Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/782 E. 2018/1032 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/782 Esas
KARAR NO : 2018/1032
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2017
NUMARASI : 2017/1256 D.İş 2017/1286 K.
TALEP : İHTİYATİ HACİZ
KARAR TARİHİ : 06/06/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
…vekili 17/11/2017 dilekçesinde ve özetle; Müvekkili …’ya ait ”….Istanbul” adresinde bulunan fabrika binasında 24/06/2017 tarihinde yangın çıktığın ve bina büyük oranda hasarlanarak kullanılamaz hale geldiğini, yangın çok şiddetli olduğunu yaklaşık olarak 16-17 saatte ancak söndürülebildiğini, fabrika binası davalı borçlu … A.Ş tarafından yangına karşı sigortalandığını, yangın faciasının vuku bulmasından hemen sonra müvekkili; yangının vuku bulduğunu (rizikonun gerçekleştiğini) TTK md:1446 uyarınca davalı borçlu şirkete derhal bildirdiğini, hazırlanan İtfaiye Raporu, Yangın Raporu, Kriminal Rapor, Mahkeme’ce hazırlanan bilirkişi raporunu gecikmeksizin sigorta şirketiyle paylaşıldığın, sigorta şirketinin gerekli araştırma ve incelemeleri yaparak ekspertiz raporu hazırlaması için elinden gelen bütün kolaylığı sağladıkların, yangından hemen sonra fabrikada meydana gelen hasarların kayıt altına alındığını, hasar bedelinin belirlenmesi için TTK md. 1427/3 amir hükmü uyarınca sigorta tazminat avansına esas olmak üzere Mahkemeye başvurulduğunu ve İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/976 d.iş sayılı dosyası ile yapılan keşif sonucu ön ekspertiz raporu hazırlandığını,raporda toplam hasar bedelinin 8.234.096,05 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin tüm iyi niyetli girişimlerine rağmen Sigorta Şirketi hasarın tazmini yönünde tek bir adım atmadığını ve yangın faciasının üzerinden 145 gün (4 ay 26 gün) geçmesine rağmen ekspertiz raporu bile hazırlamadığını, Sigorta Şirketinin görevlendirdiği … Ltd. Şti. adında ekspertiz firması bugüne kadar tek bir inceleme dahi yapmadığını, bunun üzerine Sigorta Şirketinden; görevlendirilen eksperin işten el çektirildiğini; bağımsız, tarafsız ve yetkin bir firmanın görevlendirilmesini Beyoğlu … Noterliği’nin 06/09/2017 tarih ve….yevmiye numaralı ihtarnamesi ile talep etmelerine rağmen taleplerine olumsuz cevap verildiğini ve aynı eksperlik firması ile devam kararı alındığını, bunun üzerine Beyoğlu …. Noterliği’nin 10/11/2017 tarih ve ….yevmiye numaralı ikinci ihtarnamesi ile TTK md: 1427/3 amir hükmü uyarınca Mahkeme’ce tespit edilen hasar bedelinin yüzde ellisinin sigorta tazminat avansı olarak ödenmesi talep edildiğini sigorta şirketinin; bu bedeli ödeyecek mali gücünün olmadığını, malvarlığını devretmeye başladığını, bu nedenle TTK.’nun 1427/3 Maddesi uyarınca İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesine 2017/976 D.İŞ sayılı dosyası ile hazırlanan ekspertiz raporu ile tespit edilen 8.234.096,05 TL hasar bedelinin %50 si olan 4.117.048,02 TL nin sigorta tazminat avansı olarak ödenmesini teminen borçlunun taşınır, taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
… A.Ş. Vekilileri 28/11/2017 tarihli dilekçesinde ve özetle; İcra İflas Kanunun “İhtiyati haciz şartları” başlıklı 257. Maddesinde “Rehinle Temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” denilmiş olmakla vadesi gelmemiş borçtan dolayı şu hallerde ihtiyati haciz istenebileceğini; Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder. İİK.’nın 257. Maddesi uyarınca ihtiyati haciz kurumunun uygulanması bakımından aranan ilk şart vadesi gelmiş (muaccel olmuş) bir para borcunun bulunması ve bu borcun rehinle temin edilmemiş olmasıdır. İhtiyati haciz talebinde bulunan vekili tarafından Sayın Mahkemenize yapılan başvuru dilekçesinin 7. Maddesinde TTK 1427/2 ‘ye göre alacağının vadesi geldiği (muaccel olduğu) ve tüm uyarılara rağmen ödeme yapılmadığı ileri sürüldüğünü TTK’nın 1447. Maddesi uyarınca rizikonun gerçekleşmesinden sonra müvekkili sigorta şirektinin ediminin yerine getirebilmesi için davacıya Kadıköy … Noterliğinin 14/11/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtilen ve sigortalıdan talep edilen belge ve bilgilerin müvekkili şirkete ibraz edilmemesinden dolayı olayda müvekkili şirketin temerrüdü söz konusu olmayıp muaccel bir alacağın varlığından bahsedilemeceği, davaya konu yangın olayı ile igili davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen Beyoğlu … Noterliğinin 10/11/2017 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının tek taraflı olarak gıyabımızda yaptırmış olduğu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/976 D.