Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1689 E. 2022/1257 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1689 Esas
KARAR NO: 2022/1257
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 14/11/2018
NUMARASI: 2015/423 Esas, 2018/1089 Karar
DAVANIN KONUSU: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
KARAR TARİHİ: 27/10/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 2014 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan özellikle 5 ve 7. Genel kurul kararlarının kanuna, iyi niyete ve ana sözleşmeye, müteahhit firma ile yapılan sözleşmeye aykırı olduğunu, kararların kooperatif ortaklarını yaklaşık 4-5 milyon TL zarara uğratacağını, benzeri genel kurul kararlarının İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/776 esas ve 2014/81 karar sayılı ilamı ile iptal edildiğini belirterek kooperatifin 31/05/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan başta 5 ve 7 numaralı kararların bütün bendleri olmak üzere genel kurul kararlarının tamamının iptaline karar verilmesini talep ve etmişlerdir.
CEVAP Davalı kooperatif vekili cevap dilekçesinde özetle; bütün kararların yeterli sayıda kanuna, ana sözleşmeye ve iyi niyet kurallarına uygun olarak alındığını, davacılarında diğer ortaklar gibi dairelerini tapudan devir ve fiilen teslim aldıklarını, kooperatifin sicil kaydının silinmesine kadar ortakların genel kurulca belirlenen parasal yükümlülükleri yerine getirmenin zorunlu olduğunu, davacı ortaklardan tahsilat yapılamadığını, iyi niyet esasları ile bağdaşmayacak şekilde dava ve şikayet yollarına gittiklerini, davacıların açtıkları bazı davaların reddedildiğini, bazıların ise derdest olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre; davacıların ret oyu kullanıp tutanağın sonunda muhalefet şerhini tutanağa yazdırdıkları, tutanağın 5. maddesinde kapalı otoparkların yapımı konusunda önceden yapılan üçlü protokolün işlemesine mani olan ve İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2015/284 esas sayılı davada mahkemece yürütmenin durdurulmasına ilişkin verilen kararın kaldırılarak kapalı otopark çalışmalarının önünün açılması için gerekli görüşmelerde bulunulmasına, davayı açan ortaklara davayı geri çekmesi konusunda ihtar çekmelerine, geri çekmedikleri takdirde tazminat davası açılmasına ilişkin verilen kararın mevcut hukuk düzeni içinde her ortağın kendisinin ve kooperatifin haklarını koruyan davalar açabileceği gibi açtığı bu dava nedeniyle alınacak genel kurul kararı ile davasından feragat etmeye zorlayacak bir kararın alınmasının mümkün bulunmaması karşısında ilgili kararının iptalinin gerektiği, gündemin 7. maddesinde üçlü protokolün 6. maddesine göre yükleniciye 7. maddedeki fiyatları uygun daire tapularının tahsis ve satış veya devir naklinin sağlanması için … Kooperatifler Birliğine yetki verilmesine karar verilmiş ise de kararın çelişkiler içermesi, hangi işlemin ne şekilde yapılacağının açık ve net bir şekilde kararda gösterilmemesi, kararda tahsis, devir ve satıştan söz edilmesi yanında bu işlemleri yapma yetkisinin davalı kooperatif dışında bir başka kooperatifler birliğine verilmiş olması ana sözleşme ve kooperatif hukuku ilkelerine aykırı olup iptalinin gerektiği, gündemin 10. maddesinde ortakların kooperatifçe karar altına alınan ödemeleri geç yapması halinde aylık %5 gecikme faizi alınmasına ilişkin karar yönelik olarak davacıların bu madde altında muhalefet şerhi bulunmasa da bu kararın Türk Borçlar Kanunu’nun 120. maddesinde düzenlenen temerrüt faizini %100 fazlasının aşılamayacağı kuralına aykırı olduğu, bu nedenle iptalinin gerektiği gerekçesi ile davanın KABULÜ İLE; davalı tasfiye halinde … Konut Yapı Kooperatifinin 31/05/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında ve toplantı tutanağının 5,7. ve 10.gündem maddelerinde alınan kararların İPTALİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar yasal süresi içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf talebinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, bilirkişi raporuna yapılan itirazlar değerlendirilmeden dosyaya sunulan belgeler yeterince incelenmeden, defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yapılmadan karar verildiğini, Genel Kurulda alınan kararların Kooperatifler Kanununa uygun olduğunu, Borçlar Kanunu hükümlerine göre; arsa karşılığı yapılan inşaat sözleşmelerinin, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklediğini, alınan kararların bu doğrultuda olduğunu, Kooperatifin ticari defter ve kayıtları üzerinde herhangi bir inceleme yapılmadığını, mahkemeye sunulan 30.07.2015, 25.12.2015 ve 06.04.2016 tarihli dilekçelerin dikkate alınmadığını, bilirkişi …in görev aldığı müvekkili Kooperatif