Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1365 E. 2022/1175 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1365 Esas
KARAR NO: 2022/1175
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 27/02/2019
NUMARASI: 2017/851 Esas, 2019/253 Karar
DAVA: SİGORTA (Mal Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 13/10/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin Başakşehir/İstanbul adresinde … ünvanıyla tekel ve gıda maddeleri toptancılığı alanında faaliyet gösterdiğini, işyerinin 13/02/2016 başlangıç, 13/02/2017 bitiş tarihli poliçe ile davalı … nezdinde İş Yeri Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, iş yerinde 22/03/2017 tarihinde ve 27/05/2017 tarihinde iki ayrı hırsızlık olayı meydana geldiğini, ilk hırsızlık olayı nedeniyle 486.616,54 TL, ikinci hırsızlık olayı nedeniyle 52.823,64 TL zarara uğradıklarını, ancak davalı … şirketinin ödeme yapmayı reddettiğini belirterek toplam 542.823,64 TL’nin olay tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; sigortalının 22/03/2017 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin alınan araştırma şirketi raporu ile ekspertiz raporlarına göre hırsızlık iddiasının gerçekçi bulunmadığını, olaya ilişkin soruşturma dosyasında da kamera kaydı olmaması, görgü tanığı bulunmaması ve suçun işlendiğine dair iz ve bulguya rastlanmaması nedeniyle daimi arama kararı verildiğini; davacının 27/05/2017 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin araştırma şirketi raporunda da hırsızlık iddiasının gerçekçi bulunmadığını, kamera kayıtlarında görünen iki şahsın işyerine girmeden bir süre bahçede bekleyip 6 dakika sonra gittiklerini, bu olaya ilişkin soruşturma dosyasında da parmak izine rastlanmaması ve görgü tanığı bulunmaması nedeniyle daimi arama kararı verildiğini; davacı sigortalının hasarın ihbar edildiği şekilde gerçekleştiğini ispat edemediğini, rizikonun gerçekleştiği kabul edile bile poliçede belirtilen güvenlik önlemleri alınmadığından hasarın teminat dışında olduğunu ya da yeterli güvenlik tedbiri almayan sigortalının olayda ağır kusurlu olduğunu; hasar bedelinden muafiyet oranı indirimi yapılması gerektiğini, ayrıca sigorta bedeli sigorta değerinden az olduğundan eksik sigorta bulunduğunu ve eksik sigortadan dolayı indirim yapılması gerektiğini, talep edilen miktarın fahiş olduğunu, davacının hasar miktarını kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacının rizikonun gerçekleştiğini kanıtlaması gerektiği, ancak hırsızlık olayının gerçekleştiğinin kanıtlanamadığı, ayrıca davacı tarafın iş yerinde hırsızlık klozuna uygun güvenlik önlemlerini almadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; soruşturma dosyalarının akıbetlerinin sorulmadığını, mahkemenin sigorta şirketi tarafından yaptırılan araştırma raporunu esas aldığını, mahkemece alınan ek rapor ile duruşmada dinlenen bilirkişi beyanında faillerin 33- 38 cm boşluktan emtiaları taşımasının ve dökmeden götürmesinin mümkün olduğunun belirtildiğini, hırsızlığın gerçekleştiğine dair güçlü deliller olup aksinin davalı sigortacı tarafından kanıtlanması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, işyeri sigorta poliçesi kapsamında sigorta tazminatı talebine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının … Gıda ünvanıyla tekel ve gıda maddeleri toptancılığı alanında faaliyet gösterdiği işyerinin 13/02/2016 başlangıç, 13/02/2017 bitiş tarihli poliçe ile davalı … nezdinde İş Yeri Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, davacının, iş yerinde 22/03/2017 tarihinde ve 27/05/2017 tarihinde iki ayrı hırsızlık olayı meydana geldiği ihbarıyla sigorta tazminatı ödenmesini talep ettiği, davalı … şirketinin ödeme yapmayı reddetmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece hırsızlık olayının gerçekleştiğinin ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı taraf hükmü istinaf etmiştir. Taraflar arasında işyeri sigorta sözleşmesi bulunduğu ve binada yaşanacak hırsızlığın teminat kapsamında olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İstinaf konusu edilen uyuşmazlık, işyerinde hırsızlık rizikosunun gerçekleşip gerçeklemediği noktasında toplanmaktadır. Dosya içerisinde 22/03/2017 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin hasar dosyası ve araştırma raporu mevcut olduğu halde 27/05/2022 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin hasar dosyası ve … Sigorta Araştırma’ya ait araştırma raporunun yer almadığı ve mahkemece de bu belgeler getirtilip değerlendirilmeden karar verildiği görülmektedir. Dairemizce 27/05/2022 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin hasar dosyası ve … Sigorta Araştırma araştırma dosyası celp edilmiştir. Buna göre sigorta tazminatı talebine dayanak gösterilen 27/05/2022 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin hasar dosyası ve Hasar Sigorta Araştırma’ya ait ikinci hırsızlığa ilişkin araştırma raporu değerlendirilerek hırsızlığın gerçekleşip gerçekleşmediği, hırsızlık varsa zararın miktarı konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınarak, hırsızlığın gerçekleştiğinin kabulü halinde sigortalının alması gereken tedbirleri alıp almamasının davaya etkisi de değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, 27/05/2022 tarihli hırsızlık iddiasına ilişkin hasar dosyası ve Hasar Sigorta Araştırma araştırma dosyası getirtilip değerlendirilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenler ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 bendi gereğince esası incelenmeden kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,2-Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/851 Esas, 2019/253 Karar ve 27/02/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a6.fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.13/10/2022