İş sayılı dosyasından yaptırılan bilirkişi incelemesinde 8.234.095,05 TL hasar tespit olduğu, bu miktarın %50 sine karışlık gelen 4.117.048,025 TL’nin TTK 1427/3 maddesi uyarınca 3 gün icinde ödenmesi ihtar edildiğini müvekkili şirket tarafından davacı tarafa gönderilen Kadıköy … Noterliğinin 17/11/2017 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile ekspertiz raporunda davaya konu yangın nedeniyle oluşan ve sigorta poliçesi özel genel şartları kapasımında bulunan hasar miktarının 2.515.055,00 TL olduğunun tespit edildiği, ekspertiz raporundaki hasar miktarı ile gıyabımızda davacı tarafın tek taraflı talebi üzerine İstanbul 10. Asliye Ticaret mahkemesinin 2017/976 D.İş sayılı dosyasından yaptırılan bilirkişi raporundaki hasar miktarı arasında fahiş fark bulunduğundan ve D.İş dosyasındaki hasar tespitinin gerçek hasar miktarı yansıtmadığından itiraz ettiklerini, Davacı tarafa Kadıköy … Noterliğinin 17/11/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi 20/11/2017 tarihinde tebliğ olunmasına rağmen ihtarnamede ödeme yapılabilmesi için eksikliğin tamamlanması istenilen bilgi ve belgeler müvekkili şirkete iletilmemiştir. Tüm bu unsurlar incelendiğinde, kanunun ihtiyati haciz için aramış olduğu borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması ve borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu makstala alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması şartlarının bulunmadığını, ihtiyati haciz talebine ilişkin itirazlarının kabulünü ve şartları oluşmadığını müvekkili sigorta şirketi aleyhine yapılmış bulunan ihtiyati haciz talebinin reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi; Sigortalı taşınmazda yangın sonucu oluşan hasar miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğu gibi TTK nın 1427/3 maddesinde belirlenen avans ödeme koşullarının talep tarihi itibarıyla oluşup oluşmadığı, yargılamayı gerektirdiğinden, İİK. 257 maddesindeki yasal koşulları somut olayda gerçekleşmediği, yaklaşık ispat yükümlülüğünün talepte bulunan tarafından yerine getirilmiş sayılamayacağı anlaşılmakla ihtiyati haciz isteminin reddine reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı … vekili istinaf taleplerinde;
1-Genel olarak talep dilekçesini tekrar ederek, davalı tarafın kanunen 3 aylık süre içinde rapor hazırlamadığı gibi işbu talep tarihi itibariyle de herhangi bir ödeme yapmadığını, tazminat alacaklarının %50’si oranında avans olarak ödenmesine esas olmak üzere İİK 257/1.maddesi uyarınca davalı borçlunun taşınır, taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilerek İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1256 d.iş sayılı kararının kaldırılmasını talep ettiklerini,
2-Mahal mahkemesinin ihtiyati haciz taleplerini yalnızca ve yalnızca, alacak kambiyo senedine dayanmadığı için reddettiğini, kambiyo alacaklılarının, borçluların mal kaçırdığına veya gizlediğine ilişkin hiçbir kanıt sunmadan yalnızca senedi dosyaya ibraz etmekle yetinmek suretiyle ihtiyati haciz kararı alabildiklerini, iş bu davada ise borçlu şirketin ekspertiz raporunu kanuni sürede hazırlamadığı sübuta ermiş olmasına rağmen genel geçer ifadelerle ihtiyati haciz taleplerinin reddedildiğini, dilekçede belirtilen Yargıtay kararları gösterilerek kambiyo taahhüdü olmasa dahi noter aracılığıyla ihtar gönderilmesi durumunda yaklaşık ispat şartının sağlandığını, taleplerinin İİK.nun 257 ve 258. Maddelerde belirtilen koşullar yönünden değerlendirmesi ve ihtiyati haciz talebine konu tazminat alacağının muaccel olup olmadığını, dosyada mübrez delillerin yaklaşık ispat kuralını sağlayıp sağlamadığını değerlendirmesi gerekir iken yalnızca genel geçer ifadelerle reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak TTK.nun 1427/3 amir hükmü uyarınca; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/976 D.iş sayılı dosyası ile hazırlanan ekpertiz raporu ile tespit edilen 8.234.096,05 TL hasar bedelinin yüzde 50’si olan 4.117.048,025 TL’nin sigorta tazminat avansı olarak ödenmesini teminen borçlunun taşınır, taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve istinaf etmiş;