ile davacılar arasında görülen aynı konudaki genel kurul kararının iptaline ilişkin İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/284 E.sayılı dosyasında farklı mütalaada bulunduğunu, mahkemece davacıların talebinin reddedildiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin 2017/1727 E.2018/785 K. 02.05.2018 Tarihli kararı ile istinaf başvurularınında reddedildiğini, mahkeme gerekçesinin hükümle çeliştiğini, davanın reddi gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, 31.05.2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesiyle; toplantıda hazır bulunup da kararlara aykırı kalarak keyfiyeti tutanağa geçirten veya oyunu kullanmasına haksız olarak müsaade edilmeyen yahut toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığını veyahut gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini yahut da Genel Kurul toplantısına katılmaya yetkili olmayan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden pay sahiplerinin kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile Genel Kurul kararları aleyhine, toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere bir ay içinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurmak suretiyle kararın bozulması için dava açabilirler. Davacının yasanın aradığı şartları yerine getirerek huzurdaki davayı yasal hak düşürücü süre içinde 29.06.2015 tarihinde açtıkları anlaşılmaktadır. 31.05.2015 tarihli Genel Kurul toplantısının 78 ortaktan 18 asil ve 19 vekilin katılımı ile toplam 37 ortakla gerçekleştirildiği, karar nisabının 19 olduğu, Gündemin 5’nci maddesinde; kapalı otoparkların yapımı konusunda önceden yapılan 3’lü protokolün işlemesine mani olan ve Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2014/284 Esas sayılı davasında alınan yürütmenin durdurulması kararının kaldırılarak kapalı otopark çalışmalarının önünün açılması için gerekli görüşlerde bulunulmasına davayı açan ortakların davayı geri çekmeleri konusunda ihtar çekilmesine, geri çekmedikleri takdirde doğacak zararlardan sorumlu olacaklarından bu zararların karşılanması için tazminat davası açılmasına, yine Gündemin aynı maddesinde; 18/08/2008 tarihli üçlü protokolün 6’ncı maddesine göre yüklenici müteahhide 7’nci maddedeki fiyatlara uygun daire tapularının tahsis ve satış veya devir ve naklinin sağlanması için … Konut Yapı Kooperatifler Birliğine yetki verilmesine, Gündemin 7/b maddesinde; İstanbul ili, B.Çekmece ilçesi , … Beldesinde Kooperatifler Birliğince kooperatifimize tahsis olunan eski … ada, … parsel –yeni … ada … parselde … ve … Nolu blokların kat irtifakı ve/veya kat mülkiyeti tapularının alınması; buna istinaden Kooperatifler Birliğinden minimum 40.000 TL ile rayiç bedele kadar dairelerin kat irtifakının satın alınması veya tahsisine, ayrıca 40.000,00 TL ile 250.000,00 TL’ye kadar dairelerin Yüklenici … San.Tic.Ltd.Şti.ne tahsis ve satış veyahut devir ve naklinin sağlanmasına ve bu konudaki işlemleri Genel Kurulumuz adına en geniş yetkiyle yürütmek üzere Yönetim Kuruluna yetki verilmesi, Gündemin 10. maddesinde; ortakların kooperatifçe karar altına alınan ödemeleri geç yapması halinde aylık %5 gecikme faizi alınması, kararlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, genel kurul kararlarının yasa, ana sözleşme ve iyiniyet kurallarına uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır. Mahkemece uyuşmazlık konusunda bilirkişi raporu alınmıştır. 31.03.2016 tarihli bilirkişi raporunda; gündemin 5. Maddesinde yer alan karar gereğince, 6 ortağın İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde mevcut 2014/284 esas sayılı dosyasında verilen yürütmenin durdurulması kararının kaldırılması ve davanın geri çekilmesinin istendiği, hukuk düzeni içinde her şahsın dilediği davayı açmakta serbest olduğu, hiç kimsenin diğerini herhangi bir davayı açmaya zorlayamayacağı gibi hiç kimsede bir şahsın açtığı davadan feragat etmesi için zorlanamayacağı, gündemin aynı maddesinde 18/08/2008 tarihli üçlü protokolün 6’ncı maddesine göre yüklenici müteahhide 7’nci maddedeki fiyatlara uygun daire tapularının tahsis ve satış veya devir ve naklinin sağlanması için …. Konut Yapı Kooperatifler Birliğine yetki verilmesine karar verildiği, maddenin baştarafında 18/08/2008 tarihli üçlü protokolün yeniden yapılması konusunda önceki genel kurulda alınan kararın uygulanmasına gerek kalınmadığı şeklinde karar alındığı, bu durumda 3’lü protokol hükümleri ortadan kalkacağından maddenin sonunda 3’lü protokole dayanarak müteahhide tapu verilmesinin bir çelişki doğurduğu, kaldı ki alınan kararda müteahhide tahsis-satış veya devir yoluyla bir naklin sağlanmasından bahsedildiği, oysa kooperatiflerde tahsis başka bir işlem-satış başka bir