Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/752 E. 2021/155 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/752 Esas
KARAR NO: 2021/155
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2017
NUMARASI: 2016/201 Esas, 2017/978 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/02/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen 30.11.2015 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin edimini yerine getirdiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, fatura bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhinde İstanbul …İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyası ile icra takibine girişildiğini, ancak davalının haksız itirazla icra takibini durdurduğunu belirterek itirazların iptali ile takiplerin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davacı tarafından fotokopisi sunulan iş teslim tutanağındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin imzası ve kaşesi bulunmayan tutanağın tamamen düzmece olduğunu, hizmetin verilmediğini belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; bilirkişi raporuna göre, iş teslim tutanağında imzası bulunan …’in davalının sigortalı çalışanı olduğu, davalının ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, alacağın davacının ticari defterlerde kayıtlı olduğu, hizmetin verildiği gerekçesi ile davanın KABULÜ ile, davalı tarafın İstanbul …İcra Dairesinin … sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 9.794,00 TL asıl alacak ve takip tarihinden sonra asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine yönelik İTİRAZIN İPTALİNE, Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile (9.794,00 TL) %20’si oranında 1.958,80 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; tutanakta adı geçen … isimli kişinin müvekkili şirket çalışanı olmasının hiçbir şekilde fotokopisi sunulan sözde tutanağın hakiki olduğu anlamını çıkarmayacağını, … İsimli çalışanın gerçekten fotokopisi sunulan tutanağa böyle bir imza atıp atmadığının araştırılmadığını, davacının bu iddiasına ilişkin olarak tanık listesi dahi sunmadığını, hizmetin verilmediğini davacının bu iddiasını ispat için tamamen uyduruk bir iş teslim tutanağına dayandığını, herhangi bir kişinin sözde tutanağa … ismini yazıp uyduruk bir imza da atmış olmasının mümkün olduğunu, 24.11.2015 tarihini taşıyan tutanakta ”25-56 KASIM 2015” tarihlerinde ki bir işin bitirildiği bilgisinin yer aldığını, tutanak tarihinin iş bitirme tarihinden önce olduğunu, müvekkilinin kaşe ve imzasını içermediğini, davacı tarafın HMK’nun 222/5 maddesine göre delillerini müvekkilinin şirket defter ve kayıtlarına hasretmediği için defter ibraz edilmemesinin müvekkili aleyhine ya da davacı lehine bir sonuç doğuramayacağını, davacının sözleşme ile üstlendiği yükümlülüğüne aykırı davranarak fatura konusu hizmeti vermediğini, hatalı hüküm tesis edildiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, davacının sözleşmeden kaynaklı alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhinde giriştiği takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir. Sözleşme ilişkisi yanlar arasında çekişmesiz olup uyuşmazlık, davacının edimini yerine getirip getirmediği noktasında toplanmıştır. İstanbul … İcra Dairesinin … E. sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacının, borçlu aleyhinde dayanak fatura gereğince 15.02.2016 tarihinde 9.764,00 TL asıl alacak üzerinden takip başlattığı, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 10,5 faiz talep edildiği, davalı vekilinin borca, fer’ilerine işlemiş faiz tutarına ve uygulanan faiz oranına itiraz ederek takibi durdurduğu, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu alınmıştır. Davalı ticari defter ve bilgelerini ibraz etmemiştir. 21.02.2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafından sunulan ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, takibin dayanağı faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu bildirilmiştir. Taraflar arasında akdedilen 23.11.2015 tarihli sözleşmeye göre; davacı, 25.11.2015-26.11.2015 tarihleri arasında … HOTEL alanında düzenlenecek olan etkinlikteki toplam 18 m2’lik alanda kurulacak olan standart standın kurulması ve bitiş tarihinde de sökülmesi işini üstlenmiştir. İş bedeli 8.300 TL + KDV olarak kararlaştırılmıştır. Uyuşmazlıkta ispat yükü davacıda olup, sözleşme gereğince işin yapılarak teslim edildiği ve sonunda da standın söküldüğünü usulüne uygun delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Davacı delil olarak 24.11.2015 tarihli iş teslim tutanağına dayanmıştır. Tutanak incelendiğinde; “hızlı aksiyon ve sorunsuz kurulum için teşekkürler” yazılarak imza altına alınan belgede teslim eden kısmında …, teslim alan kısmında … imzalarının bulunduğu, tutanakta ”25-56 KASIM 2015” tarihi olarak yapılan belirleme ve diğer tanımlamaların, davalı vekilinin tutanağın düzenlenme tarihinden sonra işin tamamlandığı, bu durumun dahi tutanağın düzmece olduğunu gösterdiği iddiasının aksine sözleşme hükümlerinin tekrarından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Davalı vekili, cevap dilekçesinde teslim tutanağının düzmece olduğunu, altında müvekkilinin kaşe ve imzasının bulunmadığını bildirmiş, tutanağın altında teslim alan kısmında açıkça imzası bulunan … ile ilgili her hangi bir beyanda bulunmamıştır. Davalı vekili 24.04.2017 tarihli, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, “… Tutanaktaki sözde beyan müvekkil yahut her hangi bir çalışanına da ait değildir …” yönünde beyanda bulunduğu, mahkemece, taraf vekillerinin hazır bulunduğu 10.05.2017 tarihli celsede, davalı vekilinden … isimli şahsın kim olduğu konusunda açıklama istediği, davalı vekilinin, “… itirazlarımızı aynen tekrarlıyoruz, … isimli teslim tutanağında ismi geçen kişinin kim olduğunu bilmiyorum,…” yönünde beyanda bulunduğu, bunun üzerine mahkemece, “Taraflara davacı tarafça ibraz edilen 24.11.2015 tarihli teslim tutanağında ismi geçen …’in kim olduğuna yönelik beyanda bulunmak üzere 2’şer haftalık süre verilmesine,” şeklinde arar karar oluşturduğu, davalı vekilinin ara karara karşı ibraz ettiği 24.05.2017 tarihli beyan dilekçesinde “… müvekkil şirket kayıtları üzerinde yapılan incelemede adı geçene rastlanılmadığı”nın bildirildiği, bunun üzerine SGK’na müzekkere yazıldığı, …’in davalı şirketin sigortalı çalışanı olduğunun anlaşıldığı dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Dürüst Davranma ve Doğruyu Söyleme Yükümlülüğü” başlıklı 29. maddesinde; “Taraflar, dürüstlük kuralına uygun davranmak zorundadırlar. Taraflar, davanın dayanağı olan vakıalara ilişkin açıklamalarını gerçeğe uygun bir biçimde yapmakla yükümlüdürler” Somut uyuşmazlıkta, sözleşme ilişkisinin yanlar arasında çekişmesiz olduğu, iş teslim tutanağında teslim alan kısmında imzası bulunan …’in davalının sigortalı çalışanı olduğu, davacının üstlendiği işi yaparak bedele hak kazandığı, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 669,03 TL harcın davalı tarafından peşin yatırılan 167,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 501,73 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.04/02/2021