Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1219 E. 2020/1481 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1219 Esas
KARAR NO : 2020/1481
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 28/12/2018
NUMARASI : 2017/1171 Esas, 2018/1335 Karar
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalılar …, … ve …’nun … Kooperatifinin tasfiye memurları olduğunu, müvekkiline İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1221 Esas sayılı dosyasında kooperatifin ihyası için süre verildiğini belirterek davalı Kooperatifin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle, sorumluluğun tasfiye memurlarında olduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalılar Atilla ve Mehmet vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının asıl davayı takip etmediğini belirketer davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.Davalı … usulünce yapılan tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin tasfiyesi kapatılmadan önceki dönemle ilgili olarak açılmış bir alacak davası mevcut olduğundan bahisle davanın kabulüne, eski tasfiye memurlarının ek tasfiye işlemlerini yapması için tasfiye memuru olarak atanmalarına, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tasfiye memurları …. vekili istinaf dilekçesinde; 18/04/2004 tarih ve 6074 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 773. Sayfasında yayınlanan kooperatif yönetim kurulu kararlarının 8. Maddesinde; “… ortak ödemeleri ile ilgili olarak; ortak ödemeleri ve bunun yanında diğer ödemelere katılmayanların ihraç edilmesine karar verilmiştir…” şeklinde gündem maddesi oluşturulduğunu, hiçbir ödeme yapmayan davacının ihraç edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığını, ihraca ve ortaklık ödemelerine ilişkin bu kararlar ilan edildikten sonra kanun gereği 3 aylık süre içerisinde itiraz edilmediğinden iş bu davayı açmakta haksız ve kötü niyetli olup zamanaşımı hususunun bilhassa değerlendirilmesi gerektiğini, davacının hisse sahibi olduğu bir konut yeri bulunmadığını, mahkemece yeterli araştırma yapılmadığını belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6102 sayılı TTK’nun 547. maddesinde düzenlenen tasfiye işlemlerinin eksik sonuçlandırılması halinde ticaret sicilinden terkin edilen kooperatifin yeniden ticaret siciline tescil ve ilanına ilişkindir. Tasfiye Halinde …Yapı Kooperatifinin sicil kayıtlarının incelenmesinde kooperatifin sicilden terkin edildiği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK’nun 547. maddesi; “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. ” şeklinde düzenlenmiştir.Somut uyuşmazlıkta davacının, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1221 Esas sayılı dosyasında, Tasfiye Halinde …’ne karşı 21/12/2015 tarihinde tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde bedelinin tespiti ile davalıdan tahsili talepli olarak dava açtığı, mahkemenin 22/06/2017 tarihli duruşmada sicilden terkin edilen kooperatifle ilgili olarak ihya davası açılması için yetki ve süre verildiği, ek tasfiye niteliğindeki işlem nedeni ile davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nun 547/2. maddesi gereğince ticaret sicilinden terkin edilen şirketin tasfiye işlerinin tamamlanmadığı ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması gerektiği hallerde ek tasfiye işlemlerinin yapılması için son tasfiye memurunun veya tasfiye memurlarından birinin yahut yeni bir tasfiye memurunun atanarak keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği, sicilden terkin edilen şirketin davacı yönünden tasfiye işlemleri tamamlanmadığı, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince her bir davalıdan alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı + 148,60 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 463,20 TL harcın, davalı tarafından peşin yatırılan 165,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 298,50 TL harcın davalılar … ve ….’ndan eşit olarak tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekâlet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07/07/2020