İstinaf dilekçesi davalı …Ş. vekiline 08/01/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, istinaf talebine süresinden sonra 25/01/2018 tarihli dilekçesi ile cevap verilerek; Davacı tarafa ekspertiz raporunda tespit olunan hasar miktarının tamamı olan 2.515.055,00.-TL davacının ifa için üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesi üzerine 04/12/2017 tarihinde davacıya ödenmiş olup ihtiyati haciz talebinin haksızlığını ortaya koyduğunu belirterek istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının davacı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Talep, İİK’nun 257. maddesi hükmüne dayalı, TTK.nun 1427.maddesi gereğince avans ödemesi kapsamında ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
Talep sahibi vekili, sigorta poliçesi ile sigortalı fabrika binasında 24/06/2017 tarihinde çıkan yangın sonucunda oluşan hasarın davalı şirkete bildirilmesine rağmen ödenmediğini, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/976 D.İş sayılı dosyasından alınan Bilirkişi Raporu ile hasar bedelinin 8.234.096,05 Tl olarak belirlendiğini, TTK’nun 1427/2 maddesi hükmü uyarınca alacağın muaccel hale geldiğini, keşide edilen ihtarname ile, TTK’nun 1427/3 maddesindeki emredici düzenleme uyarınca hasar bedelinin %50 sinin ödenmesinin istenildiğini, avans ödemesinin yapılmadığını belirtilerek borçlu sigorta şirketinin avans ödeme yükümlülüğüne esas olmak üzere ihtiyati haciz isteminde bulunulmuştur.
Davalı … vekili ise İİK.nun 257. maddesi hükmündeki koşulların oluşmadığını, davacının başvurusu sonucu alınan Ekspertiz raporu ile hasar bedelinin 2.515.055,00 TL olarak belirlendiğini ve sigortalıya ödendiğini belirterek talebin reddine karar verilmesi istenmiştir.
İlk derece mahkemesince ise talebin reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesi ile yangın rizikosunun düzenlenen poliçe kapsamında olup olmadığı hususunda taraflar arasında bur uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu husus tarafların kabulündedir. Uyuşmazlık, hasar bedelinin miktarı ve buna bağlı olarak avans ödemisi konusundadır.
TTK.nun 1427.maddesi; (1) Aynen tazmine ilişkin sözleşme yoksa sigorta tazminatı nakden ödenir. (2) Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. Can sigortaları için bu süre onbeş gündür. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmiş ise süre işlemez. (3) Araştırmalar, 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan başlayarak üç ay içinde tamamlanamamışsa; sigortacı, tazminattan veya bedelden mahsup edilmek üzere, tarafların mutabakatı veya anlaşmazlık hâlinde mahkemece yaptırılacak ön ekspertiz sonucuna göre süratle tespit edilecek hasar miktarının veya bedelin en az yüzde ellisini avans olarak öder. (4) Borç muaccel olunca, sigortacı ihtara gerek kalmaksızın temerrüde düşer. (5) Sigortacının temerrüt faizi ödeme borcundan kurtulmasını öngören sözleşme hükümleri geçersizdir, hükmünü içermektedir.
Buna göre somut olayda; TTK.nun 1427/3 maddesi avans ödemesi yapılabilmesinin şekli koşullarını düzenlemekte olup, hasar tutarı konusunda taraflar arasında anlaşma olmadığı gibi ortada yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi suretiyle mahkemece alınmış bir ön ekspertiz raporu da bulunmadığı, her ne kadar 2.fıkrada muacceliyetin şartları belirtilmiş ise de ön ekspertiz raporu bulunmadığından alacağın muaccel hale geldiğinin kabul edilemeyeceği, İİK’nun 257/2. maddesindeki koşulların da somut olayda gerçekleşmediği, ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmektedir.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,8 TL başvuru harcı ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 98,10 TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 12,4 TL olmak üzere toplam 36,2 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından davalı yararına istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1-f Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.06/06/2018