işlem-devir başka bir işlem olup, her birinin türünün farklı olduğu, söz konusu bir gayrimenkul olduğunda hangi işlemin yapılacağının açık ve net bir şekilde belirtilmesi gerektiği, hem tahsis, hem devir, hem satıştan bahsederek birde üstelik bu işlemleri yapma hakkının kooperatif dışında yapı kooperatifler birliğine verilmesi şeklinde karar almanın anasözleşme ve kooperatifçilik ilkelerine aykırı olduğu, gündemin 7’nci maddesinde 40.000 TL. ile 250.000 TL.ye kadar dairelerin yükleniciye tahsis satış veya devrinin yapılmasına karar verildiği, hem tahsis, hem satış hem devir işlemlerinin yapılması şeklindeki bir kararın kooperatif uygulamalarına ters olduğu, Genel kurulun hangi işlemin yapılacağına açık bir şekilde karar vermesi gerektiği, kanun ve anasözleşme hükümleri gereğince satılacak gayrimenkulün asgari fiyatının belirlenmesi genel kurula ait bir yetki ise de genel kurulların bu yetkisini yasa ve afaki iyiniyet kuralları çerçevesinde kullanacağı, Satılacak gayrimenkulün 40.000 ile 250.000 TL. gibi çok açık aralıkta bir fiyata satılmasına karar vermenin yönetim kuruluna ucu açık bir yetki tanımak olacağı ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı, davacıların alınan kararların ortaklara ek ödeme yükleyecek kararlardan olduğunu ve bu kararların 2/3 çoğunlukla alınması gerektiğini iddia etmişlerse de alınan bu kararların kooperatif hukuku açısından ek ödeme mahiyetindeki kararlardan olmadığı, bu hususta esasen 2014/284 esas sayılı dosyada verilmiş bulunan bilirkişi raporunda açıklandığı, 5. Ve 7. Maddelerin iptali gerektiği belirtilmiştir. Bilirkişiler ek raporlarında kök raporu tekrar etmişlerdir. Aynı üyeler tarafından, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/284 E. Sayılı dosyasında, 01/06/2014 tarihli genel kurulda alınan kararların iptali istemi ile dava açıldığı, mahkemece gündem 10. Maddede nisabın sağlanamadığı, diğer gündem maddelerinin yasa, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 10. Nolu kararın iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinaf edildiği, dairemiz 02/05/2018 tarih, 2017/1727 E. 2018/785 K. Sayılı kararı ile başvurunun reddine karar verildiği, Uyaptan yapılan sorgulamada dosyanın Yargtay incelemesinden geçmediği anlaşılmıştır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 23. maddesinde hak ve vecibelerde eşitlik düzenlenmiştir.”Ortaklar bu Kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler”ifadesine yer verilmiştir. Ortakların hakları, bireysel olarak kullanabilecekleri ve toplu olarak kullanabilecekleri haklardır. Ortakların bireysel olarak kullanabileceği hakları, ortaklıktan çıkma hakkı, payını devir hakkı, bilgi edinme hakkı, genel kurula katılma hakkı, genel kurul kararını iptal için dava açma hakkı gibi haklar, toplu kullanılacak haklar ise, genel kurulu toplantıya çağırma ve gündeme ilave yapılmasını isteme haklarıdır. Ortakların yükümlülük ve sorumlulukları ise, parasal yükümlülüğün yerine getirilmesi ödevi ve sır saklama yükümlülüğüdür. Kooperatifler Kanunun 42. Maddesi – “Genel Kurul bütün ortakları temsil eden en yetkili organdır. Genel Kurul, aşağıdaki yetkilerini devir ve terk edemez. 1. Anasözleşmeyi değiştirmek,2.Yönetim Kurulu ve Denetçiler Kurulu üyeleriyle gerektiğinde tasfiye kurulunu seçmek,3. İşletme hesabıyla bilanço ve gerektiğinde gelir gider farkının bölüşülmesi hakkında karar almak,4. Yönetim ve denetçiler kurullarını ibra etmek,5. Kanun veya anasözleşme ile Genel Kurula tanınmış olan konular hakkında karar vermek.6. (Ek: 6/10/1988 – 3476/9 md.) Gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulün niteliğini, yerine ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulün asgari fiyatını belirlemek.7. (Ek: 6/10/1988 – 3476/9 md.) İmalat ve inşaat işlerinin yaptırılma yöntemini belirlemek.8. (Ek: 6/10/1988 – 3476/9 md.) Yapı kooperatiflerinde; kooperatifin ortak sayısı ile yapılacak konut veya işyeri sayısını tespit etmek.” hükmünü düzenlemiştir. Somut uyuşmazlıkta, Genel Kurulun 5. Maddesinde alınan kararın kooperatifin amacı ile doğrudan ilgisinin bulunmadığı, ortaklık haklarının kullanılmasına müdahale niteliğinde bulunduğu, 7. Madde de alınan kararların çelişkili, tahsis, devir, satış yetkisi verilmesinin keyfiliğe sebebiyet verecek nitelikte olduğu, her iki kararında yasa, anasözleşme ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı, davacıların anılan kararların altında muhalefet şerhlerinin bulunduğu, gündem 10. Maddesinin açıkça TBK’nun 88. Ve 120. Maddelerine aykırı olduğu, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf maktu karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 36,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.27/10/2022