Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/878 E. 2021/118 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/878 Esas
KARAR NO: 2021/118
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/02/2018
NUMARASI: 2016/753 Esas, 2018/42 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 28/01/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkiline ait çeyiz eşyaları, halı ve züccaciye v.b ürünlerinin satışının yapıldığını ve davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı işyerinin depo kısmına su basması sonucu bir kısım emtianın hasarlanarak zarar gördüğünü, Yangın Sigortası Genel Şartları Dahili Su Klozu kapsamında 5. madde gereği, yağışlar nedeniyle meydana gelmediği takdirde kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların doğrudan sebep olacağı zararların teminat kapsamında olduğunu, ancak davalı sigortacının zararı karşılamadığını belirterek zarar bedeli olan13.711,96 TL’nin olay tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı sigorta şirketi vekili cevabında; hasarın yan binadaki atık su hattındaki kaçak nedeniyle meydana geldiğini, genel şartların dahili su klozu kapsamında 5. maddesi gereği, sigortalı işyerinin bulunduğu binanın kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların neden olduğu zararların teminat kapsamında olduğunu, ancak dava konusu zarara yan binadaki atık su borusu neden olduğundan hasarın teminat kapsamında olmadığını, hasarın belirtilen miktarda olmayıp sovtaj değerinin düşülmesi gerektiğini, faizin olay tarihinden istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesi; zarara, davacıya ait işyerinin bulunduğu binaya komşu 11. nolu binanın kanalizasyona bağlanmamış olan fosseptik çukurundan sızan pis suların neden olduğu, zararın sigortalı işyerinin bulunduğu bina dahilindeki kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından kaynaklanmadığı bu nedenle hasarın teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Davacı vekili istinaf talebinde; Yangın Sigortası Genel Şartlarında teminat dışında kalan hallerin tahdidi olarak sayıldığını, dava konusu hasarın bu hallerden hiçbirine girmediğinden teminat kapsamında olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf talebine cevabında; hasarın teminat kapsamında değerlendirilebilmesi için teminat altına alınan risklerden birinin gerçekleşmesi gerektiğini, dahili su klozu ile yağışlar nedeniyle meydana gelmediği takdirde kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların doğrudan sebep olacağı zararların teminat kapsamında olduğunu, ancak hasara yan binadaki kaçağın neden olması nedeniyle dava konusu olayın teminat kapsamında olmadığını, teminat dışı hallerin bulunup bulunmadığının teminata alınan risklerden birinin gerçekleşmesi sonrasında gündeme gelebileceğini belirterek istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigorta bedeli talebine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında İşyeri Sigorta Poliçesi düzenlendiği, davacıya ait sigortalı işyerinin deposuna sızan sular nedeniyle bir kısım emtianın hasara uğradığı, davadan önce davacının sigorta bedeli ödenmesi talebinin, davalı sigortacı tarafından, hasarın teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında sigortalı işyerinde pis suların sızması nedeniyle zarar oluştuğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık; özellikle hasarın teminat dahilinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, zarara davacıya ait işyerinin bulunduğu binaya komşu 11 nolu binanın kanalizasyona bağlanmamış olan fosseptik çukurundan sızan pis suların neden olduğu, zararın sigortalı işyerinin bulunduğu bina dahilindeki kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından kaynaklanmadığından hasarın teminat kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti 27/10/2017 tarihli raporda özetle, dava konusu olaya bağlı olarak oluşan zararın, sigortalı işyerinin bulunduğu bina dahilindeki kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından meydana gelmediği, 11. no lu yan komşu binanın kanalizasyona bağlanmamış olan fosseptik çukurundan sızan pis suların sigortalı işyerini basması sonucunda meydana geldiği açıklanmıştır. Taraflarca da olayın oluş şekli bu şekilde kabul edilmekle birlikte, hasarın teminat kapsamında olup olmadığı çekişme konusudur. Taraflar arasında düzenlenen poliçe uyarınca dahili su, sel ve su baskını nedeniyle meydana gelen zararlar yürürlükteki Türk Yangın Sigortası Genel Şart ve kloz hükümleri doğrultusunda ek teminat kapsamına alınmıştır. Dahili Su Klozu ile; 1-Sigorta konusu bina içindeki, su depo ve sarnıçlarının, su borularının; kalorifer kazan, radyatör ve borularının; temiz veya pis su tesisatının patlaması, taşması, sızması, tıkanması, kırılması ve donmasının doğrudan sebep olduğu zararlar, 2-Yağmur sularının, kar veya buzların erimesi sonucu meydana gelen suların, çatı veya saçaktan sızması; su olukları veya yağmur derelerinin tıkanması veya taşması sonucunda bina içine giren suların doğrudan sebep olacağı zararlar, 3-Kapatılması unutulan musluklardan akan suların taşmasının doğrudan sebep olacağı zararlar, 4-Donma sonucu tesisatta ve tesisata bağlı cihazlarda meydana gelen zararlar ile teminat kapsamına giren zarara yol açan tesisatın onarılması maksadıyla duvarın açılması ve kapatılması için yapılan masraflar, 5-Yağışlar nedeniyle meydana gelmediği takdirde kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların doğrudan sebep olacağı zararlar, 6-Şehir su şebekesinin arızası nedeniyle sebep olacağı zararlar, teminata ilave edilmiştir. Anılan genel şartlarda “Yağışlar nedeniyle meydana gelmediği takdirde kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların doğrudan sebep olacağı zararlar” dahili su klozu gereği teminata dahil olduğu görülmektedir. Ancak bu halin gerçekleşmesi için, bina dahilindeki kanalizasyon ve fosseptik çukurlarından geri tepen pis suların hasara neden olması gerekmektedir. Ancak somut olayda, sigortalı işyerinin bulunduğu 8 nolu binaya komşu, 11 nolu binanın kanalizasyona bağlanmamış olan fosseptik çukurundan sızan pis suların sigortalı işyerini basması sonucunda hasar meydana geldiğinden, hasar teminat kapsamında değildir. Bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesi yerindedir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 91,10 TL başvuru harcı + 162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 253,20 TL harcın, Davacı tarafından peşin yatırılan 134,00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 119,20-TL harcın davacı tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.