dair yeterli gerekçe olamaz. Davacı ile davalının defter ve belgelerinin karşılıklı olarak söz konusu sözleşme dönemi ve sonrası için incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz ve denetlemeye elverişli olmayan bilirkişi heyetinin davalı ticari defterlerinin binlerce sayfayı içerdiği, bu sebeple de binlerce sayfanın çevrilmesi ve gözle tespitin imkânsızlığı ve TMK’nun 6.maddesine atıf yapılarak müflis şirketin defter ve belgeleri incelenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından bahisle davalı vekilinin istinaf taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece bu defa, iddia, savunma bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile 364.406,91 TL vekalet ücret alacağının 3. sırada masaya kayıt ve kabulüne karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline ödenen 40.000,00 TL’nin masraf avansı olduğunu, vekalet sözleşmesi kapsamında genel gider, noter masrafları, tercüme masrafları, ilan masrafları ve sair masraflar adı altında verilen bu miktarın vekalet ücretinden mahsup edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu yönde delil sunulmadığı konusundaki mahkeme gerekçesinin yerinde olmadığını, 04/02/2019 tarihli dilekçe ekinde bu yöndeki delillerini sunduklarını belirterek ilk derece mahkeme kararının bu yönü ile kaldırılması ile talep doğrultusunda hüküm tesisini talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının müflis şirkete kazandırdığı bir menfaat bulunmadığını, alacağın imtiyazlı olarak 3. sıraya kaydedilmesinin İİK 206. maddesine aykırı olduğunu, alacağın 4. sıraya kaydedilmesi gerektiğini, bilirkişi raporuna göre de müflis şirketin davacıdan 80.378,39 TL alacaklı olduğunu belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, talep doğrultusunda hüküm tesisini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, vekalet ücretinden kaynaklanan alcağın iflas masasına kayıt ve kabul istemine ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nun 235/1. Maddesi gereğince sıra cetveline itiraz edenler cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki Ticaret Mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. İstanbul Anadolu … İflas Müdürlüğünün … sayılı iflas dosyasında davacının alacağının masaya kayıt talebinin reddine dair kararın ve sıra cetvelinin davacı vekiline 08/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 03/04/2014 tarihinde 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı, müflis şirket ile imzalanan ve inkar edilmeyen 05/02/2013 tarihli Avukatlık Hizmet ve Ücret Sözleşmesine dayanmakta olup bu sözleşmeye göre ödenmeyen vekalet ücreti alacaklarının bulunduğunu iddia etmiş, alacağının sıra cetveline kayıt ve kabulünü talep etmiş, davalı iflas idaresi ise davacının alacağını kanıtlayamadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, dairemiz kaldırma kararından sonra alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında, 05/02/2013 tarihli Avukatlık Hizmet ve Ücret Sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmenin 3. Maddesine göre, 1 ve 2. Maddelerinde belirtilen görev karşılığı aylık 75.000,00 EURO vekalet ücreti ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafından sunulan makbuzların 08/05/2013 ve 13/06/2013 tarihlerine ait oldukları, bu makbuzlara göre toplam 137.465,00 EURO brüt ödeme yapıldığı hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dairemiz kararından sonra müflisin ticari defter belgeleri üzerinde inceleme yapılmış, bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi 21/01/2019 tarihli raporunda, müflis şirketin davacıya 21/05/2013 tarihinde 57.540,70 EURO, 01/07/2013 tarihinde 77.175,00 EURO, 28/03/2013 tarihinde 40.000,00 TL ödeme yaptığını, davacı tarafından sunulan serbest meslek makbuzlarının müflis şirketin defterlerinde kayıtlı olduğunu, sözleşme gereğince davacının müflis şirketten 404.406,91 TL alacaklı olduğunu, avans olarak ödenen 40.000,00 TL’nin mahsup edilmesi durumunda iflas tarihi itibari ile bu miktarın 364.406,91 TL olacağını bildirmiştir. İncelemeyle davacının kabulünde bulunan 40.000,00TL’lik ödeme dışında taraf belgelerinin birbiri ile uyumlu olduğu, uyuşmazlığın müflis şirket tarafından ödenen avans ödemenin vekalet ücretinden mahsubunun gerekip gerekmediği ve kaydın yasal olarak 3. Sıraya yapılmasının mümkün olup olmadığı noktasında toplanmıştır. Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde belirttiği 04/02/2019 tarihli dilekçesine ekli tek belge İstanbul Anodolu 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/02/2013 tarihli, toplam 36.500,00 TL bedelli Tahsilat Makbuzudur. Tahsilat Makbuzu incelendiğinde bedelin müflis şirket vekili Av. … tarafından yatırıldığı, davacı ile illiyetine ilişkin dosya kapsamında bir belgenin bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple bu bedelin mahsubunda yasaya aykırılık görülmemiştir. Alacağın miktarı konusunda tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. 2004 saylı İİK’nın 206. maddesi hükmüne göre, özel kanunlarda imtiyazlı olduğu belirlenen alacaklar sıra cetvelinde üçüncü sıraya yazılır. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 166. maddesinde ise, taraflarca kararlaştırılan veya hakimce belirlenen avukatlık ücretinden dolayı, kendi çalışması sonucu müvekkilini muhafaza ettiği veya kazandırdığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde rüçhan hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, maddede belirtilen şekilde, davacı avukatın iflas masasına kazandırdığı bir miktar bulunduğu ileri sürülmediğine göre alacağın sıra cetvelinin dördüncü sırasına yazılması gerekirken 3. Sıraya yazılması konusundaki mahkeme kararı yerinde görülmemiştir. (Bkz. Yargıtay 23. Hukuk Diresinin, 24/06/2015 tarih, 2015/1929 E. 2015/4851 K. Sayılı ilamı) Bu sebeple, tarafların miktar konusundaki istinaf taleplerinin reddine, davalının alacağın 4. Sıraya yazılması gerektiği konusundaki istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılarak yeniden hüküm tesisi gerektiğine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/363 E. 2019/284 K. 06/03/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 3-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; a-Davacının, iflas tarihi itibariyle müflis şirketten 364.406,91 TL vekalet ücreti alacağının olduğunun tespiti ile iflas masasının alacak sıra cetvelinin dördüncü sırasına KAYIT VE KABULÜNE, Davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE, b-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 83,50 TL karar ve ilam harcıdan, peşin alınan 25,20 TL harcın indirilmesi ile geriye kalan 58,30 TL harcın davalıdan tahsili hazineye gelir kaydına, c-Davacı tarafça yatırılan 25,20 TL peşin harcın davalı iflas masasından alınarak davacıya verilmesine, d-Davanın kabul edilen bölümü için davacı taraf yararına takdir edilen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı iflas masasından alınarak davacı tarafa verilmesine, e-Davanın reddedilen bölümü için davalı iflas masası yararına takdir edilen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı iflas masasına verilmesine, f-Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle davacı tarafça yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 168,85 TL on sekiz adet tebligat gideri ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.694,05 TL yargılama giderinden 7/9’unun karşılığı olan 1.317,59 TL yargılama giderinin davalı iflas masasından alınarak davacıya verilmesine, 2/9’unun karşılığı olan 376,56 TL yargılama giderinin davacının kendi üzerinde bırakılmasına, g-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından artan gider avansının HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, 4-İstinaf giderleri açısından; a-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 165,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, b-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 232,10 TL harcın, davalı tarafından peşin yatırılan 165,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 66,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, c-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, d-Davalı tarafından yapılan 165,70 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, e-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/2 bendi ile aynı kanunun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.